Yurt dışından ithal edilen malın henüz serbest bölgede iken başka bir firmaya satılmasının vergisel boyutu ve Ba Bs formu hk.

Yurt dışından ithal edilen malın henüz serbest bölgede iken
başka bir firmaya satılmasının vergisel boyutu ve Ba Bs
formu hk.
Sayı: 
B.07.1.GİB.4.34.19.02-105[Mük 257-2012/VUK-1- . . .]-12102
Tarih: 
13/01/2017
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü
 
   
Sayı :11395140-105[Mük 257-2012/VUK-1- . . .]-12102 13.01.2017
Konu :Yurt dışından ithal edilen malın  
henüz serbest bölgede iken başka bir
firmaya satılmasının vergisel boyutu
ve Ba Bs formu hk.
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ile serbest bölgede şubenizin bulunduğu, yurt dışından
serbest bölgeye makine ithal ettiğinizi ve ithal edilen bu makinenin henüz serbest bölge içinde iken
başka bir firmaya satıldığını, sözü edilen firmanın GGB düzenleyerek malı teslim aldığı,
kurumunuzun ise makineyi serbest bölgede sattığı fiyat ile yurt dışından aldığı fiyat arasındaki farkı
komisyon geliri olarak kaydettiği ifade edilerek bahsi geçen işlemin KDV Kanunu yönünden durumu
ile Ba-Bs Formları bildirimi hususlarında Başkanlığımızdan görüş talep ettiğiniz anlaşılmıştır.
            l- KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN :
            3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun 1/1 inci maddesinde, Türkiye'de ticari,
sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye
tabi olduğu hüküm altına alınmış, l1/l-a bendiyle de ihracat teslimleri ve bu teslimlere ilişkin
hizmetler ile yurt dışındaki müşteriler için yapılan hizmetler, serbest bölgelerdeki müşteriler için
yapılacak fason hizmetler KDV den istisna edilmiştir. Kanunun 6/b maddesinde de işlemlerin
Türkiye'de yapılmasının; malların teslim anında Türkiye'de bulunmasını, hizmetin Türkiye'de
yapılmasını veya hizmetten Türkiye'de faydalanılmasını ifade ettiği belirtilmiştir.
            Aynı Kanunun 12/1 inci maddesinde; bir teslimin ihracat teslimi sayılabilmesi, teslimin yurt
dışındaki bir müşteriye veya bir serbest bölgedeki alıcıya ya da yetkili gümrük antreposu işleticisine
yapılması ve teslim konusu malın Türkiye Cumhuriyeti gümrük bölgesinden çıkarak bir dış ülkeye
veya bir serbest bölgeye vasıl olması ya da yurt dışındaki müşteriye gönderilmek üzere yetkili
gümrük antreposuna konulmasının gerçekleşmesine bağlanmış, teslim konusu malın ihraç
edilmeden önce yurt dışındaki alıcı adına hareket eden yurt içindeki firmalar veya bizzat alıcı
tarafından işlenmesi veya herhangi bir şekilde değerlendirilmesinin durumu değiştirmeyeceği
hükme bağlanmıştır.
            Yine aynı Kanunun 16/1-c maddesine göre, Gümrük Kanunundaki transit ve gümrük antrepo
rejimleri ile geçici depolama ve serbest bölge hükümlerinin uygulandığı malların KDV ye tabi
olmayacağı hüküm altına alınmıştır.
            Bu çerçevede, kurumunuzca yurt dışından ithal edilen makinenin serbest bölgede başka bir
alıcıya teslimi KDV Kanununun 16/1-c maddesi uyarınca KDV den istisna olup, söz konusu satış ilgili
dönem KDV Beyannamesinde gösterilmeyecektir.            ll- VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN:
            213 sayılı Vergi Usul Kanununun 148, 149 ve mükerrer 257 nci maddelerinin Maliye
Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak, 350 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğiyle, bilanço
esasına göre defter tutan mükelleflerin belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını "Mal ve
Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)" ile; mal ve hizmet satışlarını ise "Mal ve
Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu (Form Bs)" ile bildirmeleri yükümlülüğü getirilmiş olup,
04/02/2010 tarih ve 27483 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu
Genel Tebliği'nin  "I-Kapsam" başlıklı bölümünün ‘Yükümlülük Kapsamındaki Mükellefler' başlıklı
kısmında ; "Bilindiği üzere, belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alımlarını "Mal ve Hizmet Alımlarına
İlişkin Bildirim Formu (Form Ba)" ile; mal ve hizmet satışlarını ise "Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin
Bildirim Formu (Form Bs)" ile bildirme yükümlülüğü, bilanço esasına göre defter tutan mükellefleri
kapsamaktadır." hükmüne yer verildikten sonra aynı bölümün 1.1.3 numaralı kısmında;  "Serbest
bölgelerde faaliyet gösteren mükelleflerin de Ba-Bs bildirimi verme yükümlülüğü bulunmaktadır.
Söz konusu bildirimler, bu mükelleflerin kanuni merkezleri tarafından, merkez ve şube bilgileri
birleştirilerek verilecektir. Ancak, kanuni ve iş merkezi yurt dışında olup, münhasıran serbest
bölgede şubesi veya temsilciliği bulunan mükellefler, bildirim formlarında merkez bilgilerini dikkate
almaksızın  yalnızca  serbest  bölgede  faaliyette  bulunan  şubelerinin  mal  ve/veya  hizmet
alış/satışlarını bildireceklerdir." açıklaması yer almakta olup, 1.1.5 numaralı kısmında ; "Birden
fazla şubesi bulunan mükelleflerin bildirim formlarının merkez tarafından şube ve merkez bilgileri
birleştirmek suretiyle verilmesi gerektiği" belirtilmektedir.
            Aynı Tebliğin 08.09.2012 tarihinde yürürlüğe giren 418 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel
Tebliği ile değişen 3.2.2 numaralı kısmında “.......  Ayrıca serbest bölgelerde faaliyette bulunan
mükelleflerin yurt içiyle yaptıkları alış-satış işlemlerinin bildirilmesinde; gümrük giriş veya çıkış
beyannamesi düzenlenmesi hallerinde bu beyannamelerin kapanma tarihleri ve tutarları, gümrük
giriş veya çıkış beyannamesi düzenlenmemesi durumlarında ise serbest bölge işlem formu tarihi ve
tutarı dikkate alınacaktır....."
            3.2.3. numaralı kısmında ise; "Bir kişi veya kurumun birden fazla şubesinden yapılan mal ve
/veya hizmet alımları, muhasebe sistemi gereği ayrı ayrı takip edilse bile, birleştirilerek Ba bildirim
formunda tek satır olarak gösterilebileceği, aynı şekilde bir kişi veya kurumun birden fazla şubesine
yapılan mal ve/veya hizmet satışları da birleştirilerek Bs bildirim formunda tek satır olarak
gösterilebileceği",
            Anılan kısma 418 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile eklenen paragrafta ise
"Diğer taraftan, serbest bölgelerden yapılan mal ve/veya hizmet alım-satım işlemlerinin
bildirilmesinde; serbest bölgede faaliyette bulunan mükelleflerin Türkiye'deki merkez veya
şubelerinden  de alım-satım yapılması hallerinde, Türkiye'den yapılan alım-satım işlemleri ile
serbest bölgedeki şubeden yapılan alım-satım işlemleri ayrı satırlar şeklinde bildirilecektir. Bu
kapsamda yapılan bildirimlerde serbest bölgelerden yapılan alım-satım işlemlerinin bildirildiği
satırların ülke kodu kısmında "Serbest Bölge" ifadesinin seçilmesi gerekmektedir" açıklamalarına
yer verilmiştir.
            396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği'nin 2.1 bölümünde "Yükümlülük
kapsamındaki mükelleflerin mal ve/veya hizmet alış/satşlarının aylık dönemler itibariyle bildirilmesi
gerekmektedir. Mal ve/veya hizmet alış/satışlarının bildirilecekleri aylık dönemler, bunlara ilişkin
belgelerin düzenlenme tarihi dikkate alınarak belirlenir." hükümleri yer almaktadır.
            Bu kapsamda, Ba-Bs formlarının en önemli özelliklerinden biri, bu formların ekonomideki
aktörler arasındaki mal ve hizmet hareketlerinin bağlantılarını ortaya çıkartabilmesidir. Bu yolla bir
mükellefin mal ve hizmet alım/satım zinciri içerisindeki tüm mükellefler tespit edilebilmektedir.
            Yukarıda yapılan açıklamalar uyarınca; yurt dışından serbest bölgeye ithal ettiğiniz
makinenin serbest bölgede satışı KDV'den istisna olmakla birlikte söz konusu makinenin teslimi için
fatura düzenlenmiş olması nedeni ile Bs formuna dahil edilerek bildirimde bulunulması,            Diğer taraftan serbest bölgede bulunan şubeniz ile Türkiyede yerleşik merkezinizde
sürdürülen faaliyetinizden dolayı Ba-Bs bildirim formu verme yükümlülüğünüz bulunmakta olup,
söz konusu bildirim formlarının kanuni merkeziniz tarafından, merkez ve serbest bölgedeki şube
bilgilerinizin birleştirilerek verilmesi,
             gerekmektedir.
             Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
 
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.