İş Ortaklığı sözleşmesindeki hisse oranından ayrı olarak kar payı oranının değiştirilip değiştirilemeyeceği hk.

İş Ortaklığı sözleşmesindeki hisse oranından ayrı olarak

kar payı oranının değiştirilip değiştirilemeyeceği hk.

Kanun Numarası

193

Kanun

GELİR VERGİSİ KANUNU

Özelge No

E-38418978-125[24-2/1]-

Özelge Tarihi

27.06.2025

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Ankara Defterdarlığı

Gelir Kanunları Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü

Sayı :E-38418978-125[24-2/1]-

İş Ortaklığı sözleşmesindeki hisse

oranından ayrı olarak kar payı Konu:

oranının değiştirilip

değiştirilemeyeceği hakkında

27.06.2025

İlgi :

İlgide kayıtlı özelge talep formunda; İş ortaklığınızın ... tarihli iş ortaklığı sözleşmesiyle

kurularak "... ili .. ilçesi ... mahallesi ... inci etap 697 adet konut inşaatı ile altyapı ve

çevre düzenlenmesi" işini yapmayı taahhüt ettiği, yapılan iş ortaklığı sözleşmesinin 7

nci maddesinde ortaklık paylarının... Ltd. Şti. %51,... Taah. İnş. A.Ş. %49 olarak

belirlendiği ancak aynı sözleşmenin 9 uncu maddesinde yer alan kar dağıtım

şeklinin... Ltd. Şti. %1, ... Taah. İnş. A.Ş. %99 olarak belirlendiği belirtilerek kar dağıtım

şeklinin ortakların paylarından bağımsız olarak yapılıp yapılamayacağı hususunda

Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde iş ortaklıkları kurumlar

vergisi mükellefleri arasında sayılmış olup, aynı Kanunun 2 nci maddesinin yedinci

fıkrasında; "İş ortaklıkları: Yukarıdaki fıkralarda yazılı kurumların kendi aralarında

veya şahıs ortaklıkları ya da gerçek kişilerle, belli bir işin birlikte yapılmasını ortaklaşa

yüklenmek ve kazancını paylaşmak amacıyla kurdukları ortaklıklardan bu şekilde

mükellefiyet tesis edilmesini talep edenler iş ortaklıklarıdır. Bunların tüzel kişiliklerinin

olmaması mükellefiyetlerini etkilemez."hükmüne yer verilmiştir.

1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin "2.5. İş ortaklıkları" başlıklı bölümünde

konu ile ilgili ayrıntılı açıklamalar yapılmış olup "2.5.3 İşin bitiminde ortaya çıkan

zararların durumu "başlıklı alt bölümünde de;

Kurumlar, dilerlerse Borçlar Kanununa göre adi ortaklık veya Kurumlar Vergisı

Kanununa göre iş ortaklığı şeklinde ortaklıklar oluşturarak faaliyet

gösterebilmektedirler.

Adi ortaklıklar, kurumlar vergisi mükellefi olmamalarına rağmen katma değer

vergisi mükellefi olmaları nedeniyle ayrı defter tutabilmektedirler. Ortaklar ise

dönem sonlarında ortaya çıkan kâr veya zararı, ortaklıktaki hisseleri oranında

paylaşarak kendi hesaplarına dahil etmektedirler.

İş ortaklıkları ise Kurumlar Vergisi Kanununda ayrı bir kurum olarak

değerlendirilmekte ve kurumlar vergisi mükellefi olarak sayılmaktadırlar. İş

ortaklıklarının faaliyetinden doğan kazanç, kurumlar vergisine tabi tutulmakta ve

vergi sonrası kazanç ortakların hisselerine göre ortaklara dağıtılmaktadır.

Kurumlar vergisi mükelleflerinin zararlarının, bu mükelleflerin ortaklarınca

indirilebilmesi mümkün olmayıp aynı durum kurumlar vergisi mükellefi iŠ

ortaklıklarının zararları için de geçerlidir.

açıklamalarına yer verilmiştir.

Öte yandan, adi ortaklıklar, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 620-645 inci

maddelerinde düzenlenmiş olup, anılan Kanunun 620 nci maddesinde, adi ortaklık

sozleşmesi; iki ya da daha fazla Kışının emeklerini ve mallarini ortak bir amaca

erişmek üzere birleştirmeyi üstlendikleri sözleşme olarak tanımlanmıştır.

Tüzel kişiliği bulunmayan adi ortaklıkların kazançları dolayısıyla gelir veya kurumlar

vergisi mükellefi olmaları söz konusu olmayıp, adi ortaklık bünyesinde yürütülen

faaliyetten doğan kâr veya zarar, adi ortaklığı oluşturan ortaklar tarafından hisseleri

oranında kendi kazançlarına dahil edilerek vergilendirilmektedir.

Diğer taraftan, söz konusu Kanunun 621 inci maddesinde, her ortağın, para, alacak

veya başka bir mal ya da emek olarak, ortaklığa bir katılım payı koymakla yükümlü

olduğu ve sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa katılım paylarının, ortaklığın

amacının gerektirdiği önem ve nitelikte ve birbirine eşit olmak zorunda olduğu; aynı

Kanunun 623 üncü maddesinde ise sözleşmede aksi kararlaştırılmamışsa, her

ortağın kazanç ve zarardaki payının, katılım payının değerine ve niteliğine

bakılmaksızın eşit olduğu ve sözleşmede ortakların kazanç veya zarara katılım

paylarından biri belirlenmişse bu belirlemenin, diğerindeki payı da ifade ettiği

belirtilmiştir. Buna göre, adi ortaklık sözleşmesinde, her bir ortağın ortaklığa koyacağı

katılım payı ile kazanç veya zarara katılım payı serbestçe belirlenebilecektir.

Özelge talep formu ekinde yer alan... tarihli ortaklık sözleşmesinin 7 nci

maddesinde, tarafların ortaklık oranının %51 ... Yapı Ltd. Şti. (Pilot ortak) ve %49 ...Taah.

İnş. A.Ş. olduğu, ancak aynı sözleşmenin "Karın Dağıtım Şekli" başlıklı 9 uncu

maddesinde ise, iş bitiminde kar ve zararın sözleşmenin 7 nci maddesindeki hisse

paylarından bağımsız olarak %1 ..Yapı Ltd. Şti. (Pilot ortak) ve % 99 ... Taah. İnş. A.Ş.

olacak şekilde dağıtılacağı belirlenmiştir.

Ayrıca GİB Intranet kayıtları tetkikinden, Ortaklığınız tarafından her ne kadar iş

ortaklığı sözleşmesi düzenlenmiş olsa da mükellefiyetinizin adi ortaklık olarak tesis

edildiği ve kurumlar vergisi mükellefiyetinizin bulunmadığı anlaşılmıştır.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, her ne kadar ortaklığınız tarafından taahhüt edilen

... ili...ilçesi ... mahallesi ...inci etap 697 adet konut inşaatı ile altyapı ve çevre

düzenlenmesi" işine ilişkin düzenlenen sözleşme gereğince ortakların ortaklık payının

... Yapı Ltd. Şti.'nin %51, ... Taah. İnş. A.Ş.'nin %49 olarak belirlense de anılan işe ilişkin

ortaklık sözleşmesinin yapıldığı tarih itibariyle kar veya zarara katılım payında

belirlenen oranlar esas alınarak adi ortaklığı oluşturan ortaklar tarafından kendi

kazançlarına dahil edilmek suretiyle beyan edilmesi mümkün bulunmaktadır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.