Yurt dışındaki firmadan Proje Yönetim Uzmanı Sertifikası almak için eğitim alınması ve yayınlara abone olunup, dergi alımları yapılmasının kvk ve kdv
Özelge: Yurt dışındaki firmadan Proje Yönetim Uzmanı
Sertifikası almak için eğitim alınması ve yayınlara abone
olunup, dergi alımları yapılmasının kvk ve kdv karşısındaki
durumu hk.
Sayı:
B.07.1.GİB.4.41.15.01-KVK-2011/6-41
Tarih:
20/02/2012
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
KOCAELİ VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
Sayı : B.07.1.GİB.4.41.15.01-KVK-2011/6-41 20/02/2012
Konu : Yurt dışındaki firmadan Proje Yönetim Uzmanı Sertifikası
almak için eğitim alınması ve yayınlara abone olunup,
dergi alımları yapılmasının kvk ve kdv karşısındaki durumu
İlgide kayıtlı özelge talebiniz ile Ar-Ge birimi olan Enstitünüzün faaliyetlerini etkin bir
şekilde sürdürmesi amacıyla çalışanların bilgi, beceri ve yeteneklerinin geliştirilmesi için Belçika'da
mukim ... firmasından uluslararası geçerliliği olan Proje Yönetim Uzmanı Sertifikası almak için
sınav kayıt ücretlerini ödediğiniz, ayrıca bilgilerin yenilenmesi için de Hollanda'da mukim ...
firmasından basılı ve elektronik süreli yayınlara abone olup dergi alımları yaptığınız belirtilerek
Enstitünüzün KDV ve Kurumlar Vergisi Kanununa göre kurum stopaj sorumluluğunun olup olmadığı
hususlarında bilgi istenildiği anlaşılmaktadır.
A) KURUMLAR VERGİSİ YÖNÜNDEN:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında; Kanunun 1
inci maddesinde sayılı kurumlardan kanunî ve iş merkezlerinden her ikisi de Türkiye'de
bulunmayanların, dar mükellefiyet esnasında sadece Türkiye'de elde ettikleri kazançlar üzerinden
vergilendirileceği hükmü yer almakta olup, üçüncü fıkrasında ise dar mükellefiyette kurum
kazancını oluşturan kazanç ve iratlar sayılmıştır.
Aynı maddenin dördüncü fıkrasında da, bu maddede belirtilen kazanç veya iratlar ile gelir
unsurlarının Türkiye'de elde edilmesi ve Türkiye'de daimî temsilci bulundurulması konularında, 193
sayılı Gelir Vergisi Kanununun ilgili hükümlerinin uygulanacağı hükmüne yer verilmiştir.
Buna göre, kanuni ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye'de bulunmayan mükellefler
yalnızca Türkiye'de elde ettikleri kazançlar üzerinden vergilendirilmektedir. Eğer Türkiye'de şube
ya da temsilcileri var ise verginin ödenmesinden bunlar sorumlu olmaktadır. Yurt dışındaki
firmaların Türkiye'de temsilci bulundurmadan mal veya hizmeti kendisinin satması halinde de bu
kurumun dar mükellef olma özelliği değişmeyecek, verginin ödenmesinden mal veya hizmeti alan
kurum sorumlu olacaktır.
Bu nedenledir ki;
a) Belçika'da mukim ... firmasına yapılan ödemelere ilişkin değerlendirmeler:
Türkiye Cumhuriyeti ile Belçika Krallığı Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte
Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması 08.10.1991 tarihinde yürürlüğe girmiş olup hükümleri
01.01.1992 tarihinden itibaren uygulanmaktadır.
Belçika'da mukim ... firmasına uluslararası geçerliliği olan "Proje Yönetim Uzmanı
Sertifikası" almak için ödenen sınav kayıt bedellerinin vergilendirilmesi konusunun Türkiye-Belçika
Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması'nın "Ticari Kazançlar"ı düzenleyen 7 nci ve "İşyeri"ne
ilişkin 5 inci maddeleri kapsamında değerlendirilmesi gerekmekte olup söz konusu maddenin
birinci fıkrası;
"1.Bir Akit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, söz konusu teşebbüs diğer Akit Devlette yer alan
bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunmadıkça, yalnız ilk bahsedilen Devlette
vergilendirilecektir. Eğer teşebbüs yukarıda bahsedilen şekilde ticari faaliyette bulunursa, kazanç
bu diğer Devlette, işyerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere, vergilendirilebilir."
hükmünü öngörmektedir.
Anılan Anlaşmanın "İşyeri"ne ilişkin 5 inci maddesinin 1 inci fıkrasında ise "İşyeri", "1. Bu
Anlaşmanın amaçları bakımından "işyeri" terimi, bir teşebbüsün işinin tamamen veya kısmen
yürütüldüğü işe ilişkin sabit bir yer anlamına gelir." şeklinde tanımlanmıştır.
Buna göre, Belçika'da mukim ... firması, Türkiye'de yer alan bir iş yeri aracılığıyla ticari
faaliyette bulunmadıkça söz konusu kazanç yalnızca Belçika'da vergilendirilecektir. Türkiye'de bir
iş yerinin bulunması ve ticari kazancın bu işyeri vasıtasıyla elde edilmesi durumunda ise, söz
konusu iş yerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere Türkiye'nin de vergi alma hakkı
doğacaktır.
b) Hollanda'da mukim ... firmasına yapılan ödemelere ilişkin değerlendirmeler:
Türkiye Cumhuriyeti ile Hollanda Krallığı Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte
Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması 30.09.1988 tarihinde
yürürlüğe girmiş olup hükümleri 01.01.1989 tarihinden itibaren uygulanmaktadır.
Hollanda'da mukim ... firmasına, basılı ve elektronik süreli yayınlara abonelik ve dergi
alımları için yapılan ödemelerin Türkiye-Hollanda Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması'nın
"Ticari Kazançlar"ı düzenleyen 7 nci ve "İşyeri"ne ilişkin 5 inci maddeleri kapsamında
değerlendirilmesi gerekmekte olup Türkiye - Belçika Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması ile
benzer hükümler içerdiğinden, yukarıda Belçika mukimi firmanın ticari nitelikteki faaliyetleri için
yapılan değerlendirmeye paralel bir değerlendirme yapılarak Hollanda mukimi ... firmasının söz
konusu faaliyetlerini Türkiye'de yer alan bir iş yeri vasıtasıyla gerçekleştirmesi durumunda, bu iş
yerine atfedilebilen miktarların Türkiye'de vergilendirilmesi gerekmekte, böyle bir iş yerinin
bulunmaması halinde ise söz konusu ticari faaliyetleri vergileme hakkı yalnızca Hollanda'ya ait
bulunmaktadır.
Türkiye'nin vergi alma hakkının bulunduğu durumlarda ise vergileme iç mevzuat
hükümlerimiz çerçevesinde yapılacaktır.
Anlaşmaların Türkiye'ye vergi alma hakkı tanıdığı ve Türkiye'de söz konusu gelirler
üzerinden bu şekilde vergi alındığı durumlarda; Türkiye - Belçika Anlaşmasının "Çifte
Vergilendirmenin Önlenmesi"ne ilişkin 23/1-a ve Türkiye - Hollanda Anlaşmasının ise 23/2-b
maddelerinde öngörüldüğü üzere, bu gelirlerin ilgili ülkelerde vergiden istisna edilmesi suretiyle
çifte vergilendirme önlenmiş olacaktır.
Anlaşma hükümlerinin uygulanabilmesi için adı geçen yabancı ülkelerde yerleşik gerçek kişi
veya kurumların bu ülkelerde mukim olduklarının ve tüm dünya kazançları üzerinden bu ülkelerde
vergilendirildiklerinin ilgili ülke yetkili makamlarından alınacak bir belge ile kanıtlanması ve bu
belgenin aslı ile birlikte Noterce veya ilgili ülkelerdeki Türk Konsolosluklarınca tasdik edilmiş
Türkçe tercümesinin bir örneğinin vergi sorumlularına ve ilgili vergi dairesine ibraz edilmesi
gerekmektedir.
B) KATMA DEĞER VERGİSİ YÖNÜNDEN:
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, Türkiye'de ticari, sınai, zirai
faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler ile her türlü mal ve
hizmet ithalatının verginin konusu teşkil eden işlemler olduğu belirtilmiş olup, aynı Kanunun 6 ncı
maddesinde ise;
"İşlemlerin Türkiye'de yapılması:
a) Malların teslim anında Türkiye'de bulunmasını,
b) Hizmetin Türkiye'de yapılmasını veya hizmetten Türkiye'de faydalanılmasını ifade eder."
hükmüne yer verilmiştir.
Anılan Kanunun 9/1 inci maddesinde, mükellefin Türkiye içinde ikametgahının, işyerinin,
kanuni merkezi ve iş merkezinin bulunmaması hallerinde ve gerekli görülen diğer hallerde Maliye
Bakanlığının vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla, vergiye tabi işlemlere taraf olanları
verginin ödenmesinden sorumlu tutabileceği belirtilmiştir.
Konuya ilişkin olarak yayımlanan 15 seri no.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde
"Katma Değer Vergisi Kanununun 1 inci maddesine göre işlemler Türkiye'de yapıldıkları takdirde
vergiye tabi tutulabilecektir. Aynı Kanunun 6/b maddesine göre, Türkiye'de yapılan, değerlendirilen
veya faydalanılan hizmetler Türkiye'de ifa edilmiş sayılacaktır. Yurt dışındaki firmalara yaptırılan
hizmetlerden bu kapsama girenlerin vergiye tabi olacağı açıktır. Bu gibi hizmet ifalarında mükellef
esas olarak yurt dışındaki firma olmakla birlikte, firmanın Türkiye'de ikametgahı, işyeri, kanuni
merkezi ve iş merkezi bulunmaması halinde vergi, sözü edilen Kanunun 9 uncu maddesi gereğince
hizmetten faydalanan yurt içindeki muhatap tarafından bağlı bulunulan vergi dairesine sorumlu
sıfatıyla beyan edilip ödenecektir." denilmektedir.
Buna göre, basılı ortamda dergi alımlarınız mal ithalatı çerçevesinde katma değer vergisine
tabi olup, hesaplanan katma değer vergisi Gümrük İdaresine ödenecektir.
Yurtdışındaki firmalardan internet ortamında sağlanan (sertifika alımı için verilen hizmetler,
elektronik dergi alımı ile süreli yayınlara abonelik) hizmetlerden ise Türkiye'de faydalanılacağından
bu hizmet ithali de katma değer vergisine tabi bulunmakta olup, bu hizmete ilişkin olarak doğan
katma değer vergisinin Kurumunuzca 2 no.lu Katma Değer Vergisi Beyannamesi ile bağlı
bulunduğunuz Vergi Dairesi Müdürlüğüne sorumlu sıfatıyla beyan edilerek ödenmesi
gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini arz ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.