Para koleksiyonu satışından elde edilen kazancın beyan edilip edilmeyeceği hk.
Özelge: Para koleksiyonu satışından elde edilen kazancın
beyan edilip edilmeyeceği hk.
Sayı:
B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 37-631
Tarih:
20/02/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 37-631 20/02/2012
Konu : Para koleksiyonu satışında elde edilen kazancı beyan edilip
edilmeyeceği.
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, ... Vergi Dairesi Müdürlüğü ... vergi kimlik numaralı
mükellefi olduğunuzu, takas veya satın alma yolu ile tedarik edilerek 20 yıllık birikimle tarihi
paralarla ilgili koleksiyon yaptığınızı, söz konusu koleksiyonun kaç liraya mal olduğuna dair elinizde
bir belgenin bulunmadığını, 2009 yılında 65.000,00 TL, 2010 yılında 85.000,00 TL karşılığında
gider pusulası ile T.C. Merkez Bankası AŞ'ye tarihi paralardan sattığınızı belirterek söz konusu satış
işlemlerinden elde ettiğiniz kazancın beyan edilip edilmeyeceği, beyan edilmesi halinde şahsınıza
ait elektrik, kira, su, telefon, eğitim ve sağlık giderlerinizi indirip indiremeyeceğiniz hususunda bilgi
talep edildiği anlaşılmakta olup konu hakkında Başkanlığımız görüşü aşağıda açıklanmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun "Ticari Kazancın Tarifi" başlıklı 37' nci maddesinin
birinci fıkrasında her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu
belirtilerek Kanun'un 40'ıncı maddesinde safi kazancın tespit edilmesinde indirilecek giderler
sayılarak maddenin (1)'inci bendiyle ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan
genel giderlerin safi kazancın tespitinde indirilebileceği hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanun'un "Arızi kazançlar" başlıklı 82'nci maddesinde; Vergiye tâbi arızi kazançlar
sayılmış olup aynı maddenin birinci bendinde ise; "Arızî olarak ticarî muamelelerin icrasından veya
bu nitelikteki muamelelere tavassuttan elde edilen kazançlar." arızi kazanç olarak hüküm altına
alınmış olup söz konusu maddenin 2'nci fıkrasında, "Bir takvim yılında (1), (2), (3) ve (4) numaralı
bentlerde yazılı olan kazançlar (henüz başlamamış olan ticarî, ziraî veya meslekî bir faaliyete hiç
girişilmemesi ile ihale, artırma ve eksiltmelere iştirak edilmemesi karşılığında elde edilen kazançlar
hariç) toplamının 10 milyar liralık (2009 yılı için 17.900 TL, 2010 yılı için 18.000 TL.) kısmı gelir
vergisinden müstesnadır." hükmü yer almış olup dördüncü fıkrasında ise,
"Arızî kazançların safi miktarı aşağıdaki şekilde tespit olunur:
1. Bu maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde yazılı işlerde satış bedelinden
maliyet bedeli ve satış dolayısıyla yapılan giderler indirilir...." hükmü yer almaktadır.
Aynı Kanun'un "Diğer İndirimler" başlıklı 89'uncu maddesinde gelir vergisi matrahının
tespitinde, gelir vergisi beyannamesinde bildirilecek gelirlerden yapılacak indirimler sıralanmış söz
konusu maddenin (2)'nci bendinde "Beyan edilen gelirin % 10'unu aşmaması, Türkiye'de yapılması
ve gelir veya kurumlar vergisi mükellefiyeti bulunan gerçek veya tüzel kişilerden alınacak
belgelerle tevsik edilmesi şartıyla, mükellefin kendisi, eşi ve küçük çocuklarına ilişkin olarak
yapılan eğitim ve sağlık harcamaları..." nin indirilebileceği hükmü yer almaktadır.
Öte yandan, ticari faaliyet ise bir tür emek-sermaye organizasyonuna dayanmakta olup,
kazanç sağlama niyet ve kastının bulunup bulunmaması böyle bir organizasyon tarafından icraedilen faaliyetin "ticari faaliyet" olma niteliğine etki etmemektedir. Ancak, bir faaliyetin "ticari
faaliyet" sayılabilmesi için, kazanç sağlama niyet ve kastı gerekmemekle birlikte faaliyeti icra eden
organizasyonun bütün unsurları ile birlikte değerlendirildiğinde kazanç sağlama potansiyeline sahip
olması gerektiği ortaya çıkmaktadır.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, 2009 yılında 65.000,00 TL, 2010 yılında 85.000,00 TL
karşılığında T.C. Merkez Bankası AŞ'ye yapılan tarihi paralarla yapmış olduğunuz koleksiyonun
satış işlemlerinin ticari organizasyon içerisinde devamlılık arz etmeyecek şekilde yapılması
durumunda elde edeceğiniz kazanç "arızi ticari kazanç" hükümlerine göre vergilendirilecek olup bu
kazancın yıllık gelir vergisi beyannamesi ile beyan edilmesi gerekmektedir.
Ancak söz konusu faaliyetin ticari organizasyon içerisinde devamlılık arz edecek şekilde
yapılması durumunda ticari faaliyet olarak değerlendirilmesi ve bu faaliyetler neticesinde elde
edilen kazancın, Gelir Vergisi Kanunu'nun ticari kazançlara ilişkin hükümleri çerçevesinde vergiye
tabi tutulması gerekmektedir.
Diğer taraftan, eğitim ve sağlık harcamalarınızın, beyan edeceğiniz gelirin %10'luk kısmını
aşmaması, harcamanın Türkiye'de yapılması ve gelir ve kurumlar vergisi bulunan gerçek veya tüzel
kişilerden alınacak belgelerle tevsik edilmesi halinde yıllık beyanname ile bildireceğiniz gelirden
indirilmesi mümkün olup şahsınıza ait elektrik, kira, su, telefon giderlerinin ise, kazancınızın
tespitinde gider olarak indirim konusu yapılması mümkün değildir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.