Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğünün Yönetim Aidatlarının KDV'ye Tabi Olup Olmadığı Hk.

Özelge: Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğünün Yönetim
Aidatlarının KDV'ye Tabi Olup Olmadığı Hk.
Sayı: 
B.07.1.GİB.4.59.15.01-KDV-221-2011-28
Tarih: 
17/05/2012
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
TEKİRDAĞ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü
 
   
Sayı : B.07.1.GİB.4.59.15.01-KDV-221-2011-28 17/05/2012
Konu : Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğünün Yönetim  
Aidatlarının KDV'ye Tabi Olup Olmadığı Hk.
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunda, kurumlar vergisine tabi olmayan ...Organize Sanayi
Bölge Müdürlüğünüzün katılımcılardan tahsil ettiği aidatların katma değer vergisine tabi olup
olmadığı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
              Kurumlar Vergisi Kanunu Açısından:
         5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, dernek ve vakıflar kurumlar
vergisi mükellefleri arasında sayılmamakla birlikte, aynı maddenin birinci fıkrasının (ç) bendi ile
dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmeler vergi mükellefiyeti kapsamına alınmış olup Kanunun 2
nci maddesinin beşinci fıkrasında da dernek veya vakıflara ait veya tabi olup faaliyetleri devamlı
bulunan sermaye şirketi ve kooperatif statüsünde bulunmayan ticari, sınai ve zirai işletmelerin
iktisadi işletme olduğu; altıncı fıkrasında ise dernek veya vakıflara ait iktisadi işletmelerin kazanç
amacı gütmemeleri, faaliyetlerinin kanunla verilmiş görevler arasında bulunması, tüzel kişiliklerinin
olmaması, bağımsız muhasebelerinin ve kendilerine ayrılmış sermayelerinin veya iş yerlerinin
bulunmaması mükellefiyetlerini etkilemeyeceği; mal veya hizmet bedelinin sadece maliyeti
karşılayacak kadar olması, kar edilmemesi veya karın kuruluş amaçlarına tahsis edilmesinin
bunların iktisadi niteliğini değiştirmeyeceği hüküm altına alınmıştır.
          Kanunun 4/1-n maddesinde, organize sanayi bölgeleri ile küçük sanayi sitelerinin alt
yapılarını hazırlamak ve buralarda faaliyette bulunanların; arsa, elektrik, gaz, buhar ve su gibi
ortak ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kamu kurumları ve kamu kurumu niteliğindeki meslek
kuruluşları ile gerçek ve tüzel kişilerce birlikte oluşturulan ve kazancının tamamı bu yerlerin ortak
ihtiyaçlarının karşılanmasında kullanılan iktisadi işletmeler kurumlar vergisinden muaf tutulmuştur.
            Konuya ilişkin olarak yayımlanan 1 Seri No lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin "Organize
sanayi bölgeleri ile küçük sanayi sitelerine ait iktisadi işletmeler" başlıklı bölümünde, 5520 sayılı
Kurumlar Vergisi Kanununun 4/1-n maddesine ilişkin açıklamalara yer verilmiş olup bu bölümün
ikinci paragrafında yer alan " Öte yandan, organize sanayi bölgeleri, tüzel kişilikleri itibarıyla
kurumlar vergisinin konusuna girmemektedir. Ancak, organize sanayi bölgelerinin, muafiyet
kapsamı dışındaki iktisadi işletmelerinin bulunması halinde, bu iktisadi işletmelerin kurumlar
vergisi mükellefi olup olmayacakları hususu Tebliğin (2.4) bölümünde yapılan açıklamalar
çerçevesinde değerlendirilecektir." açıklamalarıyla organize sanayi bölgelerinin hangi iktisadi
işletmelerinin kurumlar vergisine tabi olacağı belirtilmiştir.
              Tebliğin 2.4 bölümünde ise,
             "....Kazanç sağlama amacı olmasa dahi işletmenin konusunun ve faaliyetinin, her türlü mal
ve hizmet satışı ya da bunlara benzer şekillerde olması ve devamlı surette yapılması durumlarındada dernek veya vakıflara ait iktisadi işletme oluştuğu kabul edilecektir.
             İktisadi işletmenin tanımı içinde yer alan ve devamlı olarak yapılan ticari, sınai veya zirai
faaliyetten söz edebilmek için bu işletmenin tedavül ekonomisine katılması, başka bir ifadeyle
işletmede üretilen veya alınan malların veya verilen hizmetin bir bedel karşılığı satılmış olması
gerekir. Aksi halde diğer unsurlar var olsa dahi bir iktisadi işletmenin varlığından söz
edilemeyeceği belirtilmiştir.
             Öte yandan, 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanununun 21 inci maddesinde yer alan
"OSB tüzel kişiliği, bu Kanunun uygulaması ile ilgili işlemlerde her türlü vergi, resim ve harçtan
muaftır." hükmü, sadece işlemler üzerinden alınan vergi, resim ve harçları kapsamakta olduğundan,
organize sanayi bölgelerinin Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (n)
bendinde belirtilen faaliyetleri dışındaki faaliyetleri nedeniyle elde edeceği gelirlerinin kurumlar
vergisine tabi tutulmasına engel teşkil etmemektedir.
         Buna göre, vergi uygulamaları bakımından dernek olarak değerlendirilen organize sanayi
bölgeleri tüzel kişilik olarak kurumlar vergisi mükellefi olmayıp, devamlılık arz eden ticari, sınai ve
zirai faaliyetleri dolayısıyla oluşan iktisadi işletmeleri nezdinde kurumlar vergisi mükellefiyeti tesis
edilecektir. Ancak 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (n)
bendinde sayılan faaliyetler nedeniyle oluşan iktisadi işletmelerin kurumlar vergisinden muaf
tutulacağı tabiidir.
        Katma Değer Vergisi (KDV) Açısından :
             KDV Kanununun 1 inci maddesinde; Türkiye'de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek
faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu; bu faaliyetlerin kanunların
veya resmi makamların gösterdiği gerek üzerine yapılmasının ve bunları yapanların hukuki statü ve
kişiliklerinin işlemlerin mahiyetini değiştirmeyeceği ve vergilendirmeye engel teşkil etmeyeceği
hüküm altına alınmıştır.
              Konuya ilişkin olarak yayımlanmış bulunan 60 Seri No lu KDV Sirkülerinin" Aidatlar"
başlıklı bölümünde;
             "Üyelerden veya katılımcılardan alınan aidatlar, herhangi bir teslim veya hizmetin
karşılığını teşkil etmemek şartıyla KDV nin konusuna girmemektedir. Örneğin dernek tüzüğünde
belirtilen gelirlerden olan üye aidatları KDV ye tabi tutulmayacaktır.
             Ancak, kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan bir kooperatifin ticari nitelikteki teslim ve
hizmetlerinin karşılığında yapılan ve kurum kazancının bir unsuru sayılan aidat ödemeleri KDV ye
tabi tutulacaktır. Örneğin tüketim ve taşımacılık kooperatifleri gibi kurumlar vergisi mükellefiyeti
bulunan kooperatiflerin üyeleri tarafından ve kurum kazancının bir unsuru sayılan aidat ödemeleri
KDV ye tabi bulunmaktadır. Kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunmayan kooperatifin ortak giderleri
karşılamak (üyelerin güvenlik, bahçıvanlık, havuz ve sosyal tesislerin bakımı, elektrik ve su gibi
ihtiyaçlarının giderilmesi) amacıyla tahsil ettiği aidatlar ise ticari mahiyet arz etmediğinden KDV ye
tabi tutulmayacaktır."
            açıklaması yapılmıştır.
          Buna göre, Müdürlüğünüzün faaliyetleri nedeniyle iktisadi işletme oluşmaması halinde, ortak
giderlerin karşılanması amacıyla katılımcılardan tahsil edilen yönetim aidatları KDV ye tabi
tutulmayacaktır.
        Öte yandan, Müdürlüğünüzün devamlılık arz eden ticari, sınai ve zirai faaliyetleri nedeniyle
Müdürlüğünüz bünyesinde iktisadi işletme oluşması halinde, ortak giderleri karşılamak amacıyla
katılımcılardan alınan yönetim aidatlarının KDV ye tabi tutulması gerekmektedir.
              Bilgi edinilmesini rica ederim.