Pazarlık usulü taşınmaz satışında KDV uygulaması.
Özelge: Pazarlık usulü taşınmaz satışında KDV uygulaması.
Sayı:
13649056-2011-KDV-ÖZE-19-53
Tarih:
23/07/2013
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
SAMSUN VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
Sayı : 13649056-2011-KDV-ÖZE-19-53 23/07/2013
Konu : Pazarlık usulü taşınmaz satışında
KDV uygulaması.
İlgide kayıtlı özelge talep formu ve ekleri incelenmiş olup, vesayet altına alınan (kısıtlı) bir
kişiye ait taşınmazın; vasinin talebi üzerine Sulh Hukuk Mahkemesince kısıtlının menfaatlerine
uygun görülmesi halinde pazarlık usulü satışına izin verildiğinden bahisle, Asliye Hukuk
Mahkemesinin de onaması sonucu mahkeme yazı işleri müdürü tarafından satış memuru sıfatı ile
yapılacak kısıtlıya ait taşınmaz satışının, müzayede mahallinde olmadığı ileri sürülerek, katma
değer vergisine tabi olup olmadığı hakkında görüş talep edildiği anlaşılmıştır.
3065 sayılı KDV Kanununun 1/1 inci maddesinde; ticari, sınaî, zirai faaliyet ve serbest
meslek faaliyeti kapsamında Türkiye'de yapılan teslim ve hizmetlerin, 1/3-d maddesinde, müzayede
mahallerinde ve gümrük depolarında yapılan satışların KDV'ye tabi olduğu hükme bağlanmıştır.
15 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Müzayede Mahallinde Yapılan Satışlar" başlıklı
bölümünde cebri icra, izale-i şüyu, ipoteğin paraya çevrilmesi, tasfiye gibi nedenlerle müzayede
mahallerinde yapılan açık artırma, pazarlık ve diğer şekillerdeki satışların KDV ye tabi tutulacağı,
verginin mükellefinin satışları düzenleyen resmi özel ve resmi kuruluşlar olduğu, bu satışlarda
vergiyi doğuran olayın satışın yapıldığı tarihte vuku bulduğu belirtilmiştir.
Buna göre, mahkeme satış memurluklarınca yapılan satışlar, müzayede mahallinde yapılan
satışlar olarak değerlendirilmekte olup, müzayedeye ayrılmış yerde yapılıp yapılmadığına, cebri
veya ihtiyari olup olmadığına bakılmaksızın katma değer vergisine tabi tutulmaktadır.
Öte yandan, Türk Medeni Kanununun;
- 25 inci maddesinde, vesayet altındaki kişiye ait malların satışında açık artırmanın esas
olduğu, ancak satışa çıkarılacak malların özel durumları, nitelikleri veya değerlerinin azlığı göz
önüne alınarak taşınırlarda vesayet makamı, taşınmazlarda ise vesayet makamı karar verdikten
sonra denetim makamının pazarlıkla satışa karar verebileceği,
- 27 inci maddesinde, pazarlıkla satışın vesayet makamının gözetimi altında ve bu işle
görevlendirdiği memur tarafından vasi de hazır bulunması sonucu yapılacağı,
hükme bağlanmıştır.
Türk Medeni Kanununun 27 inci maddesi hükmü uyarınca vesayet makamı olan Asliye
Hukuk Mahkemesinin kararıyla izin verilen satış işlemleri gerçekte kısıtlı ve alıcılar arasındaki
pazarlıkla gerçekleştirilen bir işlemdir. Bu satış işlemlerinde mahkeme satışın tarafı değil sadece
alıcılar ile kısıtlı arasında gerçekleştirilecek satışta belirlenen bedel üzerinden kısıtlının hakkını
korumaya yönelik bir görev üstlenmektedir.
Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, vesayet altında bulunan kısıtlıya ait menkul ve
gayrimenkul malların vesayet makamının gözetiminde pazarlık usulü ile üçüncü kişilere satışı, KDVKanununun 1/3-d maddesi kapsamında mahkemelerce müzayede mahallinde yapılan satış olarak
değerlendirilmeyeceğinden katma değer vergisine tabi tutulması söz konusu değildir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.