KOSGEB destekli bir eğitim projesi kapsamında emekli öğretim üyesinin bir defaya mahsus vereceği eğitim nedeniyle elde edeceğini gelirin arızi kazanç
Özelge: KOSGEB destekli bir eğitim projesi kapsamında
emekli öğretim üyesinin bir defaya mahsus vereceği eğitim
nedeniyle elde edeceğini gelirin arızi kazanç olarak
vergilendirilip vergilendirilemeyeceği hk.
Sayı:
84098128-120.07.02[82-2013-1]-703
Tarih:
04/12/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
Sayı : 84098128-120.07.02[82-2013-1]-703 04/12/2013
Konu : KOSGEB destekli bir eğitim projesi kapsamında emekli
öğretim üyesinin bir defaya mahsus vereceği eğitim
nedeniyle elde edeceğini gelirin arızi kazanç olarak
vergilendirilip vergilendirilemeyeceği hk.
İlgi (a)'da kayıtlı özelge talep formu ve ilgi (b)'de kayıtlı dilekçenizde; Emekli öğretim üyesi
olduğunuz, ... Ticaret ve Sanayi Odası tarafından T.C. Kalkınma Bakanlığı kuruluşu olan KOSGEB
destekli bir eğitim projesi kapsamında üyelerine yurt dışına açılmaları konusunda eğitim vermenizin
istendiği, vereceğiniz eğitim karşılığı alacağınız ücretin %60'ının ilgili Bakanlık bütçesinden,
%40'ının ise oda tarafından karşılanacağı, ancak KOSGEB'in eğitimcinin ücretini KDV dahil projede
kabul ettiği ve eğitimciden fatura istediği belirtilerek, söz konusu eğitimi bir defaya mahsus
vereceğinizden elde edeceğiniz gelirin arızi kazanç olarak vergilendirilip vergilendirilemeyeceği
hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 61'inci maddesinde, "Ücret, işverene tabi ve belirli bir
işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile
temsil edilebilen menfaatlerdir.
Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans,
aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir
ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş
bulunması onun mahiyetini değiştirmez."
65'inci maddesinde,"Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest
meslek kazancıdır.
Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya
ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk
altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır..."
66'ncı maddesinde,"Serbest meslek faaliyetini mutat meslek halinde ifa edenler, serbest
meslek erbabıdır. Serbest meslek faaliyetinin yanında meslekten başka bir iş veya görev ile devamlı
olarak uğraşılması bu vasfı değiştirmez..."
hükümleri yer almıştır.
Aynı Kanunun 82'nci maddesinin birinci fıkrasının 4 numaralı bendinde, serbest meslek
faaliyetlerinin arızî olarak yapılmasından doğan kazançlar arızı kazançlar arasında sayılmış olup,
aynı maddenin ikinci fıkrası uyarınca arızî olarak yapılan serbest meslek faaliyetleri dolayısıyla elde
edilen kazancın, bir takvim yılında toplamının (2013 yılı için) 21.000 TL tutarındaki kısmı gelir
vergisinden istisna edilmiştir.
Buna göre, serbest meslek kazancının "arızi" sayılması için serbest meslek faaliyetine konu
işin devamlılık arz edecek şekilde yapılmaması ve bu işin mutad meslek haline getirilmemesi
gerekmektedir.
Anılan Kanunun 96'ncı maddesinde ise,"Vergi tevkifatı, ücretler dışında kalan ödemelerde
gayrisafi tutarlar üzerinden yapılır. Kesilmesi gereken verginin ödemeyi yapan tarafından
üstlenilmesi halinde bu vergi bilfiil ödenen miktar ile ödemeyi yapanın yüklendiği verginin toplamı
üzerinden hesaplanır." hükmüne yer verilmiştir.
Öte yandan, aynı Kanunun 94'üncü maddesinde; "Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu
müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve
vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan
etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme
hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak
ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine
mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.
1.Hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61'inci maddede yazılı olup ücret sayılan
ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104'üncü maddelere göre,
2.Yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden
(Noterlere serbest meslek faaliyetlerinden dolayı yapılan ödemeler hariç);
a)18'inci madde kapsamına giren serbest meslek işleri dolayısıyla yapılan ödemelerden
%17,
b) Diğerlerinden %20 ..." oranında vergi tevkifatının yapılacağı hükmü yer almaktadır.
Buna göre, söz konusu faaliyetin, bir hizmet sözleşmesi çerçevesinde işverene bağlılık arz
edecek şekilde icra edilmesi durumunda elde edilecek gelir ücret geliri olacağından, Gelir Vergisi
Kanununun 61, 94, 98 ve 103'üncü maddeleri uyarınca tevkifat yapılmak suretiyle, şahsi sorumluluk
altında kendi nam ve hesabına yapılması halinde ise, bu faaliyetten elde edilecek kazancın serbest
meslek kazancı olarak değerlendirilerek, serbest meslek kazancının tespitine ilişkin hükümlere göre
vergilendirilmesi gerekmektedir.
Bu nedenle, devamlılık arz etmeyecek ve işçi işveren statüsünde bağlılık doğurmayacak
şekilde KOSGEB destekli bir eğitim projesi kapsamında ... Ticaret ve Sanayi Odası üyelerine yurt
dışına açılmaları konusunda eğitim vermeniz nedeniyle elde edeceğiniz gelir arızi serbest meslek
kazancı niteliğinde olacağından, tarafınıza yapılacak ödemeler üzerinden Gelir Vergisi Kanununun
94/2-b maddesi uyarınca tevkifat yapılmak suretiyle vergilendirilmesi gerekmekte olup, söz konusu
kazancın 82'nci maddede belirtilen sınırı aşması halinde yıllık beyanname ile beyan edileceği
tabiidir.
VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN
221 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin 1'inci bölümünün; 8'inci bendinde; "...serbest
meslek faaliyetinin bir hizmet akdi kapsamında bir işverene tabi ve bir işyerine bağlı olarak
sürdürülmesi halinde elde edilen gelir ücret olarak vergilendirileceğinden, bu durumundaki bir
mükellefin defter tutma, makbuz düzenleme, katma değer vergisi ve geçici vergi yükümlülükleri
söz konusu olmayacaktır. Gelir vergisi beyannamesi verme yükümlülüğü ise, Gelir Vergisi
Kanununun ücretlerin vergilendirilmesine ilişkin hükümlerinin gerektirdiği koşullarda
doğabilecektir."
9'uncu bendinde ise; "...serbest meslek faaliyetinin arizi olarak yapılması halinde de,
mükellefin katma değer vergisi ve geçici vergi yükümlülüğü bulunmadığı gibi defter tutma ve
makbuz düzenleme zorunluluğu da söz konusu değildir." açıklamaları yer almaktadır.
Aynı Tebliğin, "Diğer Hususlar" başlıklı 4'üncü bölümünün 30'uncu maddesinde; "Serbest
meslek faaliyetini arızi olarak yapanların defter tutma ve belge düzenleme zorunlulukları
bulunmamaktadır. Ancak, bu kimselerin yaptıkları hizmetler karşılığında kendilerine yapılan
ödemelerin Vergi Usul Kanununun mükerrer 257'nci maddesinin Bakanlığımıza verdiği yetkiye
istinaden aynı Kanunun 234'üncü maddesi hükmü çerçevesinde "Gider Pusulası" ile tevsik edilmesi
uygun bulunmuştur. Diğer yandan, Vergi Usul Kanununun 242'nci maddesi uyarınca, arızi olarak
yapılan serbest meslek faaliyeti ile ilgili giderleri ispat edecek belgelerin muhafaza edilmesi
gerekmektedir." denilmektedir.
Bu açıklamalar çerçevesinde söz konusu faaliyetin arızi serbest meslek kazancı veya ücret
olarak değerlendirilmesi halinde, defter tutma ve belge düzenleme zorunluluğu bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.