Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerin işletilmesi veya satışından elde edilen gelirlerin ve gemide çalışan personele ödenen ücretlerin ist

Özelge: Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerin
işletilmesi veya satışından elde edilen gelirlerin ve gemide
çalışan personele ödenen ücretlerin istisnası hk.
Sayı:
84098128-120[37-2012-5]-164
Tarih:
03/04/2014
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü
Sayı : 84098128-120[37-2012-5]-164 03/04/2014
Konu : Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerin
işletilmesi veya satışından elde edilen gelirlerin ve
gemide çalışan personele ödenen ücretlerin istisnası
hk.
İlgi (a)'da kayıtlı özelge talep formunda; işletmenize ait " ... " isimli özel maksatlı "Tarak
Gemisi" ile deniz dibi tarama, kazı çalışmaları ve benzeri faaliyetler yaptığınız, ilgi (b)'de kayıtlı
dilekçenizde ise; söz konusu geminin 19.11.2012 tarihinde Türk Uluslararası Gemi Siciline
kaydedildiği belirtilerek, gemide çalışan personele yapılan ücret ödemeleri ile geminin
işletilmesinden ve işletilip işletilmediğine bakılmaksızın aynı sicile bir başkası adına tescil edilmek
üzere devrinden elde edilecek kazançların 4490 sayılı Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu
uyarınca gelir, kurumlar, damga vergisi ve harç istisnası kapsamında değerlendirilip
değerlendirilemeyeceği hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37'nci maddesinde; "Her türlü ticari ve sınai
faaliyetlerden doğan kazanç ticari kazançtır." hükmüne yer verilmiştir.
Diğer taraftan, 4490 sayılı Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu ile 491 sayılı Kanun
Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 2'nci maddesinde, Kanunda geçen
gemi kavramının ticari amaçla kullanılan her türlü yük, yolcu ve açık deniz balıkçı gemilerini ifade
ettiği, aynı Kanunun 12'nci maddesinde ise bu Kanun uyarınca oluşturulan Türk Uluslararası Gemi
Siciline kayıtlı gemilerin ve yatların işletilmesinden ve devrinden elde edilen kazançların, gelir ve
kurumlar vergileriyle fonlardan müstesna olduğu ve Türk Uluslararası Gemi Sicilinde kayıtlı
gemilerde ve yatlarda çalışan personele ödenen ücretlerin gelir vergisi ve fonlardan müstesna
olduğu hüküm altına alınmıştır.
6762 sayılı Türk Ticaret Kanununun 816'ncı maddesinde de, tahsis edildiği gayeye uygun
olarak kullanılması denizde hareket etme imkanına bağlı bulunan ve pek küçük olmayan her türlü
teknenin gemi sayılacağı hükme bağlanmıştır.
Diğer taraftan, konu hakkında 30/04/2007 tarih ve 26482 sayılı Resmi Gazete'de
yayımlanan 1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin "5.12.1.1 Yasal düzenleme ve
istisnanın kapsamı" başlıklı bölümünde;
"4490 sayılı Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu ile 491 sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 5266 sayılı Kanunun 3'üncü maddesiyle değişik
12'nci maddesinin birinci fıkrasında, "Bu Kanun uyarınca oluşturulan Türk Uluslararası Gemi
Siciline kayıtlı gemilerin ve yatların işletilmesinden ve devrinden elde edilen kazançlar, gelir ve
kurumlar vergileriyle fonlardan istisnadır." hükmü yer almaktadır.
Bu hükme göre, 4490 sayılı Kanunla oluşturulan Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı
gemilerin ve yatların işletilmesinden elde edilen kazançlar, faaliyetin gelir vergisi mükelleflerince
(dar mükellefler dahil) yapılması halinde gelir vergisinden, kurumlar vergisi mükelleflerince (dar
mükellefler dahil) yapılması halinde kurumlar vergisinden; Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı
gemilerin devrinden elde edilecek kazançlar da gelir ve kurumlar vergisinden istisna olacaktır."
hükmü yer almaktadır.
... Liman Başkanlığının ... tarihli ve ... sayılı yazılarında;
"...
Bahse konu ... adına kayıtlı ... isimli Tarak Gemisi Gemi kavramı kapsamındadır."
denilmektedir.
Bu çerçevede, gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin;
-Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıt ettirdikleri gemilerin ve yatların işletilmesinden elde
ettikleri kazançlar ile,
-Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıt ettirdikleri gemilerin ve yatların işletilip
işletilmediğine bakılmaksızın aynı sicile bir başkası adına tescil edilmek üzere devrinden elde
ettikleri kazançlar,
gelir ve kurumlar vergisinden istisna olacaktır. Ayrıca, Türk Uluslararası Gemi Sicilinde
kayıtlı gemilerde ve yatlarda çalışan personele ödenen ücretler de gelir vergisinden müstesna
tutulacaktır.
Diğer taraftan, 492 sayılı Harçlar Kanununun 38'inci maddesinde noter işlemlerinden bu
kanuna bağlı (2) sayılı tarifede yazılı olanların noter harcına tabi olduğu belirtilmiş olup, söz konusu
tarifenin "Maktu harçlar" başlıklı ikinci bölümünün birinci maddesinde ise, belli bir meblağı ihtiva
etmeyen ve alınacak harç miktarı kanun ve tarifede ayrıca gösterilmemiş olan senet, mukavele ve
kağıtlardaki imzaların beherinden maktu harç alınacağı hüküm altına alınmıştır.
Ayrıca, anılan Kanunun 123'üncü maddesinin ilk fıkrasında; özel kanunlarla harçtan muaf
tutulan kişilerle istisna edilen işlemlerden harç alınmayacağı belirtilmektedir.
4490 sayılı Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu ile 491 sayılı Kanun Hükmünde
Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 12'nci maddesinin 2'nci fıkrasında ise, "Türk
Uluslararası Gemi Siciline kaydedilecek gemilere ve yatlara ilişkin alım, satım, ipotek, tescil kredi
ve navlun mukaveleleri, damga vergisine, harçlara, banka ve sigorta muameleleri vergisine ve
fonlara tabi tutulmazlar." hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıda yer alan hükümler çerçevesinde; " ... " isimli tarak geminizin Türk Uluslararası
Gemi Siciline kayıtlı olması nedeniyle söz konusu gemiyle ilgili alım, satım, ipotek, tescil, kredi ve
navlun mukavelelerinin damga vergisinden istisna edilmesi ve devredilecek olan bahse konu
geminin Türk Uluslararası Gemi Sicil belgesinin ibraz edilmesi halinde noterde yapılacak
işlemlerden harç alınmaması gerekmektedir.
Ancak 4490 sayılı Kanunda, Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerde çalışan
personele ödenen ücretlerin damga vergisinden istisna olacağına dair herhangi bir hükme yer
verilmediğinden, söz konusu personele ödenen ücretlerin damga vergisine tabi tutulması
gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.