Yurt içinde ve yurt dışında yerleşik müşterilere emlak aracılığı faaliyetinin vergilendirilmesi
Yurt içinde ve yurt dışında yerleşik müşterilere emlak
aracılığı faaliyetinin vergilendirilmesi
Sayı:
B.07.1.GİB.4.07.16.01-125[KVK.2013.ÖZ.52]-210
Tarih:
19/08/2015
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANTALYA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
MÜKELLEF HİZMETLERİ GELİR GRUP MÜDÜRLÜĞÜ
Sayı : 49327596-125[KVK.2013.ÖZ.52]-210 19/08/2015
Konu : Yurt içinde ve yurt dışında yerleşik
müşterilere emlak aracılığı
faaliyetinin vergilendirilmesi
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda,
- Şirketinizin ana faaliyet konusunun emlak komisyonculuğu olduğu, faaliyetiniz kapsamında
üçüncü kişilere ait gayrimenkullerin alım satım ve kiraya verilmesinde tarafları bir araya getirerek
aracılık hizmeti sunduğunuz, sunduğunuz bu hizmetler karşılığında müşterilerden komisyon
aldığınız,
- Yurt dışında mukim komisyoncular ile Türkiye'de bulunan tam mükellef konut sahipleri
arasında aracılık hizmeti sağladığınız, yurt dışında mukim komisyoncu tarafından sağlanan hizmet
karşılığında herhangi bir ödemede bulunmadığınız,
- Yurt dışından sağlanan hizmet kapsamında yurt dışında mukim komisyoncunun kira
bedelini yurt dışında mukim müşterisinden tahsil ederek Türkiye'de bulunan tam mükellef konut
sahibine iletmek üzere şirketiniz adına havale ettiği ve yurt dışında mukim komisyoncunun yaptığı
hizmetin karşılığında komisyon bedelini yurt dışındaki müşterisinden tahsil ettiği,
- Şirketiniz adına havale edilen tutarın komisyon tutarı ve komisyon bedeli üzerinden
hesaplanan KDV düşüldükten sonra Türkiye'deki tam mükellef konut sahibi adına havale edildiği,
belirtilerek;
-Yurt dışında mukim komisyoncular ile tam mükellef konut sahipleri arasında yapmış
olduğunuz aracılık hizmetinin gelir, kurumlar ve katma değer vergisine tabi olup olmadığı,
-Yurt dışında mukim şirket tarafından yurt dışında mukim müşteriden tahsil edilerek
şirketinize havale edilen tutar için şirketiniz tarafından belge düzenlenip düzenlenmeyeceği,
-Şirketinizin Türkiye'deki tam mükellef gayrimenkul sahibinden tahsil ettiği komisyon
bedelinin nasıl vergilendirileceği,
-Türkiye'de bulunan tam mükellef gayrimenkul sahibinin nasıl vergilendirileceği
hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN :
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde; kurumlar vergisinin,mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı ve
safi kurum kazancının tespitinde Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin
uygulanacağı hükme bağlanmıştır.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun "Bilanço Esasında Ticari Kazancın Tespiti" başlıklı 38
inci maddesinde ise;
"Bilanço esasına göre ticari kazanç, teşebbüsteki öz sermayenin hesap dönemi sonunda ve
başındaki değerleri arsındaki müspet farktır. Bu dönem zarfında sahip veya sahiplerince:
1- İşletmeye ilave olunan değerler bu farktan indirilir.
2- İşletmeden çekilen değerler ise bu farka ilave olunur.
Ticari kazancın bu suretle tespit edilmesi sırasında, Vergi Usul Kanununun değerlemeye ait
hükümleri ile bu Kanunun 40 ve 41 inci maddeleri hükümlerine uyulur."
hükmü yer almaktadır.
Özelge talep formunuzun tetkikinden şirketinizin sadece komisyon geliri elde etmek
amacıyla gayrimenkul kiralama işine aracılık ettiği anlaşılmaktadır.
Buna göre, şirketinizin aracılık ettiği gayrimenkul kiralama faaliyeti nedeniyle yurt dışında
mukim emlak komisyoncusu firma tarafından yurt dışında bulunan müşteriden tahsil edilerek
Türkiye'deki tam mükellef gayrimenkul sahibine ödenmek üzere adınıza gönderilen tutarlar
şirketiniz açısından kazanç olarak kabul edilmeyecek; ancak yapmış olduğunuz aracılık hizmeti
dolayısıyla elde ettiğiniz emlak komisyonculuğu gelirleriniz ilgili dönem kurum kazancınızın
tespitinde dikkate alınacaktır.
Diğer taraftan, Türkiye'de bulunan tam mükellef gayrimenkul sahibinin elde etmiş olduğu
kira geliri nedeniyle Gelir Vergisi Kanunu veya Kurumlar Vergisi Kanununun ilgili hükümlerine göre
vergilendirileceği tabiidir.
KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN :
Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;
1 inci maddesinin; 1 inci bendinde , Türkiye'de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek
faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin, 3/f bendinde, Gelir Vergisi Kanununun 70 inci
maddesinde sayılan mal ve hakların kiralanması işlemlerinin KDV'ye tabi olduğu,
6/b maddesinde; işlemlerin Türkiye'de yapılmasının hizmetin Türkiye'de yapılmasını veya
hizmetten Türkiye'de faydalanılmasını ifade ettiği,
17/4-d maddesinde, iktisadi işletmeye dahil olmayan gayrimenkullerin kiralanması
işlemlerinin KDV'den istisna olduğu, hüküm altına alınmıştır.
Buna göre;
Vergi mükellefiyeti bulunmayan şahıslara ait taşınmazın kiraya verilmesi nedeniyle iktisadi
bir işletme oluşmaması halinde, bu kiralama işlemi 3065 sayılı Kanunun 17/4-d maddesi gereğince
KDV'den istisna olacaktır.
Bir iktisadi işletmeye dahil olan taşınmazın (konutun) kiraya verilmesi işlemi ticari bir
organizasyon içerisinde yürütüldüğünden 3065 sayılı Kanunun 1/1 inci maddesine göre genel
oranda (%18) KDV'ye tabi tutulacak ve taşınmaz sahibi tarafından beyan edilecektir.
Türkiye'de bulunan taşınmazın yabancı müşterilere kiralanmasına ilişkin aracılık
hizmetinden Türkiye'de faydalanıldığından, söz konusu hizmetin karşılığını oluşturan bedel
(komisyon) üzerinden 3065 sayılı Kanunun genel hükümleri çerçevesinde firmanız tarafından KDV
hesaplanarak beyan edilmesi gerekmektedir.
VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN :
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 229 uncu maddesinde, "Fatura, satılan emtia ve yapılan iş
karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar
tarafından müşteriye verilen ticari vesikadır." hükmü yer almaktadır.
Aynı Kanunun 231 inci maddesinin beş numaralı bendinde ise; "Fatura, malın teslimi veya
hizmetin yapıldığı tarihten itibaren azami yedi gün içinde düzenlenir. Bu süre içerisinde
düzenlenmeyen faturalar hiç düzenlenmemiş sayılır." denilmekte olup 232 nci maddesinde ise
birinci ve ikinci sınıf tüccarların kazancı basit usulde tespit edilenlerle defter tutmak
mecburiyetinde olan çiftçilerin sattıkları emtia veya yaptıkları işler için fatura vermek, satın
aldıkları emtia ve hizmetler için de fatura istemek ve almak zorunda oldukları hüküm altına
alınmıştır.
Buna göre, yurt dışında mukim şirket tarafından yine yurt dışında mukim müşteriden tahsil
edilerek Türkiye'deki tam mükellef gayrimenkul sahibine aktarılmak üzere şirketinize havale edilen
tutardan şirketinizin komisyon olarak alacağı tutar için gayrimenkul sahibi adına fatura
düzenlemeniz gerekmekte olup, konut sahiplerine havale edilen arta kalan tutar için herhangi bir
belge düzenlemesine gerek bulunmamaktadır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.