Sağlık danışmanının(diyetisyeninin) ticaret siciline kaydı halinde,işletme defteri tutma yükümlülüğü

Sağlık danışmanının(diyetisyeninin) ticaret siciline kaydı
halinde,işletme defteri tutma yükümlülüğü hk.
Sayı:
85550353-105[2014-9]-12
Tarih:
20/10/2017
T.C.
RİZE VALİLİĞİ
Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
Sayı : 85550353-105[2014-9]-12 20.10.2017
Konu : Sağlık danışmanının(diyetisyeninin)
ticaret siciline kaydı halinde,işletme
defteri tutma yükümlülüğü
İlgi : 16.12.2014 tarih ve 4412 kayıt no.lu özelge talep formunuz.
İlgide kayıtlı özelge talep formunda, sağlık danışmanı (diyetisyen) olarak vergi
mükellefiyetinizin tesis edilmiş olduğu, bu nedenle serbest meslek kazanç defteri tasdik
ettirdiğinizi, ruhsat işlemleri için ise ticaret siciline kayıt yaptırdığınızı ifade ederek ticaret siciline
kayıt yaptırmış olmaktan dolayı işletme defteri tasdik ve kullanma mecburiyetiniz olup olmadığı
hususunda tereddüt edilerek gerekli bilginin verilmesi talep edilmiştir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;
- 37 nci maddesinde, "Her türlü ticari ve sınaî faaliyetlerden doğan kazançlar ticari kazançtır.

Ticari kazanç, Vergi Usul Kanunu hükümlerine ve bu kanunda yazılı gerçek (Bilânço veya
işletme hesabı esası) veya basit usullere göre tespit edilir...",
- 61 inci maddesinde, "Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara
hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.
Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans,
aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir
ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş
bulunması onun mahiyetini değiştirmez...",
- 65 inci maddesinde ise, "Her türlü serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest
meslek kazancıdır. Serbest meslek faaliyeti, sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki
bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi
sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır."
hükümlerine yer verilmiştir.
Öte yandan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 172 nci maddesinde ticaret erbaplarına ve
serbest meslek erbabına defter tutma mecburiyeti öngörülmüş, anılan Kanunun 227 nci
maddesinde ise bu Kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait
olan kayıtların tevsikinin mecburi olduğu belirlenmiştir.
Mezkur Kanunun 210 uncu maddesinde serbest meslek erbabının serbest meslek kazanç
defteri tutacağı hüküm altına alınmış ve 236 ncı maddesinde ise, "Serbest meslek erbabı, mesleki
faaliyetlerine ilişkin her türlü tahsilatı için iki nüsha serbest meslek makbuzu tanzim etmek ve bir
nüshasını müşteriye vermek, müşteri de bu makbuzu istemek ve almak mecburiyetindedir."
hükmüne yer verilmiştir.
Diğer taraftan 213 sayılı Kanunun 176 ncı maddesinde tüccarların defter tutmak bakımından
iki sınıfa ayrıldığı; I inci sınıf tüccarların bilanço esasına göre, II nci sınıf tüccarların işletme hesabı
esasına göre defter tutacağı; 177 nci maddesinde kimlerin birinci sınıf tüccar, 178 inci maddesinde
de kimlerin ikinci sınıf tüccar sayılacağı belirlenmiş ve aynı maddede yeniden işe başlayan
tüccarların yıllık iş hacimlerine göre sınıflandırılıncaya kadar II nci sınıf tüccar gibi hareket
edebilecekleri; 229 uncu maddesinde ise tüccar tarafından satılan emtia veya yapılan iş
karşılığında, müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere ticari bir vesika olarak fatura
düzenlenmesi gerektiği hükme bağlanmıştır.
Buna göre;
1- Sağlık danışmanlığı (diyetisyenlik) faaliyetinin, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı
olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılması durumunda elde edilen gelirin
serbest meslek kazancı sayılarak serbest meslek kazancının tespitine ilişkin hükümlerine göre
vergilendirilmesi gerekmektedir.
Bu durumda, söz konusu faaliyetinize ilişkin olarak serbest meslek kazanç defteri tasdik
ettirerek kullanmanız, tahsilatlarınız için serbest meslek makbuzu düzenlemeniz ve söz konusu
gelirinizi serbest meslek kazanç defterinize kaydetmeniz gerekmektedir.
Ayrıca, vermiş olduğunuz söz konusu hizmete ilişkin ürünleri alım-satıma konu etmeniz
halinde, bu ürünlerin satışından doğan kazanç Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanca ilişkin
hükümlerine göre vergilendirileceğinden, serbest meslek kazanç defteri haricinde bu kapsamdaki
işlemleriniz nedeniyle, yıllık iş hacmine göre sınıflandırılıncaya kadar işletme hesabı esasına veya
ihtiyari olarak bilanço esasına göre, yıllık iş hacmi neticesinde ise tabi olacağınız sınıfa ilişkin
defterleri tutmanız ve satılan söz konusu mallar için fatura düzenlemeniz zorunlu olacaktır.
2- Sağlık danışmanı olarak faaliyet gösterdiğiniz iş yeri bünyesinde vereceğiniz hizmetlere
yönelik sigortalı çalışanların bulunması ve hizmetin bu kişilerce verilmesi halinde, faaliyetin şahsi
mesleki faaliyet boyutlarını aşıp ticari bir organizasyona dönüşmesi nedeniyle, söz konusu
faaliyetten elde edilen kazanç Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanca ilişkin hükümlerine göre
vergilendirilecektir.
Ayrıca, ticari kazanç kapsamında vergilendirilecek söz konu faaliyetin yanı sıra, vermiş
olduğunuz hizmetlere ilişkin ürünlerin alım-satıma konu edilmesi halinde, bu ürünlerin satışından
doğan kazanç da ticari kazanç kapsamında değerlendirilecektir.
Bu bağlamda, faaliyetinizin ticari faaliyet kapsamında değerlendirilmesine bağlı olarak, yıllık
iş hacmine göre sınıflandırılıncaya kadar işletme hesabı esasına veya ihtiyari olarak bilanço esasına
göre, yıllık iş hacmi neticesinde ise tabi olacağınız sınıfa ilişkin defterleri tutmanız gerekmektedir.
Ayrıca söz konusu faaliyetiniz kapsamında satılan mallar veya yapılan hizmetler için fatura
düzenlemeniz zorunlu bulunmaktadır.
3- Söz konusu faaliyetinizin bir işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak yapılması
durumunda, elde edilen gelir ücret kabul edilerek, Gelir Vergisi Kanununun 61, 94, 103 ve 104
üncü maddelerine göre gelir vergisi tevkifatına tabi tutulacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge
geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla
vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi
hesaplanmayacaktır.