Serbest bölgede faaliyet gösteren A.Ş.'ye ortak olan limited şirkete yapılması muhtemel bir kar dağıtımında stopaj uygulanıp uygulanmayacağı hk.
Özelge: Serbest bölgede faaliyet gösteren A.Ş.'ye ortak olan
limited şirkete yapılması muhtemel bir kar dağıtımında
stopaj uygulanıp uygulanmayacağı hk.
Sayı:
B.07.1.GİB.4.35.16.01-176300-111
Tarih:
29/04/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü
Sayı : .4.35.16.01-176300-111 29/04/2011
Konu : Serbest bölgede faaliyet gösteren A.Ş.'ye ortak olan
limited şirkete yapılması muhtemel bir kar dağıtımında
stopaj uygulanıp uygulanmayacağı hk.
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, serbest bölgede faaliyet gösteren bir anonim şirketin ortağı
olduğunuz belirtilmekte ve muhtemel bir kâr dağıtımında şirketinize stopaj uygulanıp
uygulanmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
5810 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi ile değişmeden önceki 3218 sayılı Serbest Bölgeler
Kanununun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasında, serbest bölgelerin gümrük bölgesi dışında olduğu
hükme bağlanmışken, anılan Kanunun belirtilen maddesiyle yapılan değişiklikle serbest bölgeler
Türkiye Gümrük Bölgesinin içine alınmıştır.
Anılan kanunun 6 ncı maddesinin incelenmesinden de anlaşılacağı üzere, bu bölgelerde sadece
gümrük ve kambiyo mükellefiyetine dair mevzuat hükümlerinin uygulanmayacağı hususunda
düzenleme yer almakta, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunları ile Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin
uygulanmayacağı hususunda bir hüküm bulunmamaktadır.
Ayrıca, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun iştirak kazançları istisnasının düzenlendiği 5 inci
maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin birinci alt bendinde kurumların, tam mükellefiyete tabi
başka bir kurumun sermayesine katılmaları nedeniyle elde ettikleri kazançlar kurumlar vergisinden
müstesna tutulmuş, 3 üncü maddesinin birinci fıkrasında, kanuni veya iş merkezi Türkiye'de
bulunan kurumların tam mükellefiyet esasına göre vergilendirileceği belirtilmiş, ikinci fıkrasında
da, Türkiye'de faaliyette bulunan, kanuni ve iş merkezlerinden her ikisi de Türkiye'de bulunmayan
kurumların, dar mükellefiyet esasında sadece Türkiye'de elde ettikleri kazançlar üzerinden
vergilendirileceği hükme bağlanmıştır.
Buna göre, Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre kurulmuş olan ve kanuni veya iş merkezleri
serbest bölgede bulunan şirketlerin tam mükellef kurum olarak değerlendirilmesi gerekir.
Diğer taraftan, aynı Kanunun "Vergi kesintisi" başlıklı 15 inci maddesinin birinci fıkrasında kamu
idare ve kuruluşlarının, iktisadî kamu kuruluşlarının, sair kurumların, ticaret şirketlerinin, iş
ortaklıklarının, derneklerin, vakıfların, dernek ve vakıfların iktisadî işletmelerinin, kooperatiflerin,
yatırım fonu yönetenlerin, gerçek gelirlerini beyan etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek
erbabının, ziraî kazançlarını bilânço veya ziraî işletme hesabı esasına göre tespit eden çiftçilerin;
maddede sayılan kurumlara avanslar da dahil olmak üzere nakden veya hesaben yaptıkları
ödemeler üzerinden istihkak sahiplerinin kurumlar vergisine mahsuben % 15 oranında kesinti
yapmak zorunda oldukları, maddenin ikinci fıkrasında ise; vergiden muaf olan kurumlara dağıtılan
(Kârın sermayeye eklenmesi kâr dağıtımı sayılmaz.) Gelir Vergisi Kanununun 75' inci maddesinin
ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerindeki kâr payları üzerinden, bu maddenin üçüncüfıkrası uyarınca vergi kesintisine tâbi tutulan kazançlar hariç olmak üzere (2009/14594 sayılı B.K.K.
ile 03.02.2009 tarihinden geçerli olmak üzere) %15 oranında vergi kesintisi yapılacağı belirtilmiştir.
Öte yandan, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinde de ticaret şirketlerinin vergi
sorumlusu sıfatıyla madde bentlerinde sayılan ödemeleri (avans olarak ödenenler dahil) nakden
veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir ve kurumlar vergilerine mahsuben
tevkifat yapmaları gerektiği hüküm altına alınmış olup, aynı maddenin birinci fıkrasının (6)
numaralı bendinin (b/i) alt bendinde ise, tam mükellef kurumlar tarafından; tam mükellef gerçek
kişilere, gelir ve kurumlar vergisi mükellefi olmayanlara ve bu vergilerden muaf olanlara dağıtılan,
75 inci maddenin ikinci fıkrasının (1), (2) ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kâr paylarından
(2009/14592 sayılı B.K.K. ile 03.02.2009 tarihinden geçerli olmak üzere) % 15 oranında vergi
tevkifatının yapılacağı hükmü yer almaktadır.
Ayrıca, serbest bölgelerde uygulanan kurumlar vergisi istisnasının açıklandığı 1 seri no.lu Kurumlar
Vergisi Genel Tebliğinin "5.12.3.5.1. Kâr paylarının dağıtılması halinde vergi kesintisi" başlıklı
bölümünde; "Serbest Bölgeler Kanununun geçici 3'üncü maddesinin birinci fıkrasının (a)bendindeki
istisna hükmünün, kâr dağıtımına bağlı olarak yapılacak vergi kesintisine etkisi bulunmamaktadır.
Dolayısıyla, serbest bölgelerde faaliyette bulunan kurumlar vergisi mükelleflerinin, bu bölgelerde
elde ettikleri kazançları dağıtmaları halinde, dağıtılan kâr payları üzerinden elde edenin hukuki
niteliğine göre Gelir Vergisi Kanununun 94'üncü maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinin
(b) alt bendi ile Kurumlar Vergisi Kanununun 15'inci maddesinin ikinci fıkrası ve 30'uncu
maddesinin üçüncü ve altıncı fıkraları uyarınca vergi kesintisi yapmaları gerekmektedir."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Bu itibarla, 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanununun geçici 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a)
bendinde yer alan istisna hükmünün, kâr dağıtımına bağlı yapılacak vergi kesintisine etkisi
bulunmadığından, serbest bölgede faaliyet gösteren mükellefler tarafından kâr dağıtımı yapılması
halinde, dağıtılan kâr payları üzerinden kârı elde edenin hukuki statüsüne göre, 5520 sayılı
Kurumlar Vergisi Kanununun 15 ve 30 uncu maddeleri ve 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94
üncü maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendi gereğince tevkifat yapılacağı tabiidir.
Ancak, yukarıda yer verilen hüküm ve açıklamalara göre, ortağı olduğunuz tam mükellef
statüsündeki anonim şirketten elde edeceğiniz kâr payları, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi
Kanununun5 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin birinci alt bendine göre iştirak kazancı
istisnası kapsamında olduğundan kurumlar vergisinden istisna tutulması gerekmekte olup, ayrıca,
serbest bölgedeki ortağı olduğunuz tam mükellef anonim şirketten elde edeceğiniz kâr payından
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 15 inci maddesi ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94
üncü maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinin (b/i) alt bendinde tam mükellef kurumlara
dağıtılan kâr payları üzerinden vergi tevkifatı yapılacağına ilişkin herhangi bir hüküm
bulunmadığından, tevkifat yapılmaması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
Vergi Dairesi Başkanı a.
Grup Müdürü V.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergiiçin gecikme faizi hesaplanmayacaktır.