Tasfiyesi devam etmekte olan şirketin karşılık ayırmak suretiyle bankada bulunan parasını ortaklara dağıtması hk.

Özelge: Tasfiyesi devam etmekte olan şirketin karşılık
ayırmak suretiyle bankada bulunan parasını ortaklara
dağıtması hk.
Sayı: 
B.07.1.GİB.4.34.19.02-019.01-913
Tarih: 
08/03/2012
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü
 
   
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.19.02-019.01-913 08/03/2012
Konu : Tasfiyesi devam etmekte olan şirketin karşılık ayırmak  
suretiyle bankada bulunan parasını ortaklara dağıtması
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, şirketinizin tasfiye işleminin devam ettiği, devam
eden bir dava nedeniyle tasfiyenin sonlandırılamadığı belirtilerek, tasfiyeyi kapatmadan varolan
yükümlülükler için karşılık ayırmak şartıyla ortaklara pay dağıtımı yapılıp yapılamayacağı
hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
            5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun "Tasfiye" başlıklı 17'nci maddesinin birinci
fıkrasında her ne sebeple olursa olsun, tasfiye haline giren kurumların vergilendirilmesinde hesap
dönemi yerine tasfiye döneminin geçerli olacağı, tasfiyenin kurumun tasfiyeye girmesine ilişkin
genel kurul kararının tescil edildiği tarihte başlayacağı ve tasfiye kararının tescil edildiği tarihte
sona ereceği, başlangıç tarihinden aynı takvim yılı sonuna kadar olan dönem ilebu dönemden
sonraki her takvim yılı ve tasfiyenin sona erdiği dönem için ilgili takvim yılı başından tasfiyenin bitiş
tarihine kadar olan dönem bağımsız bir tasfiye dönemi sayılacağı hükme bağlanmıştır.
            Anılan maddenin dördüncü fıkrasında ise tasfiye halindeki kurumların vergi matrahının
tasfiye kârı olduğu, tasfiye kârının da tasfiye döneminin sonundaki servet değeri ile tasfiye
döneminin başındaki servet değeri arasındaki olumlu fark olduğu, tasfiye kârı hesaplanırken;
ortaklara veya kurum sahiplerine tasfiye esnasında avans olarak veya diğer şekillerde yapılan her
türlü ödemelerin tasfiyenin sonundaki servet değerine ekleneceği; yedinci fıkrasında da; tasfiye
memurlarının, kurumun tahakkuk etmiş vergileri ile tasfiye beyannamelerine göre
hesaplanan vergiler ve diğer itirazlı tarhiyatlar için, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas
Kanunu'nun 207'nci maddesine uygun bir karşılık ayırmadan aynı Kanun'un 206'ncı maddesinin
dördüncü sırasında yazılı alacaklılara ödeme ve ortaklara paylaştırma yapamayacağı, aksi
takdirde bu vergilerin asıl ve zamları ile vergi cezalarından şahsen ve müteselsilen sorumlu
oldukları hüküm altına alınmıştır.
            1 Seri No'lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği'nin "17. Tasfiye" başlıklı bölümünde de konu ile
ilgili olarak ayrıntılı açıklamalara yer verilmiş olup "17.4. Tasfiye kârı" başlıklı alt bölümde,
hisselerine mahsuben ortaklara dağıtılan, satılan, devredilen veya kurum sahibine iade olunan
iktisadi kıymetlerin değerleri dağıtımın, satışın, devrin veya iadenin yapıldığı gün itibarıyla
Kurumlar Vergisi Kanunu'nun transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı hükümlerine
göre belirleneceği açıklaması yapılmıştır.
            Aynı bölümün "17.6. Tasfiye memurlarının sorumluluğu" başlıklı alt bölümünde de, Tasfiye
memurları, kurumun tahakkuk etmiş vergileri ile tasfiye beyannamelerine göre hesaplanan vergiler
ve diğer itirazlı tarhiyatlar için 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 207'nci maddesine uygun bir
karşılık ayırmadan aynı Kanun'un 206'ncı maddesinin dördüncü sırasında yazılı alacaklılara ödemeve ortaklara paylaştırma yapamayacakları aksi takdirde, bu vergilerin asıl ve zamları ile vergi
cezalarından şahsen ve müteselsilen sorumlu olacakları vurgulanmıştır.
            Diğer taraftan, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 94'üncü maddesinin 6/b-i bendinde, tam
mükellef kurumlar tarafından; tam mükellef gerçek kişilere, gelir ve kurumlar vergisi mükellefi
olmayanlara ve gelir vergisinden muaf olanlara dağıtılan, 75'inci maddenin ikinci fıkrasının (1), (2)
ve (3) numaralı bentlerinde yazılı kâr paylarından (karın sermayeye eklenmesi kar dağıtımı
sayılmaz) (2009/14592 sayılı BKK ile 03.02.2009 tarihinden geçerli olmak üzere) % 15 oranında
vergi tevkifatı yapılacağı hükme bağlanmıştır.
            Buna göre, tasfiyesi devam eden şirketinizce nakden veya hesaben yapılan kâr payı
ödemelerinden Gelir Vergisi Kanunu'nun 94'üncü maddesinin 6/b-i bendine göre %15 oranında
tevkifat yapılacağı tabiidir.
            Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
 
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.