Safi kazancın tespitinde indirilecek giderler hk.
Özelge: Safi kazancın tespitinde indirilecek giderler hk.
Sayı:
B.07.1.GİB.4.34.16.01-KVK 8-65
Tarih:
25/01/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.16.01-KVK 8-65 25/01/2011
Konu : Safi kazancın tespitinde indirilecek giderler.
İlgide kayıtlı dilekçenizde, Ayakkabı İthalatında Geçici Korunma Önlemi Uygulamasına İlişkin
2009/15241 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 2 nci maddesinde belirtilen eşyanın ithalatında
oluşabilecek telafisi güç zararların ortadan kaldırılabilmesini teminen, geçici koruma önlemi olarak
Gümrük Mevzuatının ilgili hükümlerine göre verilen teminatın Hazineye irat kaydedilmesi
durumunda, 2009 hesap döneminde teminata bağlanan tutarların hangi dönemde gider veya
maliyet unsuru olarak dikkate alınacağı, buna ilişkin KDV'nin hangi dönemde indirim konusu
yapılacağı konusunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
a)Kurumlar Vergisi Kanunu açısından
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasıyla kurumlar vergisinin,
mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safî kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı
belirtilmiş, maddenin ikinci fıkrasıyla da safî kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun
ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
Bu hüküm uyarınca tespit edilecek kurum kazancından Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesi
ile Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinde yer alan giderler indirilebilecektir.
Gelir Vergisi Kanununun "İndirilecek Giderler" başlıklı 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (3)
numaralı bendinde de, işle ilgili olmak şartıyla, mukavelenameye veya ilama veya kanun emrine
istinaden ödenen zarar, ziyan ve tazminatların safi kazancın tespitinde gider olarak indirilebileceği
hükümlerine yer verilmiştir.
Kurumlar Vergisi Kanununun 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde ise sözleşmelerde
ceza şartı olarak konulan tazminatlar hariç olmak üzere kurumun kendisinin, ortaklarının,
yöneticilerinin ve çalışanlarının suçlarından doğan maddi ve manevi zarar tazminat giderlerinin
kazancın tespitinde indirilmesinin kabul edilmeyeceği belirtilmiştir
Öte yandan, 5911 sayılı Kanunla değişik 4458 sayılı Gümrük Kanununun "teminat" başlıklı üçüncü
bölümünde yer alan 202 nci maddesinin birinci fıkrasında; Gümrük mevzuatı uyarınca, gümrük
idarelerinin gümrük vergilerinin ve diğer amme alacaklarının ödenmesini sağlamak üzere bir
teminat verilmesini gerekli görmeleri halinde, bu teminatın söz konusu vergilerin tutarının % 20
fazlasıyla yükümlü veya yükümlü olması muhtemel kişi tarafından verileceği, dördüncü fıkrasında
da teminat aranmayacak ve kısmi teminat uygulanacak halleri belirlemeye Bakanlar Kurulunun
yetkili olduğu hükme bağlanmıştır.
Konuyla ilgili olan Ayakkabı İthalatında Geçici Korunma Önlemi Uygulamasına İlişkin 2009/15241
sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 2 nci maddesine göre, maddede sayılı tarife pozisyonu (G.T.P.) ve
tanımı belirtilen eşyanın ithalatında, oluşabilecek telafisi güç zararların ortadan kaldırılabilmesiniteminen, karşısında gösterilen tutarda 10/08/2009 tarihinden itibaren azami 200 (ikiyüz) gün
süreyle geçici koruma önlemi olarak ek mali yükümlülük Gümrük Mevzuatının ilgili hükümlerine
göre teminata bağlanması ile;
- Soruşturma sonucunda korunma önlemi alınmasına karar verilmesi halinde, teminata bağlanan
tutarın Hazineye irat kaydedilmesi,
- Soruşturma sonucunda korunma önleminin, geçici korunma önleminden daha düşük belirlenmesi
halinde aradaki farkın ilgililere iade edilmesi, korunma önleminin geçici korunma önleminden daha
yüksek olması halinde ise aradaki farkın tahsil edilmemesi,
- Soruşturma sonucunda korunma önlemi alınmasına gerek olmadığına karar verilmesi halinde,
geçici korunma önlemi yürürlükten kaldırılması, bu durumda, gümrük idarelerince teminata
bağlanantutarın, Gümrük Mevzuatının teminata bağlanan vergilerin geri verilmesine ilişkin
hükümleri dahilinde ilgililere iade edilmesi
gerekmektedir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, 2009/15241 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca "ek mali
yükümlülük" adı altında gümrük vergilerinin ve diğer amme alacaklarının ödenmesinin sağlanması
amacıyla vermiş olduğunuz teminatların, soruşturma sonucunda koruma önlemi alınmasına gerek
duyulması üzere hazine tarafından irat kaydedilen kısımlarının kurum kazancınızın tespitinde gider
olarak indirim konusu yapmanız mümkün değildir.
b) Katma Değer Vergisi Kanunu açısından
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun
-1 inci maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendinde, her türlü mal ve hizmet ithalatının
KDV'ye tabi olduğu,
- 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (ı) bendinde, ithalatta vergiyi doğuran olayın Gümrük
Kanununa göre gümrük vergisi ödeme mükellefiyetinin başlaması, gümrük vergisine tabi olmayan
işlemlerde ise gümrük beyannamesinin tescili ile meydana geldiği,
- 20 nci maddesinin birinci fıkrasında, teslim ve hizmet işlemlerinde matrahın bu işlemlerin
karşılığını teşkil eden bedel olduğu, ikinci fıkrasında, bedel deyiminin, malı teslim alan veya
kendisine hizmet yapılan veyahut bunlar adına hareket edenlerden bu işlemler karşılığında her ne
suretle olursa olsun alınan veya bunlarca borçlanılan para, mal ve diğer suretlerde sağlanan ve
para ile temsil edilebilen menfaat, hizmet ve değerler toplamını ifade ettiği,
- 24 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, ambalaj giderleri, sigorta, komisyon ve benzeri
gider karşılıkları ile vergi, resim, harç, pay, fon karşılığı gibi unsurların matraha dahil olduğu,
- 29 uncu maddesinin birinci fıkrasında, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden
hesaplanan KDV'den, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça kendilerine yapılan teslim ve hizmetler
dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzerivesikalarda gösterilen KDV ile ithal olunan
mal ve hizmetler dolayısıyla ödenen KDV'nin indirilebileceği,
- 29 uncu maddesinin üçüncü fıkrasında, indirim hakkının vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu
takvim yılı aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme
döneminde kullanılabileceği,
- 34 üncü maddesinin birinci fıkrasında, yurt içinden sağlanan veya ithal olunan mal ve hizmetlere
ait KDV'nin, alış faturası veya benzeri vesikalar ve gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmesi ve
bu vesikaların kanunî defterlere kaydedilmesi şartıyla indirilebileceği,
- 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında, Gümrük Kanunu ile diğer kanunlar gereğince gümrükvergisi teminata bağlanarak işlem gören her türlü madde ve kıymetlere ait KDV'nin de aynı usule
tabi tutulacağı
hüküm altına alınmıştır.
Buna göre, bazı ayakkabıların ithalatında ek mali yükümlülük şeklinde uygulanan korunma
önleminin geçerlilik süresinin bittiği 10/08/2009 tarihinden itibaren azami 200 (ikiyüz) gün süreyle
geçici önlem uygulaması kapsamında teminata bağlanan "Ek Mali Yükümlülük"e ilişkin aynı şekilde
teminata bağlanan KDV'nin indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.
Ancak, teminata bağlanan KDV'nin ödenmesi, ödenen bu KDV'nin gümrük makbuzu üzerinde ayrıca
gösterilmesi ve gümrük makbuzunun kanuni defterlere kaydedilmesi şartıyla ödemenin yapıldığı
dönem beyannamesinde indirim konusu yapılabileceği tabidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Vergi Dairesi Başkanı a.
Grup Müdürü
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.