Tahsildar alındısı karşılığında belediyeye ödenen bedelin BA formunda beyan edilmesi ve KDV den indirim konusu yapılıp yapılmayacağı hk.

Tahsildar alındısı karşılığında belediyeye ödenen bedelin
BA formunda beyan edilmesi ve KDV den indirim konusu
yapılıp yapılmayacağı hk.
Sayı:
B.07.1.GİB.4.38.15.01-130[29-2015/20-1258]-2950
Tarih:
14/01/2019
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KAYSERİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
Sayı : 50426076-130[29-2015/20-1258]-2950 14.01.2019
Konu : Tahsildar alındısı karşılığında
belediyeye ödenen bedelin BA
formunda beyan edilmesi ve KDV den
indirim konusu yapılıp yapılmayacağı
hk.
İlgi : …tarih ve…sayılı özelge talep formunuz.
İlgide kayıtlı özelge talep formunda,…Belediyesinden almış olduğunuz kum ile ilgili olarak belediye
tarafından tahsildar alındısı düzenlendiğinden bahisle, söz konusu alım için düzenlenen tahsildar
alındısının fatura veya benzer vesika mahiyetinde kabul edilip edilmeyeceği, yüklenilen katma
değer vergisinin indirim konusu yapılıp yapılmayacağı ile söz konusu alımın Ba formunda bildirilip
bildirilmeyeceği hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.
A-KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:
3065 sayılı KDV Kanununun,
-29/1-a maddesinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den
bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve
hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV yi
indirebilecekleri,
-29/3 üncü maddesinde, indirim hakkının vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı
aşılmamak şartıyla, ilgili vesikaların kanuni defterlere kaydedildiği vergilendirme döneminde
kullanılabileceği,
-34/1 inci maddesinde, yurt içinden sağlanan veya ithal olunan mal ve hizmetlere ait KDV nin, a1ış
faturası veya benzeri vesikalar ve gümrük makbuzu üzerinden ayrıca gösterilmek ve bu vesikalar
kanuni defterlere kaydedilmek şartıyla indirilebileceği,
-53 üncü maddesinde, bu Kanunda geçen fatura ve benzeri vesikalar tabirinin Vergi Usul
Kanununda düzenlenen vesikaları ifade ettiği,
hüküm altına alınmıştır.
Konuya ilişkin olarak 26/04/2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01/05/2014
tarihinde yürürlüğe giren KDV Genel Uygulama Tebliğinin "III/C-5.İndirimin Belgelendirilmesi"
başlıklı bölümünde "3065 sayılı Kanunun 34 üncü maddesine göre, yurt içinden sağlanan veya ithal
olunan mal ve hizmetlere ait KDV'nin indirilebilmesi için aşağıda sayılan iki şartın
gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
a)"Vergi, alış faturası veya benzeri vesikalar ile gümrük makbuzu üzerinde ayrıca gösterilmeli,
b)Söz konusu vesikalar, vergiyi doğuran olayın vuku bulduğu takvim yılı aşılmamak şartıyla
kanuni defterlere kaydedilmelidir" açıklamalarına yer verilmiştir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, KDV mükelleflerinin kendilerine yapılan teslim ve hizmetlere ait
katma değer vergisini indirim konusu yapabilmesi için öncelikle bu işlemlere ilişkin katma değer
vergisinin fatura ve benzeri belgelerle tevsik edilmesi ve bu belgelerin vergiyi doğuran olayın
meydana geldiği takvim yılı içinde kanuni defterlere kaydedilmesi gerekmektedir.
B-VERGİ USUL KANUNUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:
Bilindiği üzere, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 148, 149 ve mükerrer 257'nci maddelerinin
verdiği yetkiye dayanılarak yayımlanan 350, 362, 381 ve 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel
Tebliğleri uyarınca, bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin belirli bir haddi aşan mal ve
hizmet alımlarını "Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)" ile mal ve hizmet
satışlarını ise "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)" ile bildirmeleri
hususunda yükümlülükleri bulunmaktadır. Söz konusu yükümlülüğün, 2010 yılı ve müteakip yılların
aylık dönemlerinde yerine getirilmesinde uygulanacak usul ve esaslar ile bildirim hadleri 396 Sıra
No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin konusunu oluşturmaktadır.
Anılan Tebliğin (1.2.1) numaralı bölümünde "Bildirim mecburiyeti bulunan mükelleflerce, belirlenen
hadler çerçevesinde yapılan her türlü mal ve/veya hizmet alış ve satışları, bunlara ilişkin belgenin
türüne (Fatura, irsaliyeli fatura, serbest meslek makbuzu, müstahsil makbuzu, gider pusulası,
akaryakıt pompalarına bağlı ödeme kaydedici cihaz fişi, sigorta komisyon gider belgesi ve yolcu
bileti gibi) bakılmaksızın Ba-Bs bildirim formlarına dahil edilecektir" hükmü yer almaktadır.
(1.2.2) numaralı bölümünde ise "Mükelleflerin 2010 yılı ve müteakip yılların aylık dönemlerine
ilişkin mal ve/veya hizmet alışları ile mal ve/veya hizmet satışlarına uygulanacak had 5.000 TL
olarak yeniden belirlenmiştir. Buna göre, bir kişi veya kurumdan katma değer vergisi hariç 5.000
TL ve üzerindeki mal ve/veya hizmet alışları, "Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu
(Form Ba)" ile; bir kişi veya kuruma katma değer vergisi hariç 5.000 TL ve üzerindeki mal ve/veya
hizmet satışları ise "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)"nun Tablo II
alanında bildirilecektir" açıklamaları yer almaktadır. Bu kapsamda belgenin türüne bakılmaksızın,
yapılan mal ve hizmet alım satımlarının 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile
belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde Ba-Bs bildirimlerine dahil edilmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan; anılan Kanunun 153'üncü maddesinde, kurumlar vergisi mükelleflerinin işe
başlamayı vergi dairesine bildirmeye mecbur oldukları; 172'nci maddesinde ise, iktisadi kamu
müesseselerinin defter tutma bakımından tüccarların tabi oldukları hükümlere tabi oldukları,
177'nci maddesinde de kurumlar vergisine tabi olan diğer tüzel kişilerin birinci sınıf tüccar
oldukları hüküm altına alınmıştır.
Ayrıca mezkûr Kanunun 229'uncu maddesinde "Fatura, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında
müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından
müşteriye verilen ticari vesikadır" 231'inci maddesinin 5 numaralı bendinde ise "Fatura, malın
teslimi veya hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre
içerisinde düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır" hükmü yer almaktadır.
232'nci maddesinde de birinci ve ikinci sınıf tüccarlar, kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter
tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerin; birinci ve ikinci sınıf tüccarlara, serbest meslek erbabına,
kazançları basit usulde tespit olunan tüccarlara, defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilere,
vergiden muaf esnafa sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek ve bunlarında fatura
istemek ve almak mecburiyetinde oldukları hükme bağlanmıştır.
Yukarıda yer alan kanun hükümlerine göre; … Belediyesine ait kum ocağı nedeniyle belediyeye
bağlı bir iktisadi işletme oluştuğu ve söz konusu işletme birinci sınıf tüccar hükmünde
bulunduğundan Vergi Usul Kanununda belirtilen tüm vergisel yükümlülüklerin (defter tutma, belge
düzenleme vs.) yerine getirilmesi zorunlu olup söz konusu kum ocağından yapılan kum alışlarınız
nedeniyle tevsik edici belge olarak fatura düzenlenmesi ve birinci sınıf tüccar olan kurumunuzca da
fatura istenmesi gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.