Yarı değerli taş işletmeciliği ile ilgili olarak yapılan çalışmaların öğretimi için faaliyette bulunulması halinde G.V.Kanunu'nun 18'inci maddesinde y

Özelge: Yarı değerli taş işletmeciliği ile ilgili olarak yapılan
çalışmaların öğretimi için faaliyette bulunulması halinde
G.V.Kanunu'nun 18'inci maddesinde yer alan istisnadan
faydalanıp faydalanılmayacağı hk.
Sayı: 
B.07.1.GİB.4.34.16.01-120[37-2012/118]-2781
Tarih: 
13/09/2012
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
 
   
Sayı : B.07.1.GİB.4.34.16.01-120[37-2012/118]-2781 13/09/2012
Konu : Yarı değerli taş işletmeciliği ile ilgili olarak yapılan  
çalışmaların öğretimi için faaliyette bulunulması halinde
G.V.Kanunu'nun 18'inci maddesinde yer alan istisnadan
faydalanıp faydalanılmayacağı
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunda, yarı değerli taş işletmeciliği ve madenciliği konusunda
araştırmalara başladığınızı ve bu konuda uzmanlaştığınızı, ... adresinde atölye açacağınızı ve gerekli
makine takımları kullanarak, yurt çapında toplanan yarı değerli taşları  bilgi birikiminiz ile işleyerek
üretim yapmak ve bu işi profesyonelce yapacak gençleri karşılık beklemeden yetiştirmek istediğinizi
belirterek, yapmış olduğunuz bu faaliyetinizden dolayı Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesi
kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceği hususunda bilgi talep edildiği anlaşılmakta olup
konu hakkında Başkanlığımız görüşü aşağıda açıklanmıştır.
            193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesinde; "Müellif, mütercim, heykeltraş,
hattat, ressam, bestekâr, bilgisayar programcısı ve mucitlerin ve bunların kanuni mirasçılarının şiir,
hikaye, roman, makale, bilimsel araştırma ve incelemeleri, bilgisayar yazılımı, röportaj, karikatür,
fotoğraf, film, video band, radyo ve televizyon senaryo ve oyunu gibi eserlerini gazete, dergi,
bilgisayar ve internet ortamı, radyo, televizyon ve videoda yayınlamak veya kitap, CD, disket, resim,
heykel ve nota halindeki eserleri ile ihtira beratlarını satmak veya bunlar üzerindeki mevcut
haklarını devir ve temlik etmek veya kiralamak suretiyle elde ettikleri hasılat Gelir Vergisinden
müstesnadır.
            Eserlerin neşir, temsil, icra ve teşhir gibi suretlerle değerlendirilmesi karşılığında alınan
bedel ve ücretler istisnaya dahildir.
            Yukarıda yazılı kazançların arızî olarak elde edilmesi istisna hükmünün uygulanmasına
engel teşkil etmez.
            Serbest meslek kazançları istisnasının, bu Kanunun 94 üncü maddesi uyarınca tevkif
suretiyle ödenecek vergiye şümulü yoktur." hükmü yer almaktadır.  
            Aynı Kanunun 37 nci maddesinde, her türlü ticari ve sınaî faaliyetlerden doğan kazançların
ticari kazanç olduğu belirtildikten sonra, ticari kazancın, Vergi Usul Kanunu hükümlerine ve Gelir
Vergisi Kanunu'nda yazılı gerçek (Bilânço veya işletme hesabı esası) veya basit usullere göre tespit
edileceği hükme bağlanmıştır.
             Diğer taraftan, aynı Kanun'un 46 ncı maddesinde, 47 nci ve 48 inci maddelerde yazılı
şartları topluca haiz olanların ticari kazançlarının basit usulde tespit olunacağı belirtilmiş, anılan
maddelerde ise basit usule tabi olmanın genel ve özel şartları açıklanmıştır.            Kanunun "Basit usulün hududu" başlıklı  51 inci maddesinin 3 üncü bendinde, "3. Sarraflar
ile kıymetli maden ve mücevherat alım satımı ile uğraşanlar" ın basit usulden faydalanamayacakları
belirtilmiş olup, söz konusu maddenin verdiği yetkiye dayanılarak çıkartılan 12/01/1995 tarih ve
95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile büyükşehir belediyesi olan illerin (Erzurum, Diyarbakır,
Sakarya ile 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunuyla Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisine
alınan yerlerden, yeni bağlanan mahallelerle birlikte2000 yılı genel nüfus sayımındaki nüfusu
30.000'den az olan yerler hariç) mücavir alan sınırları dahil olmak üzere Büyükşehir belediye
sınırları dahilinde her türlü emtia imalatı ile her türlü emtia alım satımı ile uğraşan mükellefler,
01.01.1995 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirme kapsamına alınmıştır.
             Konu ile ilgili olarak, yayımlanan 183 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin "5/a"
bölümünde; "Götürü usulde vergiye tabi olan mükelleflerden emtia imalatı ile uğraşanlar,
01.05.1995 tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirileceklerdir. Emtia imalatından; her türlü
yiyecek, içecek ve giyecek maddeleri, her  türlü ev ve büro eşyası, makine, alet ve edevat, kalem,
kağıt, defter ve kitap gibi her türlü kırtasiye ve malzemesi, topraktan yapılan ev, büro ve inşaat
malzemesinin imalatı ile diğer her türlü emtia imalatı anlaşılacaktır. Ayrıca imalatçılar, imal etmiş
oldukları emtiayı toptan veya perakende satmaları halinde de bu kapsama gireceklerdir." şeklinde
açıklama yapılmış olup, "5/b" bölümünde, "Götürü usulde vergiye tabi olan mükelleflerden her türlü
emtia alım-satımı ile uğraşanlar, 01.05.1995 tarihinden itibaren gerçek usulde
vergilendirileceklerdir. Emtia alım-satımının sabit bir işyerinde, seyyar olarak, toptan veya
perakende yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın bu işi yapan götürü usule tabi olan mükellefler, bu
kapsamda değerlendirileceklerdir." açıklamasına yer verilmiştir.
            Bu hükümlere göre,  açacağınız atölyede, gerekli makine ve takımlar kullanarak yurt
çapında toplanan yarı değerli taşlarla yapacağınız üretim ve bu sanatın öğretilmesi amacıyla
yapmak istediğiniz hocalık (kurs verme) faaliyeti ticari bir organizasyon içinde devamlı olarak
kazanç sağlamak amacına yönelik bir faaliyet olacağından, bu faaliyetiniz dolayısıyla elde
edeceğiniz kazancın serbest meslek kazancı olarak değil ticari kazanç hükümlerine göre
vergilendirilmesi gerekir. Dolayısıyla Gelir Vergisi Kanununun 18 inci maddesi kapsamında yer alan
istisnadan faydalanmanız mümkün bulunmamaktadır.
            Öte yandan, ticari kazanç kapsamında değerlendirilen faaliyetiniz nedeniyle Gelir Vergisi
Kanunun  51 inci maddesinin 3 numaralı bendi ve 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca
basit usulden yararlanmanız mümkün bulunmadığından elde edeceğiniz kazancın gerçek usulde
ticari kazanç olarak vergilendirilmesi gerekmektedir.
            Ancak, faaliyetinizde kullanılan her türlü malzeme müşterilerinize ait olmak üzere sadece el
işçiliği vermek suretiyle yaptığınız yarı değerli taş işletmeciliği işi dolayısıyla, 193 sayılı Gelir
Vergisi Kanununun 47 nci ve 48 inci maddelerinde yer alan basit usule tabi olmaya ilişkin  genel ve
özel şartları topluca taşımanız kaydıyla basit usulde vergilendirilmeniz mümkün bulunmaktadır.
            Bilgi edinilmesini rica ederim. 
 
 
 
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.