Kısıtlı Vergi Uygulaması Hk.
Kısıtlı Vergi Uygulaması Hk.
Sayı:
B.07.1.GİB.4.10.15.01-175.01[2015/146]-91
Tarih:
07/10/2016
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BALIKESİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
Sayı : 46480499-175.01[2015/146]-91 07.10.2016
Konu : Kısıtlı vergi uygulaması
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda; Belediyeniz imar sınırları içerisinde 3194 sayılı İmar
Kanununun 18 inci maddesi uyarınca imar uygulaması görmüş yerlerde tapuların çıktığı, imar
uygulaması hakkında … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve … karar sayılı iptal kararına
uyularak Belediye Encümeninin … tarih ve … sayılı kararı ile imar uygulamasının iptal edildiği, iptal
olan yerlerin geri dönüşümünün ve yeni bir imar uygulamasının henüz yapılmadığı, imar
uygulamasının kesinleşmesine kadar geçen sürede 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 30 uncu
maddesi ve bu madde hükmüne istinaden hazırlanan Tasarrufu Kısıtlanan Bina, Arsa ve Arazi
Hakkında Yönetmelik kapsamında bu yerlere kısıtlılık uygulanıp uygulanmayacağı, ayrıca imar planı
içinde olan bu yerlerden fiili durumda ekili tarla, narenciye ve zeytin bahçesi olarak kullanılan
yerler bulunduğu, imar planı içinde uygulama görmüş ya da henüz uygulama görmemiş olarak fiili
durumda ekili dikili arazi olarak kullanılan yerlerde emlak vergisinin nasıl alınacağı, ayrıca geriye
dönük tahakkuk eden arsa vergilerine kısıtlılık uygulanması söz konusu olursa ödenen vergilerin
iade edilip edilmeyeceği hususlarında Başkanlığımızdan görüş istenilmektedir.
1319 sayılı Kanunun 30 uncu maddesinde, Kanunlar veya diğer kamu düzeni koyan mevzuatla
tasarrufu kısıtlanan bina, arsa ve arazinin vergisinin kısıtlamanın devam ettiği sürece 1/10 oranında
tahsil olunacağı, 9/10'unun ise tecil edileceği, Kanunla ve diğer mevzuatla yapılan kısıtlamaların
neler olduğunun, süresi, tevsiki ve kısıtlama koyan kamu organlarının görevleri ve
sorumluluklarının Maliye Bakanlığınca, Milli Eğitim, Çevre ve Şehircilik ve İçişleri Bakanlıklarının
mütalâaları alınarak hazırlanacak bir Yönetmelikle tanzim olunacağı hükme bağlanmıştır.
Söz konusu hükme istinaden hazırlanan "Tasarrufu Kısıtlanan Bina, Arsa ve Arazi Hakkında
Yönetmelik"in 2 nci maddesinde, "İmar planlarında resmi yapılara, tesislere ve okul, cami, yol,
meydan, otopark, yeşil saha, çocuk bahçesi, pazar yeri, hal, mezbaha ve benzeri umumi hizmetlere
ayrılmış olması sebebiyle üzerinde inşaat yapılmasına izin verilmeyen arsalar ile esaslı değişiklik ve
ilaveler yapılmasına izin verilmeyen binaların tasarrufu kısıtlanmış sayılır.
Bu hallerde kısıtlı olarak vergileme, imar planının kesinleştiği tarihi izleyen yıl başından itibaren
yapılır. Kısıtlama, ilgili arsa veya binanın bulunduğu alan imar programına alınıncaya (imar
programının kesinleştiği tarihe) kadar devam eder.
Arsanın imar planında kısıtlılığı gerektiren amaçlara tahsis edildiğinin bu yönetmeliğin 5 inci
maddesindeki bildirim mecburiyeti hükümlerine göre tespit edilmemiş olması halinde, arsa veya
bina sahibi tarafından yazılı müracaatta bulunarak kısıtlamayı koyan idareden alınacak kısıtlılık
durumunu gösteren belge verginin tarhına yetkili daireye ibraz edildiğinde kısıtlılık aynı esaslar
dahilinde uygulanır." hükmü yer almaktadır.
Buna göre kısıtlı vergi, imar planlarında, resmi yapılara, tesislere ve okul, cami, yol, meydan,
otopark, yeşil saha, çocuk bahçesi, pazar yeri, hal, mezbaha ve benzeri umumi hizmetlere ayrılmış
olması sebebiyle üzerinde inşaat yapılmasına izin verilmeyen arsalar ile esaslı değişiklik ve ilaveler
yapılmasına izin verilmeyen binalar için imar planının kesinleştiği tarihi izleyen yılın başından
başlayıp, ilgili arsa veya binanın bulunduğu alan imar programına alınıncaya (imar programının
kesinleştiği tarihe) kadar uygulanacaktır. Ayrıca, kısıtlılık şartlarını taşıyan gayrimenkuller
nedeniyle kısıtlı vergi uygulaması yapılabilmesi için kısıtlılık durumunun tapuya şerh düşülmesine
gerek bulunmamaktadır.
Ayrıca, 1319 sayılı Kanunun 12 nci maddesinde, belediye sınırları içinde belediyece parsellenmiş
arazinin arsa sayılacağı, belediye sınırları içinde veya dışında bulunan parsellenmemiş araziden
hangilerinin arsa sayılacağının Bakanlar Kurulu Kararı ile belli edileceği hükme bağlanmıştır.
Bu itibarla, belediye ve mücavir alan sınırları içindeki parsellenmemiş arazi ve parçalarının;
83/6122 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı eki "Arsa Sayılacak Parsellenmemiş Arazi Hakkında Karar"ın
1 inci maddesinin (a) veya (b) fıkrası kapsamına girmesi halinde arsa sayılması, ancak zirai
faaliyette kullanılmakta ise arsa sayılmayarak araziye ait oran üzerinden vergilendirilmesi, aynı
maddenin (a) veya (b) fıkrası kapsamına girmemesi halinde ise zirai faaliyette kullanılıp
kullanılmadığına bakılmaksızın araziye ait oran üzerinden vergilendirilmesi gerekmektedir. Ancak,
aynı maddenin (c) ve (d) fıkralarına göre arsa sayılan arazi ve arazi parçalarının zirai faaliyette
kullanılmaları bunların arsa sayılmalarını engellemeyecektir.
Öte yandan, 1319 sayılı Kanunun 33 üncü maddesinin (4) numaralı fıkrasının (e) bendinde,
arazinin parsellenmek suretiyle arsalar haline getirilmesi vergi değerini tadil eden sebepler
arasında sayılmış, 19 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde de arazi vergisi
mükellefiyetinin, 33 üncü maddenin (1) ilâ (7) numaralı fıkralarında yazılı vergi değerini tadil eden
sebeplerin doğması halinde bu değişikliklerin vuku bulduğu tarihi takip eden bütçe yılından itibaren
başlayacağı hüküm altına alınmıştır.
Diğer taraftan, İdari Yargılama Usulü Kanununun 28 inci maddesi gereği idareler, idari yargı
makamlarının verdikleri iptal kararlarını en geç 30 gün içinde yerine getirmek zorundadır. Bu
kapsamda, parselasyon işleminin iptal gerekçesi dikkate alınarak idarece iptal kararının yerine
getirilmesi gerekir.
Parselasyon işleminin idari yargı tarafından iptal edilmiş olması, parselasyon sonucu oluşan
parsellerin kendiliğinden ortadan kalkması ve düzenleme öncesi durumun kendiliğinden geri
gelmesi sonucunu doğurmaz. Yani arazi ve arsa düzenlemesi işleminin iptal edilmesi, tapu
kayıtlarının kendiliğinden hükümsüz hale gelmesine neden olmaz; sadece yolsuz tescil haline
getirir. Bu yolsuz tescillerin düzeltilmesi gerekmektedir. Bu kayıtlar ya belediye tarafından yargı
kararı uygulanarak geri dönüşüm cetvellerinin hazırlanması ya da parsel maliki tarafındankadastral mülkiyet durumunun ihyası (eski durumuna getirilmesi) davalarının açılması ile
düzeltilebilir.
Buna göre, bir imar planını değiştiren ya da kaldıran imar planının iptal edilmesi halinde önceki
imar planının kendiliğinden yürürlüğe girmeyecek olup İdarenin yeni bir imar planı yapması veya
yeni bir işlemle önceki imar planını yürürlüğe koyması gerekmektedir.
Bu itibarla, yargı kararıyla iptal edilen imar uygulaması sonrası yetkili makam tarafından kararın
gereği olarak parselasyon işlemleri düzeltilmezse, yeni bir imar uygulamasına kadar geçen sürede
eski imar uygulamasının geçerli olacaktır.
Bu açıklamalar çerçevesinde, Belediyeniz imar sınırları içerisinde 3194 sayılı İmar Kanununun 18
inci maddesine göre yapılan imar uygulaması hakkında … İdare Mahkemesince verilen … tarih ve …
karar sayılı iptal kararına uyularak Belediye Encümeninin … tarih ve … sayılı kararı ile imar
uygulamasının iptal edilmesinden sonra yeni bir imar uygulaması yapılıncaya kadar geçen sürede
eski imar uygulaması geçerli olacağından eski imar planındaki kısıtlılığı gerektiren şartların
bulunması halinde kısıtlı emlak vergisi uygulanması mümkün bulunmakta olup söz konusu
taşınmazların yeni bir imar uygulaması yapılıncaya kadar eski imar uygulamasındaki vasıfları
dikkate alınarak emlak vergisine tabi tutulmaları gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.