Kiralamak üzere iş merkezi inşa etme faaliyetinde gelir vergisi mükellefiyetinin inşaatın bitimiyle birlikte sona erip ermeyeceği hk.

Kiralamak üzere iş merkezi inşa etme faaliyetinde gelir
vergisi mükellefiyetinin inşaatın bitimiyle birlikte sona erip
ermeyeceği hk.
Sayı: 
11395140-105[232-2012/VUK-1- . . .]--70050
Tarih: 
23/07/2015
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü
 
   
Sayı :11395140-105[232-2012/VUK-1- . . .]--70050 23/07/2015
Konu :Ticari faaliyet kapsamında kendi  
arsası üzerinde yapılan işyeri inşaatı
ile ilgili mükellefiyet kaydının
kapatılması için yapılması gereken
işlemler
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda şahsınıza ait iki arsada kiraya vermek üzere iş
merkezi inşaatı yaptığınız ve vergi dairenizin söz konusu inşaatı özel inşaat kapsamında
değerlendirmemesi nedeniyle … tarihi itibariyle adınıza gerçek usulde gelir vergisi mükellefiyetinin
tesis edildiğinden bahisle kira geliri elde etmek amacıyla iş yeri olarak inşa edilen gayrimenkulün
iskan işlemlerine başlanıldığı belirtilerek, kiralamak amacıyla yapılan işyerlerinin vergi kanunları
karşısındaki durumu hakkında Başkanlığımız görüşünün sorulduğu anlaşılmıştır.
 
            193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinin birinci fıkrasında, her türlü ticari ve
sınai faaliyetten doğan kazancın ticari kazanç olduğu belirtilmiş, bu maddenin ikinci fıkrasının (4)
numaralı bendinde ise gayrimenkullerin alım satım ve inşa işleri ile devamlı uğraşanların bu
işlerden elde ettikleri kazancın ticari kazanç olduğu hükme bağlanmıştır.
 
            Söz konusu hükümlerden de anlaşılacağı üzere, ticari faaliyet bir tür emek sermaye
organizasyonuna dayanmakta olup kazanç sağlama niyet ve kastının bulunup bulunmaması böyle
bir organizasyon tarafından icra edilen faaliyetin ticari faaliyet olma niteliğine etki etmemektedir.
Ancak bir faaliyetin ticari faaliyet sayılabilmesi için kazanç sağlama niyet ve kastı gerekmemekle
birlikte, faaliyeti icra eden organizasyonun bütün unsurları ile birlikte değerlendirildiğinde kazanç
sağlama potansiyeline sahip olması gerektiği ortaya çıkmaktadır. 
            Öte yandan, özel inşaat olarak adlandırılan organizasyonda, bu organizasyonu üstlenen
kişinin organizasyon kapsamındaki faaliyetleri inşaatın yapımına ve organizasyona ilişkin her türlü
işlerden (işçi ve usta temini, malzeme alımı, her türlü ödeme ve tahsilat vb.) meydana gelmektedir.
 
            Bu durumda, özel inşaat yapımında gayrimenkullerin şahsi ihtiyaç kapsam ve sınırlarını
aşması ve ticari organizasyonun şekli ve maddi unsurlarının açıkça bulunması yapılan faaliyetin
ticari sayılması için yeterlidir.
 
            Diğer taraftan, gayrimenkul kiralaması ticari bir organizasyon içinde yapıldığında
kiralamanın ticari faaliyetin bir unsuru sayılması, ancak ticari organizasyonun şekli ve maddi
unsurları ile açıkça belli olmadığı hallerde ise faaliyetin devamlılık kasıt ve niyeti ile yapıldığını
belirleyen objektif ölçü olarak, muamelede çokluk olup olmadığına bakılması gerekmektedir.
 
            Devamlılık unsuru, bir hesap dönemi içinde aynı veya ayrı faaliyet alanlarında ticari mahiyet
arz eden işlemlerin birden fazla yapılmasını ifade etmektedir. Aynı hesap döneminde tek işlem
nedeniyle ticari faaliyetin devamlılık unsurunun oluştuğunu kabul etmek mümkün olmamakla
birlikte, faaliyetin organizasyon gerektirmesi veya amacının ticari olması durumunda devamlılık
unsurunun varlığı kabul edilir.
 
            Kiralama faaliyetlerinin ticari faaliyet niteliği taşıyıp taşımadığı hususunun da, faaliyetin
herhangi bir organizasyon dahilinde gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğine, ticari bir amaçla veya
devamlı surette belirli hacim ve önemde yapılıp yapılmadığına bakılarak değerlendirilmesi
gerekmektedir.
 
            Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, şahsınıza ait iki arsa üzerinde gerçekleştireceğiniz
iş merkezi inşa faaliyetinin şahsi ihtiyaç kapsam ve sınırlarını aşması nedeniyle ticari faaliyet olarak
değerlendirilmesi gerekmektedir. 
            Ayrıca, inşaatın tamamlanmasını müteakip iş merkezlerindeki bağımsız bölümlerin kiraya
verilmesi halinde söz konusu kiralamaların devamlılık arz edecek şekilde ve bir organizasyon
gerektirecek  hacim  ve  önemde  yapılması  nedeniyle,  mevcut  işletmeniz  bünyesinde
gerçekleştirildiğinin kabulü gerekmekte olup, söz konusu faaliyetinizden elde edilecek kazancınızın
da ticari kazanç hükümlerine göre vergilendirilmesi gerekmektedir.
 
            Dolayısıyla, kiralamak üzere iş merkezi inşa etme faaliyetiniz neticesinde açılan ticari
kazanç yönünden gelir vergisi mükellefiyetinizin inşaatın bitimiyle birlikte sona ermesi söz konusu
olmayıp, gayrimenkul kiralama faaliyetiniz nedeniyle elde edeceğiniz kazanç da ticari kazanca
ilişkin hükümler çerçevesinde vergilendirileceğinden mükellefiyetinizin kiralama faaliyetiniz
süresince devam etmesi gerekmektedir.
 
            Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 229 uncu maddesinde faturanın, satılan emtia
veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi
yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olduğu, 231 inci maddesinin beşinci
bendinde de, faturanın malın teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde
düzenleneceği, bu süre içerisinde düzenlenmeyen faturaların hiç düzenlenmemiş sayılacağı hükme
bağlanmıştır.
 
            Buna göre; daire veya dükkanların satılması veya kiraya verilmesi durumunda satış/kira
bedeli üzerinden azami yedi gün içerisinde alıcı/kiracı adına fatura düzenlenmesi gerekmektedir.
            Bilgi edinilmesini rica ederim.