İmalat fireleri ve değeri düşen malların değerlemesi hk.

Özelge: İmalat fireleri ve değeri düşen malların değerlemesi
hk.
Sayı: 
B.07.1.GİB.4.99.16.01.0-VUK-267-67
Tarih: 
01/03/2012
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
 
   
Sayı : B.07.1.GİB.4.99.16.01.0-VUK-267-67 01/03/2012
Konu : İmalat fireleri ve değeri düşen malların değerlemesi.  
 
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden, ... ve ... üretimi yapan şirketinizde üretime
giren  hammadde / malzemelerde üretim sırasında oluşan firelerin büyük bölümünün hurda
malzeme olarak değerlendirilebilir nitelikte olduğu ve bunların emsal bedellerle satışa konu
edildiği, ayrıca üretimde kullanılmak üzere tedarik edilen hammadde / malzemelerin stokta
bekleme esnasında paslanma, kırılma, bozulma veya üretiminde kullanılacağı aracın veya modelin 
üretimden kalkması v.b nedenlerle kullanım özelliğini yitirmesi nedeniyle hurda malzeme olarak
satışının düşünüldüğü belirtilmek suretiyle gerek bu atıkların gerekse üretim firelerinin ne şekilde
değerlendirileceği hususunda tereddüt oluştuğundan Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
             Değeri düşen malların değerlemesine ilişkin hükümleri içeren  213 sayılı Vergi Usul
Kanununun 278 inci maddesine göre, yangın, deprem ve su basması gibi afetler yüzünden veyahut
bozulmak,  çürümek, kırılmak, çatlamak, paslanmak gibi haller neticesinde iktisadi kıymetlerinde
önemli azalış vaki olan emtia ile maliyetlerin hesaplanması mutad olmayan hurdalar ve döküntüler,
üstüpü, deşe ve ıskartalar  emsal bedeli ile değerlenmektedir.
            Anılan maddede yer alan "önemli bir azalış"  ifadesi  iktisadi kıymetlerin piyasa değerini ve
kullanılma özelliklerini normalin üzerinde kaybetmelerini ifade etmektedir. Diğer bir ifade ile anılan
madde fiziken mevcut ancak normal değerinin altında bir değere sahip malların değerlemesini
düzenlemektedir.
            Aynı Kanunun 267 inci maddesinde emsal bedel ve emsal bedelin tespit şekillerine ilişkin
ayrıntılı açıklamalara yer verilmiştir. Buna göre, kıymeti düşen emtiada değer düşüklüğü emtianın
tamamında aynı ölçüde gerçekleşmeyeceğinden, emsal bedelin ortalama fiyat esasına veya maliyet
bedeline göre tespiti mümkün bulunmamaktadır.Bu nedenle, emsal bedeli ancak "takdir esasına" 
göre belirlenebilmektedir. Bunun için de Vergi Usul Kanununun 72 nci maddesinde yer alan Takdir
Komisyonlarına başvurulması gerekmektedir.
            Diğer taraftan, "fire"  kavramına ilişkin olarak Vergi Mevzuatımızda her hangi bir
düzenleme yer almamakla birlikte  değerleme açısından fire, bir malın üretim veya tüketim
aşamalarında kendiliğinden oluşan ve miktarı kesin olarak tespit edilemeyen, ancak envanter
sırasında kayıtlardan ortaya çıkarılabilen bir azalmayı ifade etmek için kullanılmaktadır.
Dolayısıyla, bir malın imalat sürecinde veya tüketiciye arzına kadar kendi doğal akışı  içerisinde,
ticari ve teknik icaplara uygun olarak uğradığı kayıpları fire olarak kabul etmek gerekmektedir. Bu
bağlamda, ticari emtialar fiziksel özellikleri gereği buharlaşma, erime, kuruma, çekme, ya da sızma,
dökülme gibi nedenlerle miktarsal azalmaya maruz kalabilmektedirler. Ayrıca emtianın stok, nakil
ve satış aşamalarında kırılma, çürüme, yırtılma gibi nedenlerle kısmi fiziksel kayba veya değer
kaybına uğraması mümkündür. Yine ticari emtianın bulunduğu koşullar, depo edilme biçimi ve sınai
mal üretiminde kullanılan teknik ve üretim koşulları gibi pek çok nedenle de fire  oluşabilmektedir.            Nitekim, 60/2011-1 sayılı  Katma Değer Vergisi Kanunu Sirkülerinin 8.1.3.3. bölümünde
"Fire, bir malın imalat sürecinde veya tüketiciye arzına kadar kendi doğal akışı içinde uğradığı
fiziksel kayıp olarak tanımlandığından, imalat sırasında veya sonrasında meydana gelen firelerin
zayi olan mal kapsamında değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır. Bu durumda, daha önce
indirim konusu yapılan KDV'nin de düzeltilmesine gerek yoktur. Ancak, yasal düzenleme veya ilgili
mesleki kuruluşlar tarafından belirlenen fire miktarını aşan kayıplara ilişkin giderlerin, Gelir veya
Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indiriminin kabul edilmemesi halinde, bu
giderler  dolayısıyla  yüklenilen  KDV'nin  de  indirim  konusu  yapılması  mümkün  değildir."
açıklamasına yer verildikten sonra,
            - Akaryakıtın depolanması sırasında ortaya çıkan ve ilgili kuruluşlar tarafından belirlenen
oranlar dahilindeki kayıpların,
            - Balık çiftliklerinde balık üretimi esnasında pazarlama aşamasına ulaşıncaya kadar geçen
süreçte, balık üretim ve besleme firesi olarak oluşan balık ölümlerinin,
            - Tavuk çiftliklerinde, üretimin doğal sonucu olarak ortaya çıkan kayıpların
            - Hazır giyim eşyası dikiminde veya ayakkabı yapımında üretim sürecindeki kesme, biçme,
dikme gibi işlemlerin doğal sonucu olarak ortaya çıkan kayıpların
            fire olarak değerlendirilmekte olduğu ifade edilerek, bunlara ilişkin olarak yüklenilen KDV
nin indirim konusu yapılabileceği belirtilmiştir.
            Anılan sirkülerdeki örneklerden de anlaşılacağı üzere, fire kendiliğinden meydana gelen bir
azalmayı ifade etmekte olup, bu durumda fiziken mevcut olan bir emtia bulunmadığından, 
değerlenecek bir emtiadan da söz etmemiz mümkün değildir.
            Ayrıca, üretime giren ilk madde ve malzemelerde üretim sırasında fireler ortaya çıktığı gibi 
hurda, üretim artığı, tali ürün vb kalemler de ortaya çıkabilmektedir. Örneğin, taş kömüründen kok
kömürü elde edilmesi sırasında oluşan katran, ham benzol ve naftalin yan ürünken,  marangoz
atölyelerinde ağaçların işlenmesi aşamasında ortaya çıkan tahta parçaları üretim artığı, bu
aşamada oluşan toz ise firedir. Yine dokuma tesislerindeki tarak artıkları v.b.  ile konfeksiyon
işletmelerindeki kumaş kırpıntıları ise hurda, ıskarta, deşe veya döküntü olarak adlandırılmakta
olup, bunların "fire"  kapsamında değerlendirilmeleri mümkün bulunmamaktadır.
          Yukarıda yer alan  hükümler uyarınca;  şirketinizce üretilen ... ve ...  bünyesine  giren ilk
madde ve malzemelerde üretim sırasında ortaya çıkan ve hurda değeri bulunduğu  ifade edilen 
kıymetler nevine göre  üretim artığı, tali ürün veya yan ürün vasfına sahip olmaları veya ekonomik
bir değer taşımaları durumunda  "fire"  kapsamında değerlendirilmeleri mümkün bulunmamaktadır.
             Diğer taraftan, stokta bekleme esnasında paslanma, kırılma, bozulma veya üretiminde
kullanılacağı aracın veya modelinin üretimden kalkması v.b. nedenlerle kullanım özelliğini yitirmesi
nedeniyle hurda malzeme olarak satışı düşünülen hammadde / malzemelerin de "fire" kapsamında
değerlendirilmesi mümkün bulunmamaktadır.
           Bu nedenle, söz konusu kıymetlerin  Vergi Usul Kanununun 278 inci maddesi gereğince
değeri düşen mallar kapsamında değerlendirilmek suretiyle, değer tespiti için Takdir Komisyonuna
müracaat edilmesi ve komisyon kararı uyarınca işlem tesis edilmesi gerekmektedir.
            60/2011-1 sayılı  Katma Değer Vergisi Kanunu Sirkülerinin 8.1.3.2. bölümünde "Malın
tamamen yok olmaması, ancak değerinde önemli derecede düşüklük meydana gelmesi halinde
malın zayi olması hükümleri geçerli olmayacaktır. Bu durumda malların zayi olması değil, düşük
bedelle veya zararına satışı söz konusu olacağından, bu malların iktisabı dolayısıyla yüklenilen
KDV'nin indirim konusu yapılabileceği tabiidir." açıklamasına yer verilmiş,
            - Üretim esnasında renginde problem olan giyeceklerin,            - Yangın sonucu tamamen yok olmayan ve ekonomik değeri olan yedek parça ve
malzemelerin
            daha düşük bir fiyatla satılması halinde, bunlar nedeniyle yüklenilen KDV'nin tamamı
indirim konusu yapılabileceği örnek verilerek açıklanmıştır.          
            Ancak, üretim sırasında ortaya çıkan kıymetlerin üretim artığı, tali ürün veya yan ürün
vasfına sahip olmamaları ve ekonomik bir değer taşımamaları durumunda ise  bunların "fire" 
kapsamında değerlendirileceği tabiidir.
            Bilgi edinilmesini rica ederim.
   
 
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.