Yaşam koçluğu ve yoga eğitmenliği faaliyetinin vergilendirilmesi hk.

Özelge: Yaşam koçluğu ve yoga eğitmenliği faaliyetinin
vergilendirilmesi hk.
Sayı: 
67854564-1741-496
Tarih: 
28/08/2014
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
MÜKELLEF HİZMETLERİ USUL GRUP MÜDÜRLÜĞÜ
 
   
Sayı : 67854564-1741-496 28/08/2014
Konu : Yaşam koçluğu ve yoga eğitmenliği faaliyetinin  
vergilendirilmesi hk.
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, yaşam koçu ve yoga eğitmenliği faaliyetinde
bulunduğunuz belirtilerek, bu faaliyetiniz kapsamında müşterilerinize serbest meslek makbuzu mu
yoksa fatura mı düzenleyeceğiniz hususunda Başkanlığımız görüşü istenilmektedir.
            I- GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN
            193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinde, her türlü ticari ve sınai
faaliyetlerden doğan kazançların ticari kazanç olduğu, ticari kazancın ise Vergi Usul Kanunu
hükümlerine ve bu kanunda yazılı gerçek (Bilanço veya işletme hesabı esası) veya basit usule göre
tespit edileceği hüküm altına alınmıştır.
            Anılan Kanunun 51 inci maddesinin 1 inci fıkrasının (12) numaralı bendine istinaden
yayımlanan 12/01/1995 tarih ve 95/6430 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında, "Büyükşehir belediyesi
olan illerin (Erzurum, Diyarbakır, Sakarya ile 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunuyla
Büyükşehir Belediye Sınırları içerisine alınan yerlerden yeni bağlanan mahallelerle birlikte 2000 yılı
genel nüfus sayımındaki nüfusu 30.000'den az olan yerler ile 12/11/2012 tarihli ve 6360 sayılı On
Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde
Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun kapsamında büyükşehir belediyesi kurulan ve
büyükşehir belediyesi sınırları içerisine alınan yerler hariç) mücavir alan sınırları dahil olmak üzere
büyükşehir belediye sınırları içinde aşağıda belirtilen faaliyetleri yapan mükellefler 01.01.1995
tarihinden itibaren gerçek usulde vergilendirilirler.
            a) Her türlü emtia imalatı ile uğraşanlar,
            b) Her türlü emtia alım-satımı ile uğraşanlar,
            c) İnşaat ile ilgili her türlü işlerle uğraşanlar,
            d) Motorlu taşıtların her türlü bakım ve onarma işleriyle uğraşanlar,
            e) Lokanta ve benzeri hizmet işletmelerini işletenler,
            f) Eğlence ve istirahat yerlerini işletenler" açıklamalarına yer verilmiştir.
 
            Konu ile ilgili olarak yayımlanan 183 Seri No.lu Gelir Vergisi Genel Tebliğinin "Eğlence ve
İstirahat Yerlerini İşletenler" başlıklı 5/f bölümünde;            "... ...
            Eğlence ve istirahat yerlerinden; çay ve kırbahçesi, çayhane, kahvehane, kıraathane, bezik,
briç, bilardo, pingpong, masa futbolu, tenis, minyatür golf ve benzeri spor yerleri ile kaplıca,
hamam, otel, motel, pansiyon ve dansing, düğün salonu, sinema, atlı karınca, dönme dolap gibi
yerler anlaşılacaktır." açıklamasına yer verilmiştir.
            Aynı Kanunun "Serbest meslek kazancının tarifi" başlıklı 65 inci maddesinde ise, "Her türlü
serbest meslek faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır.
            Serbest meslek faaliyeti; sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya
ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk
altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır." hükmüne yer verilmiştir.
            Bu tanıma göre, serbest meslek faaliyeti tamamen sermaye kavramından soyutlanmamakta,
yapılan faaliyette ön planda emeğin olması, bir başka deyişle yapılan işin sermaye yoğun değil emek
yoğun bir iş olması gerektiği vurgulanmaktadır.
            Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalara göre, ticari organizasyon kapsamında olmayan ve
şahsi sorumluluğunuz altında kendi nam ve hesabınıza, sermayeden ziyade şahsi mesaiye ve
mesleki bilgiye dayalı olarak yürütmekte olduğunuz yaşam koçluğu (yoga öğretmenliği)
faaliyetinizin serbest meslek faaliyeti olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.
             II- VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN
             213 sayılı Vergi Usul Kanununun 172 nci maddesi ile serbest meslek erbabına defter tutma
mecburiyeti getirilmiş, 210 uncu maddesinde serbest meslek erbabının serbest meslek kazanç
defteri tutacağı hüküm altına alınmış, 236 ncı maddesinde ise "Serbest meslek erbabı, mesleki
faaliyetlerine ilişkin her türlü tahsilatı için iki nüsha serbest meslek makbuzu tanzim etmek ve bir
nüshasını müşteriye vermek, müşteride bu makbuzu istemek ve almak mecburiyetindedir."
hükmüne yer verilmiştir.
            Bu durumda, söz konusu faaliyetiniz serbest meslek faaliyeti olarak değerlendirildiğinden,
bu faaliyetinizden dolayı serbest meslek kazanç defteri tutmanız ve mesleki faaliyetinize ilişkin her
türlü tahsilatınız için serbest meslek makbuzu düzenlemeniz gerekmektedir.
            Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
 
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.