İndirimli orana tabi işlemlerden doğan KDV iade alacağının kendi vergi borcu varken 3. kişilere temlikinin mümkün olup olmadığı hk.

Özelge: İndirimli orana tabi işlemlerden doğan KDV iade

alacağının kendi vergi borcu varken 3. kişilere temlikinin

mümkün olup olmadığı hk.

Sayı:

B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.32-1869

Tarih:

25/10/2011

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü

Sayı : B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.32-1869 25/10/2011

Konu : İndirimli orana tabi işlemlerden doğan KDV iade

alacağının kendi vergi borcu varken 3. kişilere temlikinin

mümkün olup olmadığı

 İlgide kayıtlı dilekçenizde, 2009 Ağustos dönemine ait indirimli orana tabi işlemlerden

dolayı iade alacağı olan ... Ltd. Şti. ile 7/12/2009 tarihinde iade alacağının tarafınıza ödenmesi

amacıyla temlik sözleşmesi düzenlediğiniz, 12.01.2010 tarihinde YMM tasdik raporunu vergi

dairesine verdiğiniz ancak vergi dairesinde işlemlerin uzaması sonucunda adı geçen mükellefin

kendi vergi borcunun muaccel hale gelmesiyle vergi dairesinin iade alacağını mükellefin vergi

borçlarına mahsubunu yaptığı belirtilerek temlik sözleşmesi yapıldığı ve YMM raporunun vergi

dairesine ibraz edildiği tarihte mükellefin muaccel hale gelmiş vergi borcunun olmaması nedeniyle

iade alacağının tarafınıza verilmesini talep ettiğiniz anlaşılmaktadır.

 3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 29/2 nci maddesinde; "Bir vergilendirme

döneminde indirilecek katma değer vergisi toplamı, mükellefin vergiye tabi işlemleri dolayısıyla

hesaplanan KDV toplamından fazla olduğu takdirde, aradaki fark sonraki dönemlere devrolunur ve

iade edilmez. Şu kadar ki, 28. madde uyarınca Bakanlar Kurulu tarafından vergi nispeti indirilen

teslim ve hizmetlerle ilgili olup teslim ve hizmetin gerçekleştiği vergilendirme döneminde

indirilemeyen ve tutarı Bakanlar kurulunca tespit edilecek sınırı aşan vergi, bu mükelleflerin vergi

ve sosyal sigorta prim borçları ile genel ve katma bütçeli idareler ile belediyelere olan borçlarına ya

da döner sermayeli kuruluşlar ile sermayesinin %51'i veya daha fazlası kamuya ait olan veya

özelleştirme kapsamında bulunan işletmeler ile organize sanayi bölgelerinden temin ettikleri mal ve

hizmet bedellerine ilişkin borçlarına mahsuben ödenir. Yılı içinde mahsuben iade edilemeyen vergi

nakden iade edilir. Bakanlar Kurulu vergi nispeti indirilen mal ve hizmet grupları ile sektörler

itibariyle amortismana tabi iktisadi kıymetler dolayısıyla yüklenilen KDV'nin iade hakkını

kaldırmaya; Maliye Bakanlığı bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esasları tespit etmeye

yetkilidir." hükmü yer almaktadır.

 İndirimli orana tabi işlemlerde nakden veya mahsuben iadelerle ilgili usul ve esaslar 74,

76, 85, 95, 96, 99, 101, 106, 107 Seri No.lu KDV Genel Tebliğleri ile çeşitli KDV Sirkülerlerinde

açıklanmıştır.

 Diğer taraftan, 6183 sayılı Kanunun 23 üncü maddesinin birinci fıkrasında, "Tahsil edilip de

kanuni sebeplerle reddi icabeden amme alacakları, istihkak sahiplerinin reddiyatı yapacak olan

amme idaresine olan muaccel borçlarına mahsup edilmek suretiyle reddolunur." hükmüne yer

verilmiştir.

 Anılan Kanun maddesinin, alacaklı amme idaresi yararına getirdiği hükümle, amme

alacağının güvence altına alınması hedeflenmiştir. Bununla, reddi gereken amme alacağı nedeniyle

istihkak sahibinin vergi idaresine ödenebilirlik (muacceliyet) kazanmış başka borcu varsa, iadesi

gereken amme alacağının, bu borca mahsup edilmek suretiyle ve kayden iadesi kabul edilmiştir.

 Bu hüküm, borçluya iadesi gereken amme alacağından dolayı nakden iade hakkı elde

edebilmesini, 23 üncü maddenin uygulaması sonucuna bağlamaktadır.

 Bu çerçevede, söz konusu KDV iade alacağının, ödevli şirketin vergi borçlarına mahsup

işlemlerinden sonra kalan tutarın KDV mevzuatına göre nakden iade edilebilir aşamaya gelmiş

olması şartıyla üçüncü kişilere temlik sözleşmesine göre iade edilebilecektir.

 YMM tasdik raporuyla iade edilecek KDV iadelerinde nakden iade, gerekli belgelerin YMM

tasdik raporuyla birlikte vergi dairesine ibraz edilmesi ve vergi dairesinin raporu ve gerekli

belgeleri inceleyip değerlendirmesinden sonra mümkün olacaktır.

 Dolayısıyla, nakden iade için YMM raporunun vergi dairesine verilmesinden sonra vergi

dairesinin iade talebini değerlendirdiği aşamada mükellefin kendi vergi borçlarının muaccel hale

gelmesi sebebiyle iade alacağının temlik yoluyla üçüncü kişilere verilmesi mümkün

bulunmamaktadır.

 Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise

bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz

dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi

için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.