Kurumlar Vergisi mükellefinin kendi ürettiği zirai ürünleri ticaret borsasına tescilinde vergilendirme
Kurumlar Vergisi mükellefinin kendi ürettiği zirai ürünleri
ticaret borsasına tescilinde vergilendirme
Sayı:
B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 94-487
Tarih:
05/11/2010
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
Sayı : 62030549-GVK 94-487 05.11.2010
Konu : Kurumlar Vergisi mükellefinin kendi
ürettiği zirai ürünleri ticaret
borsasına tescilinde vergilendirme
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ... vergi kimlik
numarasında kayıtlı mükellefi olduğunuzu, toptan patates, soğan satışı işi ile iştigal ettiğinizi, çeşitli
bölgelerde bulunan üreticilerden müstahsil makbuzu ile %2 oranında tevkifat yaparak aldığınız
ürünleri İstanbul Ticaret Borsasında tescil ettirdiğinizi; bundan sonra hem kiralayacağınız hem de
şirketinize ait olan tarlalarda satışını yapacağınız ürünleri üreteceğinizi belirterek, bu durumda
üretilen ürünün borsa tesciline esas olacak şekilde nasıl vergilendirilmesi gerektiği hususunda
Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 52 nci maddesinin birinci fıkrasında zirai faaliyetten
doğan kazancın zirai kazanç olduğu, ikinci fıkrasında ise; zirai faaliyetin; arazide, deniz, göl ve
nehirlerde, ekim, dikim, bakım, üretme, yetiştirme ve ıslah yollarıyla veyahut doğrudan doğruya
tabiattan istifade etmek suretiyle nebat, orman, hayvan, balık ve bunların mahsullerinin istihsalini,
avlanmasını, avcıları ve yetiştiricileri tarafından muhafazasını, taşınmasını, satılmasını veya bu
mahsullerden sair bir şekilde faydalanılmasını ifade ettiği, hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanunun, “Vergi Tevkifatı” başlıklı 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında; “Kamu idare
ve müesseseleri, iktisadi kamu müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları,
dernekler, vakıflar, dernek ve vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler,
gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını
bilanço ve zirai işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıda sayılan ödemeleri (avans
olarak ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir
vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.” hükmü yer almış olup, maddenin 11 inci
bendiyle çiftçilerden satın alınan zirai mahsuller ve hizmetler için yapılan ödemeler üzerinden
belirtilen oranlarda vergi tevkifatı yapılacağı hüküm altına alınmıştır.
Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 11 inci maddesinin beşinci fıkrası ile Maliye
Bakanlığı zirai ürünlerin (işlenmiş olanlar dahil) alım satımına aracılık eden kuruluşlar ile ticaret
borsalarını bu mahsullerin satın alınması sırasında yapılacak vergi tevkifatından müteselsilen
sorumlu tutmaya, söz konusu ürünlerin satışı dolayısıyla yapılacak vergi tevkifatının hangi safhadayapılacağını her bir ürün için ayrı ayrı belirlemeye yetkili kılınmıştır.
Bu yetkiye istinaden 15/09/1990 tarih ve 20636 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 164 Seri
No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin 4 numaralı bölümünde,
“
5590 sayılı Kanuna göre (18/5/2004 tarihli ve 5174 sayılı “Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği
ile Odalar ve Borsalar Kanununun 103 üncü maddesi ile 5590 sayılı Kanun yürürlükten kaldırılmış
olup, diğer mevzuatla 8/3/1950 tarihli ve 5590 sayılı Kanuna yapılan atıfların bu Kanuna yapılmış
sayılacağı belirtilmiştir.) kurulmuş olan Ticaret Borsalarında borsada işlem gören zirai ürünlerin
tescil ettirilerek çiftçi dışındaki kişi ve kuruluşlardan satın alınması halinde, borsada tescil
ettirilerek satın alınan zirai ürünler için satın alanların müteselsil sorumluluğu bulunmamaktadır.
Borsada tescil ettirilerek, çiftçilerden satın alınan zirai ürün bedelleri üzerinden tevkif edilerek
vergi dairelerine ödenmesi gereken vergiden, Borsalar, yöneticileri ve zirai ürünü satın alanlar
müteselsilen sorumlu olacaklardır.
Öte yandan, bu Tebliğin 1, 2 ve 3 üncü bölümlerinde belirtilen kamu kurum ve kuruluşları
ile diğer kişi, kurum ve kuruluşların; çiftçi dışında kalan kişi, kurum ve kuruluşlardan, 5590 sayılı
Kanuna göre kurulmuş bulunan Ticaret Borsalarında tescil ettirerek satın aldıkları zirai ürün
bedelleri üzerinden, gelir vergisi tevkifatı yapmayacaklar ve müteselsilen de sorumlu
olmayacaklardır. Ancak; söz konusu zirai ürünlerle ilgili olarak daha önce çiftçiden satın alınması
esnasında gelir vergisi tevkifatının yapılmamış olması halinde, tevkif yoluyla ödenmesi gereken
vergi, gecikme faizi ve gecikme zammından tescil işlemini yapan borsalar ve vergisi tevkif yoluyla
ödenmeyen zirai ürünü Borsaya getirenler de müteselsilen sorumlu olacaklardır.”
açıklamaları yer almaktadır.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, şirketinizce borsaya tescil için getirilen zirai ürünlerin daha
önceki aşamalarda kimden alındığı bilinemeyeceğinden tevkifat yapılması gerekmekte olup,
tevkifatın yapılmaması halinde tevkif yoluyla ödenmesi gereken vergi, gecikme faizi ve gecikme
zammından tescil işlemini yapan borsalar ve şirketiniz müteselsilen sorumlu olacaktır. Borsaya
tescil için getirilen ve şirketiniz tarafından üretileceği ifade edilen zirai ürünlerin ürün bedeli
üzerinden yapılması gereken gelir vergisi tevkifatı aranmadan tescili ise; ancak borsanın
şirketinizle birlikte müteselsil sorumluluğu yüklenmesi halinde mümkün bulunmaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.