Şirket ortağından kiralanan zeytin arazisi için yapılan masraflar dolayısıyla kira stopajı yapılıp yapılmayacağı hk.

Özelge: Şirket ortağından kiralanan zeytin arazisi için
yapılan masraflar dolayısıyla kira stopajı yapılıp
yapılmayacağı hk.
Sayı: 
B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 94-706
Tarih: 
23/02/2012
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
 
   
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.16.01-GVK 94-706 23/02/2012
Konu : Şirket ortağından kiralanan zeytin arazisi için yapılan  
masraflar dolayısıyla kira stopajı yapılıp yapılmayacağı
 
               İlgide kayıtlı özelge talep formunuzun incelenmesinden; ... Vergi Dairesi Müdürlüğünün ...
5 vergi kimlik numaralı mükellefi olduğunuz, Şirket ortağınız ... 'ya ait ... adresinde bulunan zeytin
arazisini kira sözleşmesi ile belirlenen bir bedel karşılığında kiraladığınızı, daha sonra zeytin
arazisinin ilaçlanması, zeytin ağaçlarının budanması, bakımı, toprak ve toprak numunelerinin
akderite (bir laboratuvarda test işlemleri) gibi masrafların tarafınıza ait olması karşılığında
ortağınızın kirayı tahsil etmekten vazgeçtiğini belirterek, Şirketiniz tarafından kira stopajının
yapılıp yapılmayacağı ve ortağınızın emsal kira bedeli üzerinden gelir vergisi ödeyip ödemeyeceği
hususlarında bilgi talep edildiği anlaşılmakta olup konuya ilişkin Başkanlığımız görüşleri aşağıda
açıklanmıştır.
               193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 70 inci maddesinde gayrimenkul sermaye iradının
tarifi yapılarak nelerin gayrimenkul sermaye iradı olduğu maddeler halinde sayılmıştır.
               "Gayrisafi Hasılat" başlıklı 72 inci maddesinde de, gayrimenkul sermaye iratlarında,
gayrisafi hasılatın, 70 inci maddede yazılı mal ve hakların kiraya verilmesinden bir takvim yılı içinde
o yıla veya geçmiş yıllara ait olarak nakdi veya ayni tahsil edilen kira bedellerinin tutarı olduğu
hüküm altına alınmıştır.
               Gayrimenkul sermaye iradında, elde etme tahsilat esasına bağlanmış olup, tahsilat
çeşitlerinden bir diğeri de ayni tahsilattır. Ayın olarak tahsil edilen kiralar, Vergi Usul Kanunu
hükümlerine göre emsal bedeli ile paraya çevrilir. Emsal bedelinin normal olarak, VUK.'nun 267 nci
maddesinin üçüncü sırasına göre Takdir Komisyonu tarafından belirlenmesi gerekir. Ancak,
mahkemelerce re'sen değer biçilmesi durumunda, bu değer emsal bedeli yerine geçer.
               Ayrıca, kiracıdan gider karşılığı olarak alınan paralar, gayrisafi hasılatın bir unsurudur.
              Aynı Kanunun 73 üncü maddesinde,"Kiraya verilen mal ve hakların kira bedelleri emsal
kira bedelinden düşük olamaz. Bedelsiz olarak başkalarının intifaına bırakılan mal ve hakların
emsal kira bedeli, bu mal ve hakların kirası sayılır. Bina ve arazide emsal kira bedeli, yetkili özel
mercilerce veya mahkemelerce takdir veya tespit edilmiş kirası, bu suretle takdir veya tespit
edilmiş kira mevcut değilse Vergi Usul Kanunu'na göre belirlenen vergi değerinin % 5'idir. Diğer
mal ve haklarda emsal kira bedeli, bu mal ve haklarının maliyet bedelinin, bu bedel bilinmiyorsa,
Vergi Usul Kanununun servetlerin değerlendirilmesi hakkındaki hükümlerine göre belli edilen
değerlerinin % 10'udur...." hükmü yer almakta olup "Toplama yapılmayan haller" başlıklı 86 ncı
maddesinde ise,
               "Aşağıda belirtilen gelirler için yıllık beyanname verilmez, diğer gelirler için beyannameverilmesi halinde bu gelirler beyannameye dahil edilmez.
               Tam mükellefiyette;
                ...
               c) Vergiye tâbi gelir toplamının [(a) ve (b) bentlerinde belirtilenler hariç] 103 üncü
maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan (2010 yılı için 22.000 TL, 2011 yılı için
23.000 TL) tutarı aşmaması koşuluyla, Türkiye'de tevkifata tâbi tutulmuş olan; birden fazla
işverenden elde edilen ücretler, menkul sermaye iratları ve gayrimenkul sermaye iratları,
                ...
               d) Bir takvim yılı içinde elde edilen ve toplamı 600 milyon lirayı (2010 yılı için 1.090 TL,
2011 yılı için 1.170 TL) aşmayan, tevkifata ve istisna uygulamasına konu olmayan menkul ve
gayrimenkul sermaye iratları...." hükmü yer almaktadır.
               Anılan Kanunun 94 üncü maddesinde, "Kamu idare ve müesseseleri, iktisadî kamu
müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve
vakıfların iktisadî işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan
etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya ziraî işletme
hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak
ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine
mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar." denilmiş olup aynı maddenin 5/a bendiyle 70'inci
maddede yazılı mal ve hakların kiralanması karşılığı yapılan ödemeler üzerinden %20 oranında
tevkifat yapılacağı hükme bağlanmıştır.
               Yine aynı Kanunun "Vergi tevkifatında uyulacak esaslar" başlıklı 96 ncı maddesinin 1 inci
fıkrasında "vergi tevkifatı, 94 üncü madde kapsamına giren nakden veya hesaben yapılan
ödemelere uygulanır. Bu maddede geçen hesaben ödeme deyimi, vergi tevkifatına tabi kazanç ve
iratları ödeyenleri istihkak sahiplerine karşı borçlu durumda gösteren her türlü kayıt ve işlemleri
ifade eder." denilmek suretiyle, tevkifat uygulamasında hesaben ödemeyle ilgili hususlara açıklık
getirilmiştir.
                Diğer taraftan, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun transfer fiyatlandırmasını
düzenleyen 13 üncü maddesinin birinci fıkrasında, kurumların, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk
ilkesine aykırı olarak tespit ettikleri bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da
satımında bulunması halinde, kazancın tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla
örtülü olarak dağıtılmış sayılacağı, alım, satım, imalat ve inşaat işlemleri, kiralama ve kiraya verme
işlemleri, ödünç para alınması ve verilmesi, ikramiye, ücret ve benzeri ödemeleri gerektiren
işlemler her hal ve şartta mal veya hizmet alım ya da satımı olarak değerlendirileceği hükmüne yer
verilmiştir.
                Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalara göre, şirket ortağınıza ait zeytin arazisinin 10
yıllığına kiralanarak ilk iki yıl için kira karşılığı ( ilaçlanması, zeytin ağaçlarının budanması, bakımı,
toprak ve toprak numunelerinin akderite bir laboratuarda test işlemleri vb) şirket ortağınız adına
yapılan harcamaların aynen tahsil edilen kira bedeli olarak kabul edilmesi gerekmekte olup yapılan
harcama tutarı üzerinden şirket ortağı adına Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesinin (5-a)
bendi gereği %20 gelir vergisi tevkifatı yapılması ve dönemi takip eden ayın yirmiüçüncü günü
akşamına kadar stopaj gelir vergisi yönünden bağlı bulunulan vergi dairesine beyan edilmesi
gerekmektedir.          
                Diğer taraftan Şirket ortağı ... tarafından aynen tahsil edilen kira gelirinin kesinti
suretiyle vergilendirilmiş kazanç olarak Gelir Vergisi Kanununun 86 ncı maddesinin birinci
fıkrasının (c) bendi gereği beyan edilmesi, emsal kira bedelinin Şirket tarafından yapılan harcama
tutarından fazla olması durumunda ise, emsal kira bedeli ile harcama tutarı arasındaki farkın da
Gelir Vergisi Kanununun 86 ncı maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi dikkate alınarak beyan
edilmesi gerektiği tabiidir.               Öte yandan, Kurumlar Vergisi Kanununun 13 üncü maddesi gereğince şirketiniz ile ilişkili
kişi arasında gerçekleştirilen söz konusu kiralama işleminde uygulanan fiyat veya bedelin emsallere
uygun olması gerekmektedir. Emsallere uygun fiyat veya bedelin tespitinde anılan madde hükmü ile
1 seri numaralı Transfer Fiyatlandırması Yoluyla Örtülü Kazanç Dağıtımı Hakkında Genel Tebliğde
yapılan açıklamalara göre işlemin mahiyetine en uygun yöntemin kullanılacağı tabiidir.
               Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
 
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.