Müze ve ören yerlerinde açılan standın şube işyeri olarak değerlendirilip değerlendirilmeyeceği
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü
Sayı :67854564-1741-511 20/08/2013
Konu :Müze ve ören yerlerinde açılan standın
şube işyeri olarak değerlendirilip
değerlendirilmeyeceği
İlgide kayıtlı özelge talep formunun incelenmesinden; Başkanlığımız ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ... vergi kimlik
numarasında kayıtlı mükelle olduğunuz, şirketinizin ... müze ve ören yerlerinde elektronik rehber kiralama hizmetini
ihale yolu ile aldığı ve bu müze ve ören yerlerinde, müze müdürlüğünün uygun gördüğü alanda şirketinizce stand açmak
ve personel sağlanmak suretiyle elektronik rehber kiralama hizmeti verileceği belirtilerek, bu standın şube işyeri olarak
değerlendirilip değerlendirilmeyeceği hususunda Başkanlığımızdan görüş talep edildiği anlaşılmıştır.
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 156 ncı maddesinde, "Ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyette iş yeri; mağaza,
yazıhane, idarehane, muayenehane, imalathane şube, depo, otel, kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, bağ, bahçe,
çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri, vapur büfeleri gibi ticari,
sınai, zirai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yerdir." hükmüne yer
verilmiştir.
Bu madde hükmüne göre, mükelle erin ticari, sınaî ve zirai faaliyetlerini sürdürdükleri yerlerin işyeri özelliğini
taşıyabilmesi için bu yerlerin "faaliyetin icrasına tahsis edilmesi" veya faaliyetin icra edildiği "yer" olma özelliğini taşıması
gerekmektedir.
Buna göre, şirketinizin müze ve ören yerleri gibi üçüncü kişi, kurum veya kuruluşlar nezdinde kuracağı stantta
personel istihdam etmek suretiyle vereceği elektronik rehber kiralama hizmeti nedeniyle bu hizmetin yapıldığı yerlerin
işyeri olarak kabulü gerekmektedir.
Öte yandan Vergi Usul Kanununun 159 uncu maddesinde, "Aynı teşebbüs veya işletmeye dahil bulunan iş
yerlerinin sayısında vukua gelen artış veya azalışları mükelle er vergi dairesine bildirmeye mecburdurlar." hükmü yer
almakta ve aynı Kanunun 168 inci maddesinde de, değişiklik bildirimlerinin bildirilecek olayın vukuu tarihinden itibaren
bir ay içerisinde mükellef tarafından vergi dairesine yapılacağı belirtilmektedir. Ancak, anılan Kanunda ticari işletmelere
ait şubelerin ticaret siciline tescil edilmesine dair herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Bu nedenle, mükelle erin
mükelle yeti devam ederken bu iş nevine dair iş yeri sayısında bir artış söz konusu olduğunda, değişiklik bildirimi olarak
mütalaa edilerek bir ay içinde ilgili vergi dairesine bildirilmesi gerekmekte, farklı vergi daireleri yetki alanı içinde ilave
işyeri açılması durumunda gerçek kişilerde konu ile ilgili yazılı bildirimin, tüzel kişilerde de ilave iş yeri açılması ile ilgili
yönetim kurulu kararının noter tasdikli bir örneğinin veya yönetim kurulu kararının vergi dairesi tarafından aslına
uygunluğu kontrol edilmek suretiyle bu belgenin fotokopisinin vergi dairesine verilmesi yeterli olmaktadır.
Bu itibarla, aynı ve / veya ayrı il sınırları içerisinde şube açılışlarına ilişkin olarak yapılacak bildirimlerde, şube
açılışına dair tescil belgesi ve Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin vergi dairesine ibraz zorunluluğu bulunmamaktadır.
Ancak, söz konusu şube işyerlerinin Türk Ticaret Kanununun amir hükümleri gereğince ticaret siciline tescil
edilmesinin zorunlu olup olmadığı hususunda Gümrük ve Ticaret Bakanlığından bilgi alınması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*)
Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu illeriniz dolayısıyla vergi tarh
edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.