Japon Merkezi Saklama Kurulusu JASDEC'in çifte kotasyon için verecegi hizmetten dolayı vergisel bir sorumlulugunun bulunup bulunmadıgı
Japon Merkezi Saklama Kurulusu JASDEC'in çifte kotasyon
için verecegi hizmetten dolayı vergisel bir sorumlulugunun
bulunup bulunmadıgı
Sayı:
B.07.1.GIB.4.34.16 .01-125[3- 2014/58]-1740
Tarih:
30/06/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
Sayı :62030549-125[3-2014/58]-1740 30.06.2014
Konu :Japon Merkezi Saklama Kuruluşu
JASDEC'in çifte kotasyon için
vereceği hizmetten dolayı vergisel bir
sorumluluğunun bulunup
bulunmadığı
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Kurumunuzun;
- Japonya’nın Merkezi Menkul Kıymet Saklama Kuruluşu olarak Tokyo Menkul Kıymetler
Borsası’nın (TMKB) da dahil olduğu Japon Menkul Kıymetler Borsasında işlem gören hisse
senetlerinin saklamasını yaptığı, Japonya’da mukim bir şirket olduğu ve Türkiye’de bir daimi
temsilci veya işyeri aracılığıyla faaliyette bulunmadığı,
- Türkiye’de ihraç edilecek Türk Borsa Yatırım Fonlarının çifte kotasyonla hem Borsa
İstanbul’da hem de Tokyo Menkul Kıymetler Borsası'nda işlem görebilmesini sağlayacak yeni iş
modelinde Merkezi Kayıt Kuruluşu’nda havuz hesap (omnibus hesap) açması gerektiği,
- Omnibus hesapta yer alacak Borsa Yatırım Fonu Katılma Belgelerinin (BYF) saklama
görevini üstlendiği, bu iş modelinde Türkiye’deki piyasa katılımcısının (Türkiye’de mukim bir aracı
kurum) hesaplarında bulunan fonları doğrudan ya da dolaylı olarak açılmış olan Japonya’da mukim
piyasa katılımcısı (bir Japon aracı kurum) hesabına transfer edeceği, Türkiye’deki aracı kurumun da
bu işleme aracılık edeceği, BYF’ler aynı yatırımcının Japonya’daki hesabına transfer edildiğinde söz
konusu menkul kıymetlerin Merkezi Kayıt Kuruluşu’nda yer alan JASDEC hesabının altında
tutulacağı
belirtilerek; Türk Vergi Mevzuatı uyarınca, söz konusu iş modeli içinde JASDEC’in vergi
mükellefi olup olmayacağı ile yapılacak işlemlerle ilgili olarak vergi tevkifatı sorumluluğunun ve
herhangi bir bildirim yükümlülüğünün bulunup bulunmadığı hususlarında bilgi talep edildiği
anlaşılmakta olup, konuya ilişkin Başkanlığımız görüşleri aşağıda açıklanmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun Geçici 67 nci maddesinin (1) numaralı fıkrasında,
" Bankalar ve aracı kurumlar takvim yılının üçer aylık dönemleri itibarıyla;
a) Alım satımına aracılık ettikleri menkul kıymetler ile diğer sermaye piyasası araçlarının
alış ve satış bedelleri arasındaki fark,
b) Alımına aracılık ettikleri menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası araçlarının itfasıhalinde alış bedeli ile itfa bedeli arasındaki fark,
c) Menkul kıymetlerin veya diğer sermaye piyasası araçlarının tahsiline aracılık ettikleri
dönemsel getirileri (herhangi bir menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracına bağlı
olmayan),
d) Aracılık ettikleri menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası araçlarının ödünç
işlemlerinden sağlanan gelirler,
Üzerinden % 15 oranında vergi tevkifatı yaparlar. 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun
2 nci maddesinin birinci fıkrası kapsamındaki mükellefler ile münhasıran menkul kıymet ve diğer
sermaye piyasası aracı getirileri ile değer artışı kazançları elde etmek ve bunlara bağlı hakları
kullanmak amacıyla faaliyette bulunan mükelleflerden 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa göre
kurulan yatırım fonları ve yatırım ortaklıklarıyla benzer nitelikte olduğu Maliye Bakanlığınca
belirlenenler için bu oran % 0 olarak uygulanır.
...........
Menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası aracı sahibinin, bu kıymetleri başka bir banka
veya aracı kuruma aktarması halinde, söz konusu menkul kıymetlerin alış bedeli ve alış tarihi
aktarma yapılan kuruma bildirilir. Aktarmanın başka bir kişi veya kurum adına yapılması halinde,
alış bedeli ve alış tarihinin ilgili banka veya aracı kuruma bildirilmesinin yanı sıra işlem Maliye
Bakanlığına da bildirilir. Bu bildirimler, başka bir kişi veya kurum adına naklin aynı banka veya
aracı kurumun bünyesinde gerçekleştirilmesi veya kıymetin sahibi tarafından fiziken teslim alınması
halinde de yapılır.
hükümleri yer almaktadır.
Anılan maddenin (12) numaralı fıkrasında ise “Maddede geçen, "banka" kavramı Bankalar
Kanunu kapsamında Türkiye'de faaliyette bulunan bankalar ile Türkiye Cumhuriyet Merkez
Bankasını, "aracı kurum" kavramı ise Sermaye Piyasası Kanunu kapsamında Türkiye'de faaliyette
bulunan aracı kurumları ifade eder.” hükmüne yer verilmek suretiyle maddede geçen banka ve
aracı kurum kavramlarının tanımı yapılmıştır.
Ayrıca, 257 seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliğinin "2.8. Maliye Bakanlığına yapılacak
bildirimler" başlıklı bölümünde, bir menkul kıymet veya diğer sermaye piyasası aracının başka bir
kişi veya kurum adına nakledilmesi (aynı banka veya aracı kurum nezdinde veya bir başka banka
veya aracı kuruma) halinde banka veya aracı kurumun yapılan işlem ile ilgili olarak Maliye
Bakanlığına bilgi vermesi gerektiği, ancak menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının
müşterilerin talimatıyla mülkiyet devrini öngörecek şekilde diğer bir müşteri hesabına aktarılması
işlemleri alım-satım işlemi kabul edilerek tevkifata tabi tutulacağından, tevkifata tabi tutulan bu
işlemlerin ayrıca Maliye Bakanlığına bildirilmesine gerek bulunmadığı açıklamalarına yer
verilmiştir.
Diğer taraftan, 13/12/2012 tarihli ve 28496 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan
Kaydileştirilen Sermaye Piyasası Araçlarına İlişkin Kayıtların Tutulmasının Usul ve Esasları
Hakkında Tebliğ (Seri:IV, No:28)’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri:IV, No:62)’in 1 inci
maddesinde, “Yabancı merkezi saklama kuruluşlarının MKK nezdinde açtıracakları söz konusu
hesaplar hak sahibi bazında izlenmeyebilir. MKK, nezdinde hak sahibi bazında izlenmeyecek şekilde
hesap açmayı talep eden yabancı merkezi saklama kuruluşlarına ilişkin başvuruları Kurula iletir.
Kurul bu başvuruları ülke bazında değerlendirir.” açıklamalarına yer verilmiştir.
Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, Japonya Merkezi Menkul Kıymet Saklama
Kuruluşu’nun (JASDEC) 6/12/2012 tarihli ve 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu kapsamında
Türkiye’de faaliyette bulunan bir aracı kurum yahut 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık
Kanunu kapsamında Türkiye’de faaliyette bulunan bir banka statüsünde olmaması nedeniyle,
Merkezi Kayıt Kuruluşu nezdindeki global hesabı bünyesinde gerçekleşecek herhangi bir aktarım
işlemiyle ilgili olarak Gelir Vergisi Kanununun geçici 67 nci maddesi kapsamında tevkifat yapmayükümlülüğü bulunmamaktadır.
Diğer taraftan, JASDEC’in söz konusu global hesapta yer alan fon katılma belgelerinin
gerçek hak sahibi yahut lehdarı olmaması nedeniyle bu katılma belgelerinin global hesap
bünyesinde gerçekleşecek hareketleri nedeniyle doğabilecek gelir vergisinin mükellefi olması da
söz konusu değildir.
Ayrıca, mülkiyetin devrini öngörsün yahut öngörmesin söz konusu global hesap bünyesinde
gerçekleşecek aktarım işlemleri ile ilgili olarak JASDEC'in geçici 67 nci madde ile banka ve aracı
kurumlara atfedilen herhangi bir bildirim yükümlülüğü de bulunmamaktadır.
Dolayısıyla, JASDEC’in Merkezi Kayıt Kuruluşu nezdindeki global hesabı bünyesinde
gerçekleşen mülkiyetin devrini öngören aktarım işlemlerine tevkifatla yükümlü olan bir banka veya
aracı kurumun aracılık etmesi halinde geçici 67 nci madde kapsamında doğabilecek tevkifat
yükümlülüğü söz konusu banka ve aracı kurumlarca yerine getirilecektir. Bahsi geçen işlemlerin bir
banka veya aracı kurum aracılığı olmaksızın gerçekleştirilmesi halinde ise bu işlemlerden doğacak
gelir, geliri elde eden kişilerin mükellefiyet türüne ilişkin mevzuat hükümleri çerçevesinde beyan
yoluyla vergilendirilebilecektir. Diğer taraftan, mülkiyetin devrini öngörmeyen aktarım işlemleri ile
ilgili olarak doğabilecek bildirim yükümlülüğünün de işlemlere aracılık eden banka ve aracı
kurumlarca yerine getirilmesi gerektiği tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.