İş Ortaklığının iade alacağını alabilmesi için teminat mektubunun kimin adına düzenlenmesi gerektiği
İş Ortaklığının iade alacağını alabilmesi için teminat
mektubunun kimin adına düzenlenmesi gerektiği
Sayı:
B.07.1.GİB.4.06.16.01-125[34-14/8]-1086
Tarih:
02/11/2015
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü
Sayı : 38418978-125[34-14/8]-1086 02/11/2015
Konu : İş Ortaklığının iade alacağını
alabilmesi için teminat mektubunun
kimin adına düzenlenmesi gerektiği
İlgide kayıtlı özelge talep formunda iş ortaklığınız tarafından kesinti suretiyle ödenmiş olan
vergi alacağının nakden iadesinin talep edilmesi durumunda, ortaklardan biri adına düzenlenmiş
teminat mektubu karşılığında nakden iadenin yerine getirilip getirilemeyeceği hususunda görüş
bildirilmesi istenilmektedir.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde; iş ortaklıklarının elde ettiği
kazançların kurumlar vergisine tabi olduğu, 2 nci maddesinde; kurumlar vergisi mükelleflerinin
kendi aralarında veya şahıs ortaklıkları ya da gerçek kişilerle, belli bir işin birlikte yapılmasını
ortaklaşa yüklenmek ve kazancını paylaşmak amacıyla kurdukları ortaklıklardan bu şekilde
mükellefiyet tesis edilmesini talep edenlerin iş ortaklığı olduğu ve bunların tüzel kişiliklerinin
olmamasının mükellefiyetlerini etkilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanununun 34 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca, beyannamede gösterilen
kazançlardan, Kanunun 15 inci maddesinin birinci fıkrası ve 30 uncu maddesinin birinci ve ikinci
fıkralarına göre, kaynağında kesilmiş olan vergilerin, beyanname üzerinden hesaplanan kurumlar
vergisinden mahsup edileceği, beşinci fıkrasında ise mahsubu yapılan vergilerin, beyanname
üzerinden hesaplanan kurumlar vergisinden fazla olduğu takdirde, bu durumun vergi dairesince
mükellefe yazı ile bildirileceği, aradaki farkın mükellefin söz konusu yazıyı tebellüğ tarihinden
itibaren bir yıl içinde başvurusu halinde kendilerine red ve iade edileceği belirtilmiştir.
Ayrıca, anılan maddede Maliye Bakanlığının iadeyi mahsuben veya nakden yaptırmaya,
inceleme raporuna, yeminli mali müşavir raporuna veya teminata bağlamaya ve iade için aranılacak
belgeleri belirlemeye yetkili olduğu hükme bağlanmış olup, konuyla ilgili ayrıntılı açıklamalar 252
seri no.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinde yapılmıştır.
Söz konusu Tebliğin “1.3.2. Nakden İade” başlıklı bölümünde; nakden iade taleplerinin
dilekçe ile yapılmasının şart olduğu, tevkif yoluyla kesilen vergilere ilişkin nakden iade edilecek
tutarın 10 bin lirayı geçmemesi halinde iade talebinin, yıl içinde yapılan tevkifatlara ilişkin tablo ile
birlikte, ticari kazançlar ve zirai kazançlara ilişkin olarak tevkif yoluyla kesilen vergilerin vergisorumlusu tarafından ilgili vergi dairesine ödenmiş olduğuna ilişkin belgenin ilgili kurumca
onaylanan bir örneğinin dilekçeye eklenmesi koşuluyla inceleme raporu ve teminat aranmaksızın
yerine getirileceği; nakden yapılacak iade taleplerinin 10 bin lirayı aşması halinde, 10 bin lirayı
aşan kısmın Vergi Usul Kanununa göre vergi inceleme yetkisi bulunanlarca yapılacak inceleme
sonucunda düzenlenecek vergi inceleme raporuna göre iade edileceği; 10 bin liraya kadar olan
kısmın ise, dilekçe ekinde yukarıda belirtilen belgelerin yer alması koşuluyla teminat aranmaksızın
ve inceleme raporu beklenmeksizin iade edileceği; teminat gösterilmesi halinde iade talebinin
inceleme sonucu beklenmeksizin yerine getirileceği, teminat olarak 6183 sayılı Amme Alacaklarının
Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 10 uncu maddesinin 1, 2 ve 3 numaralı bentlerinde sayılanlardan
bir veya bir kaçının gösterilebileceği, banka teminat mektuplarının (süresiz-şartsız) paraya
çevrilmeleri konusunda hiçbir sınırlayıcı şart taşımaması ve Bankalar Kanunu hükümlerine göre
faaliyette bulunan bankalar veya özel finans kurumları tarafından düzenlenmiş olması gerektiği,
nakden iade talebinin 100 bin liraya kadar olan kısmının, mükellefle süresinde tam tasdik
sözleşmesi düzenlemiş yeminli mali müşavirce düzenlenecek tam tasdik raporu uyarınca iade
edileceği, iade talebinin 100 bin lirayı aşan kısmının iadesinın ise denetim elemanlarınca
düzenlenen vergi inceleme raporu sonucuna göre yerine getirileceği belirtilmiştir.
Teminat mektupları, lehtarın (asıl borçlunun) belli bir taahhüdü yerine getirmemesi halinde,
muhatabına belli bir tutarı ilk talepte kayıtsız şartsız, borçlunun rızasını almaya veya herhangi
hükme gerek kalmadan teminat mektubunu düzenleyen banka tarafından ödeneceğine yönelik bir
tür garanti sözleşmeleridir. Teminat mektupları ancak lehtarın, taahhüdünü yerine getirmemesi
halinde ve yalnızca muhatabın talebi üzerine paraya çevrilmeleri mümkün bulunmaktadır.
Diğer taraftan, esas borçlu yerine üçüncü kişiler tarafından gösterilen teminat
mektuplarının teminat olarak kabul edilmemesi hususunda, gerek 6183 sayılı Kanun, gerekse 5411
sayılı Kanunda herhangi bir hükme yer verilmemiştir.
Bu nedenle, iş ortaklığınızın kurumlar vergisi iade alacağına ilişkin olarak ortaklarınızdan
birinin kefaleti ile “süresiz ve şartsız” olarak düzenlenecek olan teminat mektubunun verilmesi
mümkün bulunmaktadır.
Ancak bu şekilde alınacak teminat mektubunda "... Vergi Dairesi Müdürlüğünün … vergi
kimlik numaralı mükellefi … İş Ortaklığı'nın işbu teminat mektubu karşılığında 252 Seri No.lu Gelir
Vergisi Genel Tebliği kapsamında inceleme yapılmaksızın nakden veya mahsuben iade alması ve
iadeden sonra yapılan inceleme neticesinde … İş Ortaklığı'nın haksız iade aldığının tespiti halinde
söz konusu kamu alacağının ödenmesinde kullanılmak üzere verilmiştir." ifadesinin de yer alması
gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.