Kollektif Şirketlerin Tasfiye Beyannamesi verip vermeyeceği hk.

Özelge: Kollektif Şirketlerin Tasfiye Beyannamesi verip
vermeyeceği hk.
Sayı: 
60938891-125-18
Tarih: 
29/09/2014
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
EDİRNE VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
 
   
Sayı : 60938891-125-18 29/09/2014
Konu : Kollektif Şirketlerin Tasfiye Beyannamesi verip  
vermeyeceği
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunda; şirketinizin 20.12.2013 tarihinde Türk Ticaret Kanunu
hükümlerine göre tasfiyeye girdiği belirtilerek Tasfiye beyannamesi verilip verilmeyeceği, verilecek
ise şahsi geliriniz olan kira gelirlerinin tasfiye beyannamesine eklenip eklenmeyeceği hususunda
Başkanlığımız görüşü sorulmuştur.
            5520 Sayılı Kurumlar Vergisi Kanunun 1 inci maddesinin (1)/a bendinde sermaye
şirketlerinin kazançlarının kurumlar vergisine tabi olduğu, 2 inci maddesinin (1) fıkrasında da;
"Sermaye şirketleri: 29.06.1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre
kurulmuş olan anonim, limited ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketler ile benzer
nitelikteki yabancı kurumlar sermaye şirketidir. Bu kanunun uygulanmasında, Sermaye Piyasası
Kurulunun düzenleme ve denetimine tabi fonlar ile bu fonlara benzer yabancı fonlar sermaye şirketi
sayılır." hükümleri mevcuttur.
            Yine 1 Seri Nolu Kurumlar Vergisi Kanunu Genel Tebliğinin sermaye şirketlerinin tanımının
yapıldığı 2.1.1. bölümünün son paragrafında; Türk Ticaret Kanununda ticaret şirketleri arasında
sayılmakla birlikte sermaye şirketi mahiyetinde olmayan kollektif ve adi komandit şirketlerin
kurumlar vergisi mükellefi olmadıkları açıkça belirtilmiştir.
            Öte yandan 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunun 37 inci maddesinde "Her türlü ticari ve sinai
faaliyetlerden doğan kazançlar ticari kazançtır.
             Kollektif ortaklıklarda ortakların, adi veya eshamlı komandit ortaklıklarda komandite
ortakların ortaklık karından aldıkları paylar şahsi ticari kazanç hükmündedir. (66 ıncı madde hükmü
mahfuzdur.) hükmü yer almıştır.
             Yine aynı Kanunun 85. maddesinde; "Mükellefler, ikinci maddede yazılı kaynaklardan bir
takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratlar için bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça yıllık
beyanname verirler. Bu kanuna göre beyanı gereken gelirlerin yıllık beyannamede toplanması
zorunludur.
            Tacirlerle çiftçiler ve serbest meslek erbabı ticari, zirai ve mesleki faaliyetlerinden kazanç
temin etmemiş olsalar bile, yıllık beyanname verirler. Bu hüküm şirketlerin faaliyet ve tasfiye
dönemlerine şamil olmak üzere kollektif şirket ortakları ile komanditeler hakkında da uygulanır"
hükmü yer almıştır.
             Diğer taraftan ticaret şirketlerinin fesih ve tasfiyeleri Türk Ticaret kanunda düzenlenmiş
olup, 213 Sayılı Vergi Usul Kanununun Tasfiye ve İflas başlıklı 162 inci maddesinde
            " Tasfiye ve iflas hallerinde, mükellefiyet vergi ile ilgili muamelelerin tamamen sonaermesine kadar devam eder.
            Bu hallerde tasfiye memurları ve iflas dairesi:
            1-Tasfiye veya iflas kararlarını;
            2-Tasfiyenin veya iflasın kapandığını;
            Vergi Dairesine ayrı ayrı bildirmeye mecburdurlar."hükmü yer almaktadır.
             Buna göre, Kolektif Şirketlerin kurumlar vergisi mükellefi olmaması nedeniyle şirketiniz
adına tasfiye beyannamesi verilmeyecektir. Ancak Kolektif şirket ortaklarının şirketten aldıkları
payların ticari kazanç sayılması nedeniyle gelir vergisi mükellefi olmaları dolayısıyla, kolektif şirket
kaydının Ticaret Sicilinden terkin edildiği tarihe kadar geçen sürelere ilişkin olarak kazanç temin
etmemiş olsalar bile her bir ortağın Gelir ve buna bağlı olarak Gelir Geçici beyannamelerini bağlı
bulundukları vergi dairelerine vermeleri gerekmektedir.
            Bilgilerinize rica ederim.
 
 
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.