Serbest bölgede istisna kapsamındaki faaliyetlerden doğan zararların gelir vergisi matrahının tespitinde diğer kazançlardan indirilip indirilemeyeceği

Özelge: Serbest bölgede istisna kapsamındaki faaliyetlerden
doğan zararların gelir vergisi matrahının tespitinde diğer
kazançlardan indirilip indirilemeyeceği hk.
Sayı: 
B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 88-1388
Tarih: 
24/08/2011
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
Sayı   :B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 88-1388                                                               24/08/2011
Konu : Serbest bölgede istisna kapsamındaki faaliyetlerden doğan zararların gelir vergisi
matrahının tespitinde diğer kazançlardan indirilip indirilemeyeceği
 
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzdan, serbest bölgede istisna kapsamındaki faaliyetlerinizden
doğan zararlarınızın ticari kazanç, gayrimenkul sermaye iradı ve menkul sermaye iradı
kazançlarınızdan mahsubu konusunda Başkanlığımızın görüşünü sorduğunuz anlaşılmış olup, konu
ile ilgili Başkanlığımız görüşü aşağıda açıklanmıştır.
3218 Sayılı Serbest Bölgeler Kanunu'nun Geçici 3'üncü maddesinin 2'nci fıkrasında,
"Avrupa Birliğine tam üyeliğin gerçekleştiği tarihi içeren yılın vergilendirme döneminin sonuna
kadar;
a) Serbest bölgelerde üretim faaliyetinde bulunan mükelleflerin bu bölgelerde imal ettikleri
ürünlerin satışından elde ettikleri kazançları gelir veya kurumlar vergisinden müstesnadır. Bu
istisnanın 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı
bendinin (b) alt bendi ile 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 15 inci ve 30 uncu maddeleri
uyarınca yapılacak tevkifata etkisi yoktur."
hükmü yer almaktadır.
193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 85'inci maddesinde mükelleflerin, ikinci maddede yazılı
kaynaklardan bir takvim yılı içinde elde ettikleri kazanç ve iratları için bu kanunda aksine hüküm
olmadıkça yıllık beyanname verecekleri ve bu kanuna göre beyanı gereken gelirlerin yıllık
beyannamede toplanmasının zorunlu olduğu hüküm altına alınmıştır.
Aynı Kanun'un 88'inci maddesinde gelirin toplanmasında gelir kaynaklarının bir kısmından hasıl
olan zararların (80'inci maddede yazılı diğer kazanç ve iratlardan doğanlar hariç) diğer kaynakların
kazanç ve iratlarına mahsup edileceği belirtilerek, bu mahsup neticesinde kapatılmayan zarar
kısmının, müteakip yılların gelirinden indirileceği, arka arkaya beş yıl içinde mahsup edilmeyen
zarar bakiyesinin müteakip yıllara naklolunamayacağı hükme bağlanmıştır.
Diğer taraftan, "Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi Eki"nin "Tablo-3 İstisna Edilen Kazançlara İlişkin
Bildirim" başlıklı kısmında yer verilen istisna kazançların "Yıllık Gelir Vergisi Beyanname" si ile
ilişkilendirilmesi söz konusu olmadığı gibi, istisna kapsamına giren faaliyetlerden doğan zararlarında  diğer  kaynaklardan  elde  edilen  kazanç  ve  iratlardan  mahsup  edilmesi  mümkün
bulunmamaktadır.
Bu itibarla kollektif şirket ortağı sıfatıyla serbest bölgede istisna kapsamına giren faaliyetlerinizden
doğan zararları, diğer faaliyetlerinizden elde ettiğiniz kazançlarınızdan indirmeniz mümkün
bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
 
(*)    Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)  İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.