Senetle yapılan ödemenin müteselsil sorumluluğu ortadan kaldırıp kaldırmayacağı hk.

Özelge: Senetle yapılan ödemenin müteselsil sorumluluğu
ortadan kaldırıp kaldırmayacağı hk.
Sayı: 
B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.32-2088
Tarih: 
23/11/2011
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü)
 
   
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.17.01-KDV.32-2088 23/11/2011
Konu : Senetle yapılan ödemenin müteselsil sorumluluğu ortadan  
kaldırıp kaldırmayacağı
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunda, vadeli olarak almış olduğunuz mal ve hizmetlerin
karşılığında verilen senetlerin müteselsil sorumluluk kapsamında ödemenin tevsiki olarak
değerlendirilip değerlendirilmeyeceği sorulmaktadır.
            Konuyla ilgili olarak yayımlanan 84, 87 ve 95 Seri No.lu KDV Genel Tebliğlerinde; sahte
veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleme veya kullanma fiili ile doğrudan veya dolaylı
olarak ilgisi bulunan mükelleflerin nakden veya mahsuben iade taleplerinin ne şekilde yerine
getirileceği,
            84 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin "Müteselsil Sorumluluk/İşleme Doğrudan Taraf Olanlar"
başlıklı III/1.1. bölümünde; mal veya hizmet alım satımında satıcının katma değer vergisini
Hazine'ye intikal ettirmediğinin tespit edilmesi halinde bu satıcı tarafından doğrudan mal teslim
edilen veya hizmet ifa edilen mükelleflerin, işlem bedeli üzerinden hesaplanan vergi ile sınırlı olmak
üzere, Hazine'ye intikal etmeyen vergiden aynı Tebliğin (III/2) bölümünde belirtilen usul ve esaslara
göre satıcı ile birlikte müteselsilen sorumlu olduğu,
            Ancak, alıcılar KDV dahil işlem bedelini;
            - 4389 sayılı Bankalar Kanunu hükümlerine göre faaliyette bulunan banka veya özel finans
kurumları vasıtasıyla ödemeleri, banka veya özel finans kurumuna yapılacak ödeme sırasında
düzenlenecek belgede satıcının (veya adına hareket edenlerin) adı soyadı (tüzel kişilerde unvanı) ile
banka veya özel finans kurumundaki hesap numarasını ve vergi kimlik numarasını doğru olarak
yazdırmaları,
            - Ödemenin çekle yapılmış olması halinde Türk Ticaret Kanununun 697 nci maddesinin
birinci ve ikinci fıkrasına uygun olarak çek düzenlemeleri ve lehine çek keşide edilenin vergi kimlik
numarasını yazmaları, halinde müteselsil sorumluluk uygulaması ile muhatap tutulmayacakları
açıklanmıştır.
            Bilindiği üzere, KDV uygulamasında müteselsil sorumluluk müessesine ilişkin açıklamaların
yer aldığı 84 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (III.) bölümüne göre, katma değer vergisine tabi
işleme taraf olan alıcılar ödemelerini esas itibariyle Tebliğin (III/l.l.) bölümünde belirlenen usulde
bankacılık sistemi dahilinde yapmış olmaları kaydıyla müteselsil sorumluluk uygulaması ile
muhatap tutulmamakta olup, Tebliğde belirtilen ödeme usulleri işlemlerin takibinin yapılabileceği
ve kayıt altına alınmasını sağlayıcı nitelikte usullerdir.
            Öte yandan, Vergi Usul Kanununun mükerrer 257 nci maddesinin verdiği yetkiye
dayanılarak muhtelif Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğlerinde usul ve esasları belirlenen ve l No.luVergi Usul Kanunu Sirkülerinin de ilgili olduğu uygulama da, 320 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu
Genel Tebliğinde belirtildiği üzere 01.08.2003 tarihinden itibaren gerçekleştirilecek ticari
işlemlerin ve finansal hareketlerin taraflarının izlenmesi ve vergiyi doğuran olayların mali
kurumların kayıt ve belgeleri yardımıyla tespit edilmesini amaçlamaktadır.
            Dolayısıyla, bahse konu uygulamalar birbirini tamamlayıcı ve vergi güvenliğini sağlayıcı
nitelikte uygulamalardır.                                                                          
            Bu çerçevede, Türk Ticaret Kanununun 697 nci maddesinin birinci ve ikinci fıkralarına
uygun olarak düzenlenmiş olan çeklerin, l No.lu Vergi Usul Kanunu Sirkülerinin 2 nci bölümünde
belirtildiği şekilde (ciro edenle ciro edilenin isim, unvan vb. ile vergi kimlik numarasının belli
olduğu şekilde) tam ciro yapılmak suretiyle mükelleflerce kendi ödemelerinde kullanılması halinde
de mükelleflerin 84 Seri No.lu KDV Genel Tebliğinin (III.) bölümünde düzenlenen müteselsil
sorumluluk uygulaması ile muhatap tutulmamaları mümkün bulunmaktadır.
            Ancak, Türk Ticaret Kanununun 697 nci maddesinin birinci ve ikinci fıkralarına uygun
olarak düzenlenmiş olan çeklerin, beyaz ciro yapılmak suretiyle mükelleflerce kendi ödemelerinde
kullanılması halinde, bu şekilde yapılan ödemelerin müteselsil sorumluluk uygulaması ile muhatap
tutulmamak için yeterli olmayacağı tabiidir.
            Buna göre, mal ve hizmet alımı karşılığında yapılan ödemelerin esas itibariyle Tebliğin
(III/l.l.) bölümünde belirlenen usulde bankacılık sistemi dahilinde yapılmış olması; ödemenin çekle
yapılmış olması halinde Türk Ticaret Kanununun 697 nci maddesinin birinci ve ikinci fıkrasına
uygun olarak çek düzenlenmesi; müşteri çekleriyle ödeme yapılması halinde ise l No.lu Vergi Usul
Kanunu Sirkülerinin 2 nci bölümünde belirtildiği şekilde (ciro edenle ciro edilenin isim, unvan vb.
ile vergi kimlik numarasının belli olduğu şekilde) tam ciro yapılmak suretiyle mükelleflerce kendi
ödemelerinde kullanılması halinde müteselsil sorumluluk uygulaması ile muhatap tutulmaması
mümkün bulunmaktadır.
            Öte yandan, firmanızın mal veya hizmet alımı karşılığında senet mukabili yapılan ödemelerin
müteselsil sorumluluk uygulanması bakımından ödemenin tevsiki olarak kabul edilmesi mümkün
bulunmamaktadır.
            Bilgi edinilmesini rica ederim.