Üyelerden alınan aidatların KDV ve KV yönünden değerlendirilmesi hk.
Özelge: Üyelerden alınan aidatların KDV ve KV yönünden
değerlendirilmesi hk.
Sayı:
B.07.1.GİB.4.45.15.01-KDV-14-46
Tarih:
16/06/2011
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
MANİSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Vergi ve Anlaşmalar Uygulama Müdürlüğü
Sayı : B.07.1.GİB.4.45.15.01-KDV-14-46 16/06/2011
Konu : Üyelerden alınan aidatların KDV ve KV yönünden
değerlendirilmesi
İlgide kayıtlı dilekçenizde, kooperatifinizin giderlerinin üyelerinizden alınan aidatlarla karşılandığı
belirtilerek, kurumlar vergisi ve katma değer vergisi yönünden değerlendirilmesi hususunda
Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunun 2 nci maddesinde kooperatiflerin kurumlar vergisi
mükellefleri arasında olduğu belirtilmiş olup, kurumlar vergisinden muaf olan kurumların sayıldığı
4 ncü maddesinin (k) bendinde tüketim ve taşımacılık kooperatiflerinin haricindeki kooperatiflerin
kurumlar vergisi muafiyet şartlarına ilişkin hükümlere yer verilmiş, diğer bir anlatımla tüketim ve
taşımacılık kooperatifleri muafiyet kapsamı dışında tutulmuştur.
Aynı Kanunun 1 inci maddesinin son fıkrasında, kurum kazancının gelir vergisinin konusuna giren
gelir unsurlarından oluşacağı, 6 ıncı maddesinde de kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap
dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının
tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hüküm
altına alınmıştır.
Diğer taraftan, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde ticari, sınai, zirai
faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer
vergisine tabi olduğu, ticari, sınai, ziraî faaliyet ile serbest meslek faaliyetinin devamlılığı, kapsamı
ve niteliğinin Gelir Vergisi Kanunu hükümlerine göre; Gelir Vergisi Kanununda açıklık bulunmadığı
hallerde, Türk Ticaret Kanunu ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre tayin ve tespit edileceği, bu
faaliyetlerin kanunların veya resmi makamların gösterdiği gerek üzerine yapılması, bunları
yapanların hukuki statü ve kişilikleri, Türk tabiiyetinde bulunup bulunmamaları, ikametgâh veya
işyerlerinin yahut kanuni merkez veya iş merkezlerinin Türkiye'de olup olmamasının işlemlerin
mahiyetini değiştirmeyeceği ve vergilendirmeye engel teşkil etmeyeceği hükümlerine yer
verilmiştir
Ayrıca 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 232 inci maddesinde birinci ve ikinci sınıf tüccarlar,
kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak mecburiyetinde olan çiftçilerin fatura kullanma
mecburiyetinin bulunduğu hüküm altına alınmış olup, Kanunun 177 inci maddesinde birinci sınıf
tacirler sayılarak 5 inci bendinde kurumlar vergisine tabi olan diğer tüzel kişilerin birinci sınıf
tacir olduğu belirtilmiştir.
Diğer taraftan, Karayolları Taşıma Yönetmeliğinin 2 inci maddesinde, taşıma mesafesine
bakılmaksızın il sınırları içinde yapılan yolcu taşımaları, 100 kilometreye kadar olan şehirlerarası
yolcu taşımaları ile belediye sınırları ile mücavir alanı içindeki şehiriçi yolcu taşımalarının, bu
Yönetmeliğin kapsamı dışında olduğu, bunlar için Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelik yürürlüğe
konuluncaya kadar, il sınırları içinde yapılan yolcu taşımaları ile 100 kilometreye kadar olanşehirlerarası yolcu taşımaları il ve ilçe trafik komisyonları ile işbirliği yapılmak suretiyle ilgili
valiliklerce, belediye sınırları ile mücavir alanı içindeki şehiriçi yolcu taşımaları il ve ilçe trafik
komisyonları ile işbirliği yapılmak suretiyle ilgili belediyelerce, bu Yönetmeliğin taşımacılar için
getirdiği sorumluluk ve yükümlülükler dikkate alınarak düzenleneceği açıklanmıştır.
Ulaştırma Bakanlığı tarafından kısa mesafeli yolcu taşımalarına ilişkin olarak yayımlanan
26.01.2009 tarih ve 2009/KUGM-06/YOLCU sayılı genelgenin 1 inci maddesinde taşıma mesafesine
bakılmaksızın il sınırları içinde yapılan yolcu taşımaları ile 100 kilometreye kadar olan şehirlerarası
yolcu taşımalarını düzenleyen "( Y ) Yetki Belge Yönergesi"nin Valilikler tarafından hazırlanarak
yayımlanacağı, il sınırları ile belediye sınırları aynı olan (kesişen) iller için söz konusu yönergenin
hazırlanmayacağı ve ( Y ) yetki belgesi düzenlenmeyeceği belirtilmiştir.
Buna göre; 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununa göre vergi mükellefi olan taşımacılık
kooperatiflerinin ortaklarından makbuz mukabili tahsil ettikleri üye aidatları bir gelir unsuru
niteliğinde olduğundan, kooperatifinizce (Y) yetki belgesi sahibi ortaklarından tahsil edilen üye
aidatları için fatura düzenlenmesi ve söz konusu aidat bedelleri üzerinden katma değer vergisi
hesaplanması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.