Kendi arsası üzerinde özel inşaat yapılması durumunda inşaata ilişkin gelir vergisi mükellefiyeti tesis edilmesinin gerekip gerekmediği hk.

Özelge: Kendi arsası üzerinde özel inşaat yapılması
durumunda inşaata ilişkin gelir vergisi mükellefiyeti tesis
edilmesinin gerekip gerekmediği hk.
Sayı: 
B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 37-363
Tarih: 
22/09/2010
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
Sayı   :B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 37-363                                                                 22.09.2010
Konu : Kendi arsası üzerinde özel inşaat
yapılması durumunda vergilendirme.
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, ticaret ve konut imarlı şahsınıza ait arsanızda satmamak, kendi
uhdenizde tasarruf etmek üzere inşaat yapacağınız belirtilerek, söz konusu inşaata ilişkin gelir
vergisi mükellefiyeti tesis edilmesinin gerekip gerekmediği hakkında Başkanlığımız görüşü
sorulmaktadır.
Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinin birinci fıkrasında, her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden
doğan kazançların ticari kazanç olduğu belirtilmiş, söz konusu maddenin ikinci fıkrasının (4)
numaralı bendinde ise, gayrimenkullerin alım, satım ve inşa işleriyle devamlı olarak uğraşanların bu
işlerinden elde ettikleri kazancın ticari kazanç olduğu hükme bağlanmıştır.
Söz konusu hükümlerden de anlaşılacağı üzere, ticari faaliyet bir tür emek sermaye
organizasyonuna dayanmakta olup, kazanç sağlama niyet ve kastının bulunup bulunmaması böyle
bir organizasyon tarafından icra edilen faaliyetin "ticari faaliyet" olma niteliğine etki etmemektedir.
Ancak, bir faaliyetin ticari faaliyet sayılabilmesi için kazanç sağlama niyetve kastı gerekmemekle
birlikte, faaliyeti icra eden organizasyonun bütün unsurları ile birlikte değerlendirildiğinde kazanç
sağlama potansiyeline sahip olması gerektiği ortaya çıkmaktadır.
Gerçek kişilerin ticari gaye olmaksızın, servetin nitelik değiştirmesi veya bir takım zorunlu
nedenlerle gayrimenkul inşa etmeleri ticari faaliyet olarak kabul edilmemektedir.
Özel İnşaat yapımında gayrimenkullerin şahsi ihtiyaç kapsam ve sınırlarını aşması ve ticari
organizasyonun şekli ve maddi unsurlarını açıkça taşıması, yapılan faaliyetin ticari sayılması için
yeterlidir.
Şahsi ihtiyaç kapsam ve sınırlarını aşan mesken veya şahsi ihtiyaç kapsam ve sınırlarını aşmamakla
birlikte işyeri ya da mesken ve dükkan ünitelerinden oluşan inşaatın yapılması durumunda, ticari
bir organizasyonun şekli ve maddi unsurları ile açıkça ortaya çıkması nedeniyle bu faaliyetin de
ticari sayılması gerekmektedir.
Yukarıda yapılan açıklamalara göre, yapacağınız inşaatın ticari faaliyet kapsamında inşaat işi
olmaması halinde gelir vergisi yönünden vergi mükellefiyeti tesisine gerek bulunmamaktadır. Ancak
inşaat işinin ticari faaliyet kapsamında değerlendirilmesi halinde, ticari kazanç yönünden gelir
vergisi mükellefiyeti tesis edilmesi ve inşaatta çalışan işçilere ödenen ücretlerin Gelir VergisiKanununun 61 inci, 94 üncü, 103 üncü ve 104 üncü maddelerine göre vergi tevkifatına tabi
tutulması gerekmektedir.
Öte yandan, yapacağınız inşaatın ticari faaliyet kapsamında değerlendirilmemesi halinde çalıştırılan
işçilerin ücretlerinin, anılan Kanunun 64 üncü maddesi hükmü gereğince diğer ücret olarak
vergilendirilmesi gerekmekte olup, diğer ücretli olarak çalıştırılan işçilerin hizmetin ifa olunduğu
bütçe yılının ikinci ayında; takvim yılı içinde işe başlamış iseler işe başlama tarihinden itibaren bir
ay içinde vergi dairesine başvurarak vergi karnesi üzerinde vergilerini tarh ettirmeleri
gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.