Mükellefiyet tesis ettirilmeden ve tescil yapılmadan evvel faaliyete ilişkin satın alınan mallara ait şirket adına düzenlenen faturanın Ba formunda gö

Mükellefiyet tesis ettirilmeden ve tescil yapılmadan evvel
faaliyete ilişkin satın alınan mallara ait şirket adına
düzenlenen faturanın Ba formunda gösterilip
gösterilmeyeceği
Sayı: 
B.07.1.GİB.4.34.19.02-105[MÜK257-2015/VUK1-19321]-71910
Tarih: 
23/01/2019
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü
 
   
Sayı :11395140-105[MÜK257-2015/VUK1-19321]-71910 23.01.2019
Konu :Mükellefiyet tesis ettirilmeden ve  
tescil yapılmadan evvel faaliyete
ilişkin satın alınan mallara ait şirket
adına düzenlenen faturanın Ba
formunda gösterilip gösterilmeyeceği
 
 
İlgi : … tarih ve … evrak kayıt numaralı özelge talep formunuz.
   
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunda; firmanızın kuruluş işlemlerinin 27/05/20.. tarihinde
başladığı,  ticaret siciline tescil tarihi ile mükellefiyet tescil tarihinin 01/06/20.. olduğu, kuruluş
işlemleri ile beraber kuruluş gideri ve emtia alımları nedeniyle 27-30 Mayıs tarihleri arasında şirket
adına faturalar düzenlendiği, bu faturalar arasında 5.000 TL ve üzeri tutarlarında alımlarınızın
bulunduğu (satıcı firmanın Mayıs dönemi Bs formuna ilgili satışlarını dahil ettiği) belirtilerek, söz
konusu alımlarınızın Ba formunda ne şekilde yapılacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep
edilmektedir.
      
            3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 1'inci maddesinin 1'inci fıkrasına göre
Türkiye'de yapılan ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesindeki teslim ve
hizmetlerinin katma değer vergisine tabidir.
 
            Aynı Kanun'un 29'uncu maddesinin 1'inci fıkrasında mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi
işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden kendilerine yapılan teslim ve hizmetler
dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer
vergilerini indirebilecekleri, 3'üncü fıkrasında ise indirim hakkının vergiyi doğuran olayın vuku
bulduğu  takvim  yılı  aşılmamak  şartıyla,  ilgili  vesikaların  kanuni  defterlere  kaydedildiği
vergilendirme döneminde kullanılabileceği hüküm altına alınmıştır.
 
            Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun "Vergi Kanunlarının Uygulanması ve İspat"başlıklı 3'üncü maddesinin "İspat" başlıklı (B) bölümünde; Vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve
bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu,
 
            "Vergiyi Doğuran Olay" başlıklı 19'uncu maddesinde; Vergi alacağının vergi kanunlarının
vergiyi bağladıkları olayın vukuu veya hukuki durumun tekemmülü ile doğacağı,
 
            hükme bağlanmıştır.   
 
            Mezkur Kanunun 174 üncü maddesinde, defterlerin hesap dönemi itibariyle tutulacağı,
kayıtların her hesap döneminde kapatılacağı ve ertesi dönem başında yeniden açılacağı, hesap
döneminin normal olarak takvim yılı olduğu hükmü mevcuttur.
            Aynı Kanun'un 219 uncu maddesi hükmüne göre ise muamelelerin defterlere zamanında
kaydedilmesi gerekmektedir.
            Muamelelerin işin hacmine ve icabına uygun olarak muhasebenin intizam ve vuzuhunu
bozmayacak bir zaman zarfında kaydedilmesi şart olup, bu gibi kayıtların on günden fazla
geciktirilmesi caiz değildir.
            Kayıtlarını devamlı olarak muhasebe fişleri, primanota ve bordro gibi yetkili amirlerin imza
ve parafını taşıyan mazbut vesikalara dayanarak yürüten müesseselerde, muamelelerin bunlara
işlenmesi, deftere işlenmesi hükmündedir. Ancak bu kayıtlar, muamelelerin esas defterlere 45
günden daha geç intikal ettirilmesine cevaz vermez.
            Aynı Kanunun 148, 149 ve mükerrer 257'nci maddelerinin Maliye Bakanlığına verdiği
yetkiye dayanılarak, 350 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile bilanço esasına göre defter
tutan mükelleflerin belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını "Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin
Bildirim Formu (Form Ba)" ile; mal ve hizmet satışlarını ise "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin
Bildirim Formu (Form Bs)" ile bildirmeleri yükümlülüğü getirilmiş, 362 ve 381 Sıra No.lu Vergi Usul
Kanunu Genel Tebliğleriyle bu yükümlülüğe ilişkin açıklamalar yapılmış, 396 Sıra No.lu Vergi Usul
Kanunu Genel Tebliği ile de sözkonusu yükümlülüğün 2010 yılı ve müteakip yılların aylık
dönemlerinde yerine getirilmesinde uygulanacak usul ve esaslar ile bildirim hadleri yeniden
belirlenmiştir.
            396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde mükelleflerin 2010 yılı ve müteakip
yılların aylık dönemlerine ilişkin mal ve/veya hizmet alışları ile mal ve/veya hizmet satışlarına
uygulanacak had ve usuller yeniden belirlenmiş olup, bir kişi veya kurumdan katma değer vergisi
hariç 5.000 TL ve üzerindeki mal ve/veya hizmet alışlarının, "Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin
Bildirim Formu (Form Ba)" ile; birkişi veya kuruma katma değer vergisi hariç 5.000 TL ve
üzerindeki mal ve/veya hizmet satışlarının ise "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu
(Form Bs) ile bildirileceği, mükelleflerin söz konusu bildirim formlarını mal ve/veya hizmet
alış/satışlarının aylık dönemler itibariyle bildirmesi gerektiği, mal ve/veya hizmet alış/satışlarının
bildirilecekleri aylık dönemlerin, bunlara ilişkin belgelerin düzenlenme tarihi dikkate alınarak
belirleneceği açıklanmıştır.
 
            Ayrıca, Ba-Bs formlarının en önemli özelliklerinden biri de, bu formların ekonomideki
aktörler arasındaki mal ve hizmet hareketlerini izlemek ve kontrol etmek imkanı sağlamasıdır. Bu
yolla bir mükellefin mal ve hizmet alım/satım zinciri içerisindeki tüm mükellefler tespit
edilebilmektedir. 
            Yukarıda yer verilen hüküm ve açıklamalar çerçevesinde,
 
            Katma Değer Vergisi Kanunu'nda vergi indirim hakkından yararlanılabilmesi için faaliyetle
ilgili mal ve hizmet alımlarının mükellefiyet tesis ettirilmesinden önce veya sonra yapılması gibi bir
düzenleme bulunmadığından, mükellefiyet tesisinden önce satın alınan mal ve hizmetler ile diğer
giderlere ait olan belgelerin, işe başlanılmasını müteakip Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca
öngörülen sürede yasal defterlere kaydedilmesi ve vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı
aşılmaması şartıyla, söz konusu belgelerde yer alan katma değer vergisi tutarlarının genel esaslar
çerçevesinde indirim konusu yapılabilmesi,
 
            Mal ve hizmet alımlarının Ba Formunda bildirilmesinde, belge düzenlenme tarihinin dikkate
alınması esas olmakla beraber satın alınan emtia ve demirbaşlara ait firmanız adına düzenlenen
faturaların düzenlenme tarihinin şirketinizin tescil tarihinden önce olması nedeni ile bahse konu
alış faturasının Ba formunda bildirilmesi mümkün bulunmamaktadır.
 
             Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
 
 
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.