TUGS'a kayıtlı gemiler kullanılarak yapılan deniz inşaat işlerinden elde edilen kazancın istisna olup olmadığı, su tesviye cihazının bedelinin maliyet

TUGS'a kayıtlı gemiler kullanılarak yapılan deniz inşaat
işlerinden elde edilen kazancın istisna olup olmadığı, su
tesviye cihazının bedelinin maliyete eklenip eklenmeyeceği,
amortisman oranları.
Sayı: 
B.07.1.GİB.4.34.16.01-125[5-2014/295]-60324
Tarih: 
11/06/2015
T.C.
GELİR İDARESİ   BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef   Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
 
   
Sayı :62030549-125[5-2014/295]-60324 11/06/2015
Konu :TUGS'a kayıtlı gemiler kullanılarak  
yapılan deniz   inşaat işlerinden elde
edilen kazancın istisna olup olmadığı,
su tesviye   cihazının bedelinin
maliyete eklenip eklenmeyeceği,
amortisman oranları.
        
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunda Türkiye ve uluslararası sularda her türlü gemi ve deniz
taşıtı işletme, kiralama, gemi kurtarma ile liman ve köprü gibi deniz inşaat faaliyetlerinde
bulunduğunuzu, deniz inşaat faaliyetlerini zorunlu olarak işletmenin aktifinde yer alan Türk
Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerle yaptığınızı belirterek bahse konu gemiler olmadan
yapılamayacak olan liman, köprü gibi deniz inşaat hizmetlerinden elde edilen gelirlere kurumlar
vergisi istisnası uygulanıp uygulanmayacağı, alt taşeron firma olarak İzmit Körfez Köprüsü işinde
kullanılmak üzere sadece bu iş için özel olarak imal edilmiş olan ve bu proje tamamlandıktan sonra
başka bir faaliyette kullanılması söz konusu olmayan su tesviye cihazının maliyetini doğrudan proje
maliyetine dahil edip edemeyeceğinizi, dahil edilemeyecek ise amortisman süresinin kaç yıl olacağı,
ayrıca Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde yer almayan, motorlu araçlarla çekilen, kendi başına
hareket imkanı bulunmayan ve deniz yüzeyinde kullanılan dubanın kullanım süresinin kaç yıl
olacağı hususlarında bilgi talep edildiği anlaşılmış olup konuya ilişkin Başkanlığımız görüşü aşağıda
açıklanmıştır.
            KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN
            5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde; "(1) Kurumlar vergisi,
mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanır.
            (2) Safî kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticarî kazanç hakkındaki
hükümleri uygulanır..."
            hükümleri yer almaktadır.
            193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinde; "Her türlü ticari ve sınai
faaliyetlerden doğan kazanç ticari kazançtır."
            hükmüne yer verilmiştir.
            4490 sayılı Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanununun "Tanımlar" başlıklı 2 nci maddesinde,
gemi kavramının, ticari amaçla kullanılan her türlü yük, yolcu ve açık deniz balıkçı gemilerini ifadeettiği ve aynı kanunun "Mali Hükümler" başlıklı 12 nci maddesinin birinci fıkrasında; "Bu Kanun
uyarınca oluşturulan Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerin ve yatların işletilmesinden ve
devrinden elde edilen kazançlar, gelir ve kurumlar vergileriyle fonlardan istisnadır."
            hükmü yer almaktadır.
            Öte yandan, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin "5.12.1. Türk Uluslararası Gemi
Siciline Kayıtlı Gemilerin İşletilmesinden ve Devrinden Elde Edilecek Kazançlara İlişkin İstisna"
başlıklı bölümünün "5.12.1.1. Yasal Düzenleme ve İstisnanın Kapsamı" adlı alt başlığında ise;
            "4490 sayılı Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu ile 491 sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 5266 sayılı Kanunun 3 üncü maddesiyle değişik
12 nci maddesinin birinci fıkrasında, "Bu Kanun uyarınca oluşturulan Türk Uluslararası Gemi
Siciline kayıtlı gemilerin ve yatların işletilmesinden ve devrinden elde edilen kazançlar, gelir ve
kurumlar vergileriyle fonlardan istisnadır." hükmü yer almaktadır.
            Bu hükme göre, 4490 sayılı Kanunla oluşturulan Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı
gemilerin ve yatların işletilmesinden elde edilen kazançlar, faaliyetin gelir vergisi mükelleflerince
(dar mükellefler dahil) yapılması halinde gelir vergisinden, kurumlar vergisi mükelleflerince (dar
mükellefler dahil) yapılması halinde kurumlar vergisinden; Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı
gemilerin devrinden elde edilecek kazançlar da gelir ve kurumlar vergisinden istisna olacaktır. 
            Bu istisna, gerçek ve tüzel kişilerin Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıt ettirdikleri
gemilerin ve yatların işletilmesinden ve devrinden elde ettikleri kazançları ile sınırlıdır..."
            düzenlemelerine yer verilmiştir.
            Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerin
liman, köprü gibi inşaatların yapımında kullanılmasından elde edilen kazançlar için 4490 sayılı
Kanunun 12 nci maddesinde yer alan istisnadan yararlanmanız mümkün değildir. Dolayısıyla istisna
kapsamında olmayan kazancın kurum kazancına dahil edilmesi gerekmektedir.
            VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN
            213 sayılı Vergi Usul Kanununun 5024 sayılı Kanunla değişen 315 inci maddesinde,
mükelleflerin amortismana tabi iktisadi kıymetlerini Maliye Bakanlığının tespit ve ilan edeceği
oranlar üzerinden itfa edecekleri ve ilan edilecek oranların tespitinde iktisadi kıymetlerin faydalı
ömürlerinin dikkate alınacağı hükme bağlanmış olup, anılan maddenin Bakanlığımıza verdiği
yetkiye istinaden, amortismana tabi iktisadi kıymetler için uygulanacak "Faydalı Ömür ve
Amortisman Oranları" tespit edilmiş ve bu oranlar 333, 339, 365, 389, 399, 406, 418 ve 439 Sıra
No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri ile açıklanmıştır.
            333 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin "4. Listelerde Bulunmayan İktisadi
Kıymetler" bölümünde ise, listedeki herhangi bir sınıflamada yer almayan amortismana tabi iktisadi
kıymetlere uygulanacak amortisman oranları için mükelleflerin müracaatları üzerine Maliye
Bakanlığınca belirlenecek süre ve oranlar üzerinden amortisman ayrılabileceği ifade edilmektedir.
            Bu itibarla, 333 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ekinde sayılan amortismana
tabi iktisadi kıymetler içerisinde yer almayan bahse konu makina ve dubanın bu listeye eklenmesi
için Gelir İdaresi Başkanlığına müracaatta bulunmanız gerekmektedir.
            Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
   
 (*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.