Kentsel dönüşüm projesi kapsamında kullandırılan kredilerde BSMV ve KKDF uygulaması hk.
Özelge: Kentsel dönüşüm projesi kapsamında kullandırılan
kredilerde BSMV ve KKDF uygulaması hk.
Sayı:
70903105-180[29/01-10]-97466
Tarih:
03/10/2013
T.C.
MALİYE BAKANLIĞI
Gelir İdaresi Başkanlığı
Gelir Yönetimi Daire Başkanlığı (I)
03/10/2013
Sayı : 70903105-180[29/01-10]-97466
Konu : Kentsel dönüşüm projesi kapsamında kullandırılan kredilerde BSMV ve KKDF
uygulaması
İlgi (a)'da kayıtlı yazınızda, riskli bina olarak tespit edilmesi veya kentsel dönüşüm alanı
içerisinde yer alması vb. herhangi bir nedenle yıkılıp yeniden inşa edilecek binalarla ilgili olarak;
-binanın güçlendirilmesi amacıyla kullandırılacak kredilerin,
-binanın yıkımı için kullandırılacak kredilerin,
-konutun yıkılmasından önce konut finansmanı kapsamında kullandırılan kredilerde, kredi
konusu konutun yıkılmasından sonra kredinin kapatılamaması halinde, tapuda cins tahsisi yapılarak
konut inşa edilene kadar tapunun arsa tapuya dönmesi nedeniyle açık olan kredilerin,
-yeni yapılan konutun yüzölçümünün artması, katının değişmesi vb. nedenlerle ortaya çıkan
ilave maliyetin finansmanı için halihazırda binada malik olan kişilere kullandırılacak kredilerin,
-yeni inşa edilecek konutta müteahhit firmanın hak sahibi olacağı taşınmazların satılması
durumunda bu konutları satın alan kişilere kullandırılacak kredilerin,
kaynak kullanımını destekleme fonu (KKDF) ve banka ve sigorta muameleleri vergisi
(BSMV) karşısındaki durumlarına ilişkin Başkanlığımız görüşü istenilmektedir.
Ayrıca ilgi (b)'de kayıtlı yazınızda, müşterilerin tapuda devir işlemi gerçekleştikten bir
müddet sonra konut kredisi talebinde bulunmaları veya kredi talebi tapu devrinden önce yapılmış
olsa bile ipotek tesisinin çeşitli idari/teknik süreçler/aksaklıklar dolayısıyla kredi
kullandırılmasından bir süre sonra gerçekleşiyor olması durumlarında kullandırılacak kredilerin,
KKDF'ye tabi tutulup tutulmayacağı sorulmaktadır.
1- BSMV Yönünden Değerlendirme:
6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanunun "Tahliye ve
yıktırma" başlıklı 5 inci maddesinin (3) numaralı fıkrasında, "Uygulamaya başlanmadan önce, riskliyapıların yıktırılması için bu yapıların maliklerine altmış günden az olmamak üzere süre verilir. Bu
süre içinde yapı, malik tarafından yıktırılmadığı takdirde, yapının idari makamlarca yıktırılacağı
belirtilerek ve tekrar süre verilerek tebligatta bulunulur. Verilen bu süre içinde de maliklerince
yıktırma yoluna gidilmediği takdirde, bu yapıların insandan ve eşyadan tahliyesi ve yıktırma
işlemleri, yıktırma masrafı ile gereken diğer yardım ve krediler öncelikle dönüşüm projeleri özel
hesabından karşılanmak üzere, mahalli idarelerin de iştiraki ile mülki amirler tarafından yapılır
veya yaptırılır." hükmü ve "Uygulama işlemleri" başlıklı 6 ncı maddesinin (8) numaralı fıkrasında
ise, "Riskli alan ve rezerv yapı alanı dışında olup da bu Kanunun öngördüğü amaçlar bakımından
güçlendirilebileceği teknik olarak tespit edilen yapılar için, Bakanlar Kurulunca belirlenen usul ve
esaslar çerçevesinde Bakanlıkça dönüşüm projeleri özel hesabından güçlendirme kredisi
verilebilir." hükmü yer almaktadır.
6306 sayılı Kanunun "Dönüşüm gelirleri" başlıklı 7 nci maddesinin (9) numaralı fıkrasında,
"Bu Kanun uyarınca yapılacak olan işlem, sözleşme, devir ve tesciller ile uygulamalar, noter harcı,
tapu harcı, belediyelerce alınan harçlar, damga vergisi, veraset ve intikal vergisi, döner sermaye
ücreti ve diğer ücretlerden; kullandırılan krediler sebebiyle lehe alınacak paralar ise banka ve
sigorta muameleleri vergisinden müstesnadır." hükmü yer almaktadır.
Diğer taraftan, 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun "İstisnalar" başlıklı 29 uncu
maddesine 5582 sayılı Konut Finansmanı Sistemine İlişkin Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması
Hakkında Kanunun 30 uncu maddesiyle eklenen (y) bendinde, "İpotek finansmanı kuruluşlarının,
konut finansmanı kuruluşlarının ve konut finansmanı fonlarının, 2499 sayılı Sermaye Piyasası
Kanununun 38/A maddesinin birinci fıkrasında tanımlanan konut finansmanı kapsamında yaptıkları
tüm işlemler dolayısıyla lehe alınan paralar." hükmü yer almaktadır.
Öte yandan, 30/12/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6362 sayılı Sermaye Piyasası Kanununun
57 nci maddesinin (1) inci fıkrasında; "Konut finansmanı, konut edinmeleri amacıyla tüketicilere
kredi kullandırılması, konutların finansal kiralama yoluyla tüketicilere kiralanması, sahip oldukları
konutların teminatı altında tüketicilere kredi kullandırılması ve bu kredilerin yeniden finansmanı
amacıyla kredi kullandırılmasıdır. Konut finansmanı kuruluşları, konut finansmanı fonları ve ipotek
finansmanı kuruluşlarının bu kredilere ve alacaklara dayalı veya bunların teminatı altındaki
işlemleri de bu kapsamdadır." hükmü, (3) üncü fıkrasında; "Konut finansmanı kuruluşları
tarafından, konut edinme amacının yeterli bilgi ve belgeyle tespit edilmesi ve kullandırılan kredinin
veya yapılan finansal kiralamanın ipotek veya Kurulca uygun görülen teminatlar ile güvence altına
alınması zorunludur." hükmü, 139 uncu maddesinde ise "28/7/1981 tarihli ve 2499 sayılı Sermaye
Piyasası Kanunu yürürlükten kaldırılmıştır. Mevzuatta 2499 sayılı Kanun hükümlerine yapılan
atıflar, bu Kanunun ilgili hükümlerine yapılmış sayılır." hükmü bulunmaktadır.
Bu hükümlere göre, 2499 sayılı Kanunun 38/A maddesine yapılan atıf 6362 sayılı Kanunun
57/1 maddesine yapılmış sayılmakta olup ipotek finansmanı kuruluşlarının, konut finansmanı
kuruluşlarının ve konut finansmanı fonlarının, anılan maddede tanımlanan konut finansmanı
kapsamında yaptıkları tüm işlemler dolayısıyla lehe aldıkları paralar ile bu kredilere ve alacaklara
dayalı veya bunların teminatı altındaki işlemler BSMV'den istisnadır.
Konuyla ilgili olarak Sermaye Piyasası Kurulundan alınan 12/07/2013 tarihli ve 7488 sayılı
yazıda, 07/06/2013 tarihli ve 20/658 sayılı Kurul toplantısında, "Kentsel dönüşüm kapsamında
tamamlanmış veya tamamlanmamış konutlara ilişkin olarak kullandırılan kredilerin, 6362 sayılı
Sermaye Piyasası Kanununun 57 nci maddesinin birinci ve üçüncü fıkralarında yer verilen şartları
taşıması halinde konut finansmanı kapsamında değerlendirilmelerinin mümkün bulunduğuna..."
karar verildiği bildirilmiştir.
Ayrıca, 5582 sayılı Kanun ile getirilen düzenleme gereği, 6362 sayılı Kanunun 57/1
maddesinde konut finansmanı tanımlanırken, tanımda "konut edinimi amacıyla kredi
kullandırılması" ifadesi kullanılmak suretiyle, tamamlanmış konutlar için verilen kredilerin yanında,
konut arzına destek vermek amacıyla, ipotek tesisi mümkün olan, arsası ve projesi hazır ancak
henüz inşaata başlanmamış konutlar ile inşaat halindeki konutların alınması için verilen krediler de
sisteme dahil edilmiş bulunmaktadır. Buna göre,
-6306 sayılı Kanun kapsamında binanın güçlendirilmesi veya binanın yıkımı amacıyla hak
sahiplerine kullandırılacak kredilere,
-konutun yıkılmasından önce konut finansmanı kapsamında kullandırılan kredilerde, kredi
konusu konutun yıkılmasından sonra kredinin kapatılamaması halinde, yeni inşa edilecek binada
konut sahibi olunması, dönüşüm sürecinde gerekli teminatların alınması ve dolayısıyla konut
edinme amacının devam ettirilmesi şartıyla, kredinin yıkım tarihi itibariyle kapatılmamış kısmına,
-yeni yapılan konutun yüzölçümünün artması, katının değişmesi vb. nedenlerle ortaya çıkan
ilave maliyetin finansmanı için halihazırda binada malik olan kişilere kullandırılacak kredilerin
konut finansmanı kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinden bu tür kredilere,
-yeni inşa edilecek konutların müteahhit firmaca satılması durumunda, tüketicilere konut
edinmesi amacıyla kullandırılacak kredilere,
BSMV istisnası uygulanması mümkün bulunmaktadır.
Diğer taraftan, konut finansmanı kuruluşlarının; söz konusu kredi işlemlerinde konut
edinme amacının yeterli bilgi ve belgeyle tespit etmesi ve kullandırılan kredinin Kurulca uygun
görülen teminatlar ile güvence altına alınması gibi yükümlülükleri bulunmaktadır. Ayrıca, hak
sahiplerine kullandırılacak binanın yıkımı ve güçlendirilmesi kredilerinde de, bu işlemlerin 6306
sayılı Kanun kapsamında olduğunun kredi kuruluşlarınca tespit edilmesi gerekmektedir.
2- KKDF Yönünden Değerlendirme:
12/05/1988 tarihli ve 88/12944 sayılı Kararnameye ilişkin KKDF Hakkında 6 Sıra No.lu
Tebliğin 2 nci maddesinde; bankalar ve finansman şirketlerince kullandırılan tüketici kredilerinde
(gerçek kişilere ticari amaçla kullanılmamak kaydıyla kullandırılan krediler) % 15 oranında, diğer
kredilerde ise % 0 (sıfır) oranında fon kesintisi yapılması karara bağlanmıştır.
Aynı Tebliğin 3 üncü maddesinin (2) numaralı fıkrasında, konut ve yapı tasarrufu kredileri
ile gerçek kişilere kendi ihtiyaçları için kullandırılan konut inşaat kredileri KKDF kesintisi
yapılmayacak işlemler arasında sayılmıştır.
Buna göre,
-Riskli bina olarak tespit edilmesi veya kentsel dönüşüm alanı içinde yer alması nedeniyle
bir binanın güçlendirilmesi veya yıkımı amacıyla kullandırılacak kredilerin KKDF istisnasından
yararlandırılması mümkündür. Bu güçlendirmenin veya yıkımın müteahhit firma ya da hak sahipleri
tarafından bizzat yapılması durumu değiştirmemektedir. Ancak istisnanın münhasıran güçlendirme
veya yıkım konusu olan binanın sahibine kullandırılan kredilere uygulanacağı tabiidir.
-Yeni inşa edilecek binada da konut sahibi olunması, dönüşüm sürecinde gerekli
teminatların alınması ve dolayısıyla konut edinme amacının devam ettirilmesi şartıyla, yıkılan
konutun ediniminde kullanılmış olan kredinin yıkım tarihi itibariyle kapatılmamış kısmı üzerinden
tahakkuk edecek faiz tutarları üzerinden fon kesintisi yapılmasına gerek bulunmamaktadır.
-Yeni yapılan konutun yüzölçümünün artması, katının değişmesi vb. nedenlerle ortaya çıkan
ilave maliyetin finansmanı için halihazırda binada malik olan kişilere kullandırılacak krediler
üzerinden de KKDF kesintisi yapılmaması gerekmektedir.
-Yeni inşa edilecek konutta müteahhit firmanın hak sahibi olacağı konutları kendi ihtiyaçları
için satın alacak gerçek kişilere kullandırılacak krediler üzerinden KKDF kesintisi yapılmaması
gerekmektedir.
-Müşterilerin tapuda devir işlemi gerçekleştikten bir müddet sonra konut kredisi talebindebulunması ve daha önceden satın alınıp tapuda adlarına kayıt (tescil) ettirilen bir konut için
sonradan kullandırılacak kredinin konut kredisi olarak kabul edilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Ayrıca, kredi talebi tapu devrinden önce yapılmış olsa bile kredi kullanımı ile eş zamanlı olarak
ipotekle teminat altına alınmamış kredilerin de konut kredisi olarak değerlendirilmesi mümkün
bulunmadığından, bankalarca kullandırılacak bu tür krediler üzerinden KKDF kesintisi yapılması
gerekmektedir.
Öte yandan, kredilerin yapılacak işle orantılı ve bu işin amacına uygun olarak kullanılıp
kullanılmadığı hususundaki denetimin ilgili banka tarafından yapılması gerekmekte olup, amacına
uygun olarak kullanılmayan veya yapılacak işle orantılı olmayan kredilere ilişkin KKDF ve cezai
faizin ödenmesinden krediyi kullandıran bankanın sorumlu tutulacağı tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.