İnternet üzerinden verilen hizmetlerin vergilendirilmesi hk.
Özelge: İnternet üzerinden verilen hizmetlerin
vergilendirilmesi hk.
Sayı:
B.07.1.GİB.4.34.16.01-KVK 6-3101
Tarih:
27/11/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.16.01-KVK 6-3101 27/11/2012
Konu : İnternet üzerinden verilen hizmetlerin vergilendirilmesi
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun tetkikinde, .......... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ..........
vergi kimlik numarasında kayıtlı mükellefi olduğunuz;
- .......... adlı internet sitesi üzerinden üyelerinize alış veriş yapma imkanı sunduğunuz, bu
web sitesi üzerinden müşteri ve satış yapan işletmeyi buluşturarak aracılık hizmeti verdiğiniz,
- İş ortağı olan firmanın verdiğiniz hizmetin veya sattığınız ürünün fiyatında iskonto yaparak
söz konusu ürünleri fırsat ürünü haline getirdiği, iş ortaklığı yaptığınız işletmelerin fırsat ürünlerine
ait reklam mailleri ve yazılı açıklamaları içeren reklam sayfasını web sitenizde yayınlayarak
üyelerinize her gün düzenli olarak gönderdiğinizi, ancak talep oluşturmak için verilen bu
reklamlardan sabit bir reklam bedeli almadığınızı,
- İş ortağı ile şirketiniz arasında yapılan sözleşme gereği kampanya süresi içinde satın
alınan fırsat kuponlarının bedelinin üyelerden web sitesi üzerinden şirketinize ait sanal POS cihazı
ile tahsil ettiğinizi, bu tutar üzerinden verilen aracılık komisyon bedeli düşülerek kalan tutarının
işletmeye havale edildiği ve komisyon bedeli için iş ortağı adına fatura düzenlendiği, iş ortaklığı
yaptığınız firmaların da web sitesi üyelerinize mal satışı veya hizmet ifası esnasında fatura
düzenlediğini,
- Web sitesi üyelerinizin sitenize yeni üyeler kazandırarak alış veriş yapmalarını sağlamaları
halinde bu üyelere sanal ortamda "Artı para" adı altında sadece ......... web sitesi üzerinden alışveriş
için kullanabilmesine olanak sağlayan sanal para vererek teşvik ettiğinizi
belirterek, internet üzerinden gerçekleştirilen bu işlemlere ilişkin belge düzeni ve VUK, KVK
ve KDV Kanunu uygulamasının nasıl olacağı sorulmaktadır.
A) KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN :
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde, kurumlar vergisinin
mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safı kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve
safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin
uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (1) numaralı
bendinde, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kurum
kazancının tespitinde gider olarak indirilebileceği hükme bağlanmıştır.
Ticari kazancın tespitinde iki temel ilke geçerlidir. Bunlar "dönemsellik" ve "tahakkuk esası"
ilkeleridir. Tahakkuk esası ilkesinde, gelir veya giderin miktar ve mahiyet itibariyle kesinleşmiş
olması, yani geliri veya gideri doğuran işlemin tekemmül etmesinin yanı sıra, miktarının veişlemden kaynaklanan alacağın veya borcun ödeme şartlarının da belirlenmiş olması gereklidir. Bu
esas dikkate alındığında bir gelir unsurunun, özel bir düzenleme bulunmadığı sürece, mahiyet ve
tutar itibariyle kesinleştiği dönem kazancının tespitinde dikkate alınması gerekmektedir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre;
- Şirketiniz tarafından verilen aracılık hizmeti çerçevesinde, indirimli mal ve hizmet satın
alınmasını sağlayan fırsat kuponlarının web sitesi üyeleri tarafından mal veya hizmet alımında
kullanılması aşamasında, şirketinizin işletmeden alacağı komisyon bedeli mahiyet ve tutar itibariyle
kesinleşeceğinden, bu tutarın gelir hesaplarıyla ilişkilendirilmesi gerekmektedir. Kupon bedelinin
üyelerden ilk tahsili sırasında tahakkuk eden bir tutardan bahsedilemeyeceğinden, tutarın avans
olarak değerlendirilmesi icap etmektedir.
- Ancak, fırsat kuponunun satın alınmasına rağmen kuponun geçersiz hâle gelmesi
durumunda, şirketiniz tarafından tahsil edilen ve üyeye iade edilmeyen tutarın gelir hesaplarına
intikal ettirilmesi gerekmektedir.
- Web sitesi üyelerinizin sitenize yeni üyeler kazandırmaları karşılığında yeni üyeyi
kazandıranlara sanal ortamda artıpara adı altında verilen sanal paraların da tevsik edilmesi şartıyla,
pazarlama ve satış gideri olarak dikkate alınması mümkündür.
- Fırsat kuponu alan üyelere hizmeti sunacak olan işletmelerin ise, kuponun ibrazı ile
birlikte mal veya hizmet teslimini gerçekleştirdikleri anda gelir, miktar ve mahiyet itibariyle
kesinleşeceğinden, mal veya hizmet bedelinin karşılığı olan tutarı gelir olarak dikkate almaları
gerekir.
B) VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN :
213 sayılı Vergi Usul Kanununun;
- 229 uncu maddesinde; "Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin
borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye
verilen ticari vesikadır.",
- 230 uncu maddesinde "Faturada en az aşağıdaki bilgiler bulunur:
1. Faturanın düzenlenme tarihi, seri ve sıra numarası;
2. Faturayı düzenleyenin adı, varsa ticaret unvanı, iş adresi, bağlı olduğu vergi dairesi ve
hesap numarası;
3. Müşterinin adı, ticaret unvanı, adresi, varsa vergi dairesi ve hesap numarası;
4. Malın veya işin nevi, miktarı, fiyatı ve tutarı;..." ,
- 231 inci maddesinin (5) numaralı bendinde, "Fatura, malın teslimi veya hizmetin yapıldığı
tarihten itibaren azamî yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç
düzenlenmemiş sayılır.",
- 232 nci maddesinde, "Birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle
defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçiler:
1. Birinci ve ikinci sınıf tüccarlara;
2. Serbest meslek erbabına;
3. Kazançları basit usulde tespit olunan tüccarlara; 4. Defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere;
5. Vergiden muaf esnafa.
sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunlar da fatura istemek ve almak
mecburiyetindedirler.
Yukarıdakiler dışında kalanların, birinci ve ikinci sınıf tüccarlar ile kazancı basit usulde tespit
edilenlerden ve defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerden satın aldıkları emtia veya onlara
yaptırdıkları iş bedelinin 2012 yılı için 770 TL'yi geçmesi veya bedeli 770 TL'den az olsa dahi
istemeleri halinde emtiayı satanın veya işi yapanın fatura vermesi mecburidir."
hükümleri yer almaktadır.
Bu açıklamalara göre, internet siteniz üzerinden işletmelere ait ürünlerin veya hizmetlerin
satışını artırmak amacıyla fırsat kuponlarının üyelere pazarlanması faaliyetiniz kapsamında;
1- Üyelerinize kuponları bedel karşılığında teslim ettiğinizde, tarafınızca bir mal teslimi
veya hizmet ifası söz konusu olmadığından müşteriler adına vergi mevzuatına göre belge
düzenlenmeyecektir. Ancak, kuponun süresinde kullanılmaması sebebiyle bedelin tarafınızda
kaldığı durumlarda gelir yazılacak bu tutar için üye adına fatura düzenlenmesi,
2- Şirketinizin web sitesi üyeleri ile iş ortakları arasında web sitesi üzerinden vermiş olduğu
aracılık hizmeti karşılığında aldığı komisyon bedeli üzerinden ürünün satıldığı veya hizmetin
gerçekleştiği tarihten itibaren azami yedi gün içinde ürünü satan veya hizmeti sunan işletme adına
fatura düzenlenmesi,
3- İnternet üzerinden satışı gerçekleştirilen ürün veya verilen hizmete ilişkin faturanın
ürünü satan veya hizmeti veren tarafından ürünün satıldığı veya hizmetin verildiği tarihten itibaren
azami yedi gün içinde üye adına alınan ürün veya hizmet bedeli üzerinden fatura veya ödeme
kaydedici cihaz fişi düzenlenmesi,
4- Yeni üye kazandırmaları karşılığında kendilerine sanal ortamda artıpara adı altında sanal
para verilecek .......... web sitesi üyelerinin;
a) Yeni üye kazandırma faaliyetini arızi olarak yapmaları halinde elde edecekleri kazancın
arızi ticari kazanç olarak vergilendirilmesi gerekeceğinden, bu üyelere verilecek artıpara tutarları
için şirketiniz tarafından gider pusulası düzenlenmesi,
b) Yeni üye kazandırma işini mutad meslek halinde veya süreklilik arz edecek şekilde
yürütmeleri halinde ise elde edecekleri bu kazanç ticari kazancın genel hükümlerine göre
vergilendirileceğinden, bu üyelere verilecek artıpara tutarları için üye tarafından şirketinize fatura
düzenlenmesi
gerekmektedir.
Ayrıca, geçerlilik süresi içinde fırsat kuponunun kullanılmayıp aynı sürede şirketinize iade
edilmesi sonucu kupon bedelinin banka aracılığı ile üyelere iade edildiği durumlarda, tevsik için
banka dekontu, ekstre gibi belgeler yeterli olup, gider pusulası düzenlenmesine gerek
bulunmamaktadır. Bu belgelerin Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre muhafaza ve gerektiğinde
ibraz edilmesi gerektiği tabiidir.
C) KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN :
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 1/1 inci maddesinde, Türkiye'de ticari,
sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin verginin
konusunu teşkil eden işlemler olduğu,
2 nci maddesinde, teslimin bir mal üzerindeki tasarruf hakkının malik veya onun adınahareket edenlerce, alıcıya veya adına hareket edenlere devredilmesi olduğu, bir malın alıcıya veya
onun adına hareket edenlerin gösterdiği yere veya kişilere tevdiinin de teslim hükmünde olduğu,
4/1 inci maddesinde, hizmetin, teslim ve teslim sayılan haller ile mal ithalatı dışında kalan
işlemler olduğu, bu işlemlerin, bir şeyi yapmak, işlemek, meydana getirmek, imal etmek, onarmak,
temizlemek, muhafaza etmek, hazırlamak, değerlendirmek, kiralamak, bir şeyi yapmamayı taahhüt
etmek gibi şekillerde gerçekleşebileceği,
20/1 inci maddesinde, teslim ve hizmet işlemlerinde, matrahın bu işlemlerin karşılığını teşkil
eden bedel olduğu, ikinci fıkrasında ise bedel deyiminin, malı teslim alan veya kendisine hizmet
yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında her ne suretle olursa
olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve para ile temsil
edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade edeceği,
24 üncü maddesinin (b) bendinde, ambalaj giderleri, sigorta, komisyon ve benzeri gider
karşılıkları ile vergi, resim, harç, pay, fon karşılığı gibi ödemelerin, (c) bendinde ise vade farkı, fiyat
farkı, faiz, prim gibi çeşitli gelirler ile servis ve benzeri adlar altında sağlanan her türlü menfaat,
hizmet ve değerlerin KDV matrahına dahil edilmesi gerektiği
hükme bağlanmıştır.
42 nci maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak Bakanlığımızca şekil ve muhteviyatı
belirlenen 1 No.lu KDV beyannamesinde beyannameye eklenecek belgeler sayılmış, beyannamenin
45 inci satırına "Kredi Kartı ile Tahsil Edilen Teslim ve Hizmet Bedelleri"nin yazılacağı
açıklanmıştır.
Öte yandan, 08.08.2011 tarih ve KDV-60/2011-1 sayılı Katma Değer Vergisi Sirküleri "7.2.
Kredi Kartı ile Yapılan Tahsilatların Beyanı" başlıklı bölümünde;
"Kredi kartı, satışa konu mal veya hizmetin bedelinin tahsilinde kullanılmakta olup kredi
kartıyla yapılan tahsilatın, işletme tarafından yapılan bir mal satışı veya sunulan hizmete ilişkin
olduğu kabul edilir. Buna göre fatura, mükellefler tarafından yapılan tahsilata değil, KDV
uygulamasında tahsilatın ait olduğu teslim veya hizmetin Vergi Usul Kanununda belirtildiği şekilde
belgelendirilmesine yönelik olarak düzenlenmektedir.
KDV Kanununun 42 nci maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak Bakanlığımızca şekil ve
muhtevası belirlenen 1 No.lu KDV Beyannamesinde, bir vergilendirme döneminde gerçekleştirilen
teslim ve hizmetlere ait bedelin kredi kartı ile tahsil edilen kısmı, beyannamenin (Sonuç Hesaplan -
Diğer Bilgiler - Kredi Kartı ile Tahsil Edilen Teslim ve Hizmetlerin Katma Değer Vergisi Dahil
Karşılığını Teşkil Eden Bedel) satırına yazılacaktır.
KDV beyannamesinde istenilen bu bilgi, verginin tarh ve tahakkuku ile ilgili olmayan
denetim amaçlı bir bilgidir. Bu satırda vergiyi doğuran olayın gerçekleşip gerçekleşmediğine
bakılmaksızın bir vergilendirme döneminde kredi kartı ile yapılan tahsilatlar gösterilecektir. Bu
satırda yer alan tutarların Beyannamenin "Sonuç Hesapları" kulakçığındaki "Teslim ve Hizmetlerin
Karşılığını Teşkil Eden Bedel" ile uyum göstermemesi ve bu hususun vergi dairesince mükellefe
sorulması durumunda, farklılığın;
......
- Dağıtım ve kurye hizmetleri verilen müşterilerle yapılan sözleşmeler kapsamında dağıtımı
yapılan ürünlerin satış bedellerinin tahsilatı,
......
- Firma adına kayıtlı pos cihazları kullanılarak bayi veya üye işyerlerince yapılan satışlara ait
tahsilatların bayi veya üye işyeri alacağına kaydedilmeksizin doğrudan firma hesaplarına
aktarılması, gibi sebeplerden kaynaklandığının izah gerekçesi olarak gösterilmesi mümkündür. Başka kurum ve firmalar adına tahsilat işlemleri yapmak suretiyle verilen bu tür hizmetler
karşılığı alınan komisyon, prim gibi bedeller üzerinden KDV hesaplanarak beyan edilecektir.
Öte yandan, uyumsuzluğun makul sebeplerle izah edilememesi halinde ilgili mükellefler
hakkında gerekli işlemlerin yapılacağı tabiidir."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Buna göre, aracılık hizmetleri KDV'ye tabi olduğundan, şirketiniz tarafından internet
üzerinden verilen bu aracılık hizmetleri için düzenlenen komisyon faturalarında genel oranda (%18)
KDV hesaplanması gerekmektedir.
Diğer taraftan, yeni üye kazandırmaları karşılığında kendilerine sanal ortamda artıpara adı
altında sanal para verilecek olan ve gerçek usulde KDV mükellefiyeti bulunmayan Devir Fırsat Devri
web sitesi üyelerinin yeni üye kazandırma işini mutad meslek halinde veya süreklilik arz edecek
şekilde yürütmeleri halinde, verilen yeni üye kazandırma hizmeti KDV'ye tabi olacağından
mükellefiyet tesis edilmesi ve artıpara olarak adlandırılan bedel üzerinden KDV hesaplanması
gerekmektedir.
Ayrıca, söz konusu yeni üye kazandırma hizmetinin gerçek usule tabi KDV mükelleflerince
verilmesi halinde bu işlem süreklilik arz etmese dahi KDV'ye tabi olacaktır.
Öte yandan, KDV beyannamesinin "Kredi Kartı ile Tahsil Edilen Teslim ve Hizmet Bedelleri"
başlıklı 45 inci satırına, müşterilere o ay içerisinde yapılan satışlardan kredi kartı ile tahsil edilen
tutar ile daha önceki dönemlerde yapılan işlemlerle ilgili olarak bu dönemde kredi kartı ile tahsil
edilen tutarların yazılması gerekmektedir. Pos cihazı kullanılmak suretiyle yapılan satışlara ait KDV
beyannamesinin 45 inci satırında istenen bilgi, verginin tarh ve tahakkuku ile ilgili olmayan denetim
amaçlı bir bilgidir. Bu satırda yer alan tutarın 6 ncı satırdaki KDV matrahına ait bilgi ile uyum
göstermemesi ve vergi dairesince bu hususun izahatının istenmesi halinde şirketinizce gerekli
izahatın yapılması gerektiği tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.