Yurtdışı mukimi firmalardan alınan taşıma hizmeti için sorumlu sıfatıyla vergisel yükümlülüğünüzün olup olmadığı

Özelge: Yurtdışı mukimi firmalardan alınan taşıma hizmeti
için sorumlu sıfatıyla vergisel yükümlülüğünüzün olup
olmadığı hk.
Sayı:
B.07.4.DEF.0.14.10.00-125.01-[KDV/2016/02]--3103
Tarih:
14/02/2019
T.C.
BOLU VALİLİĞİ
Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
Sayı : 68509125-125.01-[KDV/2016/02]--3103 14.02.2019
Konu : Yurtdışı mukimi firmalardan alınan
taşıma hizmeti için sorumlu sıfatıyla
vergisel yükümlülüğünüzün olup
olmadığı
İlgide kayıtlı özelge talep formunuzla, ağırlıklı olarak kendi araçlarınızla, istiap haddini aştığında da
harici araçlarla (yerli ve yabancı ülke araçları) uluslararası nakliye işleri yaptığınızı, yabancı nakliye
şirketlerine yaptırılan taşıma işinin bazen Türkiye'de başlayıp yurt dışında sona erdiği, bazen de
yurt dışında başlayıp Türkiye'de sona erdiğini, nakliye işi şirketinizin yükümlülüğünde olduğundan
müşterilerinize kendi faturalarınızı düzenlediğinizi, taşımayı yaptırdığınız yerli olan harici firmalara
taşıma işi karşılığı paranızı ödeyip, faturanızı aldığınızı, ancak Türkiye'de kazanç elde eden yabancı
kuruma (Romanya şirketi) yaptırdığınız taşıma işi ve ödemelerde sorumlu sıfatıyla ödemeniz
gereken vergisel yükümlülüğünüzün olup olmadığı hususunda Defterdarlığımız görüşü talep
edilmektedir.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında; Kanunun 1 inci
maddesinde sayılan kurumlardan, kanuni ve iş merkezlerinden her ikisi de Türkiye'de
bulunmayanların, dar mükellefiyet esasında sadece Türkiye'de elde ettikleri kazançlar üzerinden
vergilendirileceği hüküm altına alınmış, üçüncü fıkrasında ise dar mükellefiyette kurum kazancını
oluşturan kazanç ve iratlar sayılmıştır.
Anılan Kanunun 22 nci maddesinde ise;
"(1) Dar mükellef kurumların işyeri veya daimî temsilci vasıtasıyla elde edilen kazançlarının
tespitinde, aksi belirtilmediği takdirde tam mükellef kurumlar için geçerli olan hükümler uygulanır.
(2) Dar mükellefiyete tâbi kurumların ticarî veya ziraî kazançlar dışında kalan kazanç ve iratları
hakkında, Gelir Vergisi Kanununun bu kazanç ve iratların tespitine ilişkin hükümleri uygulanır.
Ancak, bu kazanç ve iratların Türkiye'de yapılmakta olan ticarî veya ziraî faaliyet kapsamında elde
edilmesi halinde, kurum kazancı bu maddenin birinci fıkrasına göre tespit edilir."
hükümlerine yer verilmiştir.
Aynı Kanunun 23 uncü maddesinde ise;
"(1) Yabancı ulaştırma kurumlarının vergiye matrah olacak kurum kazancı, hasılata ortalama emsal
oranlarının uygulanması suretiyle hesaplanır.
(2) Ortalama emsal oranları, Türkiye'de daimî veya arızî olarak çalışan bütün kurumlar için;
a) Kara taşımacılığında % 12,
b) Deniz taşımacılığında % 15,
c) Hava taşımacılığında % 5,
olarak uygulanır.
(3) Ticarî ve arızî ticarî kazançları dar mükellefiyet kapsamında vergilendirilen yabancı ulaştırma
kurumlarının, Türkiye'de elde edilmiş sayılan hasılatı aşağıdaki unsurlardan oluşur:
a) Türkiye sınırları içinde gerçekleşen kara taşımacılığında, bilet bedeli ile birlikte alınan gider
karşılıkları dahil olmak üzere yolcu, yük ve bagaj taşıma ücreti olarak her ne adla olursa olsun
aldıkları tutarlar.
b) Türkiye'deki yükleme limanlarından yabancı ülkelerdeki varış limanlarına veya diğer bir
kurumun gemisine aktarma yapılacak yabancı limana kadar gerçekleşen deniz ve hava
taşımacılığında, bilet bedeli ile birlikte alınan gider karşılıkları dahil olmak üzere yolcu, yük ve
bagaj taşıma ücreti olarak her ne adla olursa olsun aldıkları tutarlar.
c) Türkiye dışındaki taşımacılık faaliyeti için diğer kurumlar hesabına Türkiye'de sattıkları yolcu ve
bagaj biletleri ile Türkiye'de yaptıkları navlun sözleşmeleri dolayısıyla kendilerine verilen
komisyonlar ve ücretler."
hükümleri yer almaktadır.
Ayrıca, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin "23.2. Yabancı ulaştırma kurumlarında kurum
kazancının tespiti" başlıklı bölümünde ise konu ile ilgili ayrıntılı açıklamalara yer verilmiştir
Dolayısıyla, Kurumlar Vergisi Kanununda düzenlenen bu özel vergileme rejimi, yabancı ulaştırma
kurumlarının sadece Türkiye ile yabancı ülkeler arasında gerçekleştirdikleri taşımacılık
faaliyetlerini kapsamaktadır.
Diğer taraftan mezkur Kanunun,
-25 inci maddesinin dördüncü fıkrasında, dar mükellef kurumlara ait yıllık kurumlar vergisi
beyannamesinin, kurumun Türkiye'deki iş yerinin veya daimi temsilcisinin bulunduğu yerin;
Türkiye'de iş yeri veya daimi temsilcisi olmadığı takdirde yabancı kuruma kazanç sağlayanların
bağlı olduğu yerin vergi dairesine verileceği,
-26 ncı maddesinin birinci fıkrasında, dar mükellefiyete tabi olan yabancı kurumların vergiye tabi
kazancının Gelir Vergisi Kanununda yazılı diğer kazanç ve iratlarından (telif, imtiyaz, ihtira, işletme,
ticaret unvanı, marka ve benzeri gayri maddi hakların satışı, devir ve temliki karşılığında alınan
bedeller hariç) ibaret bulunması halinde, yabancı kurum veya Türkiye'de adına hareket eden
kimsenin, bu kazançları elde edilme tarihinden itibaren on beş gün içinde Kanunun 27 nci
maddesinde belirtilen vergi dairesine beyanname ile bildirmek zorunda olduğu,
-27 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde, arızî olarak Türkiye ile yabancı ülkeler arasında
yapılan taşımacılık faaliyetlerinden elde edilen kazançlarda yolcu veya yükün taşıta alındığı yerin
vergi dairesine verileceği,
-28 inci maddesinin birinci fıkrasında, dar mükellefiyete tabi yabancı kurumların vergisinin bunlar
hesabına Türkiye'deki müdür veya temsilcileri; müdür veya temsilcileri mevcut değil ise kazanç ve
iratları yabancı kuruma sağlayanlar adına tarh olunacağı,
-29 uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde, dar mükellefiyette kurumlar vergisi, yıllık
beyanname ile bildirilenlerde beyannamenin verildiği ayın sonuna kadar, (b) bendinde, muhtasar
beyanname ile bildirilenlerde beyannamenin verildiği ayın yirmialtıncı günü akşamına kadar, (c)
bendinde ise özel beyannameyle bildirenler ile tarhiyatın muhatabının Türkiye'yi terk etmesi
hallerinde verilecek beyannamelerde beyanname verme süresi içinde ödeneceği,
-30 uncu maddesinin altıncı fıkrasında, yıllık veya özel beyanname veren dar mükellef kurumların,
indirim ve istisnalar düşülmeden önceki kurum kazancından, hesaplanan kurumlar vergisi
düşüldükten sonra kalan kısımdan ana merkeze aktardıkları tutar üzerinden, kurum bünyesinde
%15 (2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına göre %15) oranında kurumlar vergisi kesintisi
yapılacağı,
hükme bağlanmıştır.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, Romanya mukimi şirket tarafından yapılan ve Türkiye'de başlayıp
yurt dışında sona eren veya yurt dışında başlayıp Türkiye'de sona eren taşıma işi karşılığı elde ettiği
ulaştırma kazançlarının,
-Yabancı kurumun Türkiye'de işyeri veya daimi temsilcisi var ise bunlar tarafından kurumlar vergisi
beyannamesi ile beyan edilip tahakkuk eden verginin ödenmesi,
-Yabancı kurumun Türkiye'de işyeri veya daimi temsilcisi bulunmuyor ise, bu durumda yabancı
kuruma kazanç sağlayan şirketiniz tarafından Kurumlar Vergisi Kanununun 25 ila 29 uncu
maddeleri gereğince beyan edilmesi ve beyan edilen verginin beyan süresi içerisinde ödenmesi,
-Yabancı ulaştırma kurumu adına yıllık veya özel beyanname verilmesi durumunda, indirim ve
istisnalar düşülmeden önceki kurum kazancından, hesaplanan kurumlar vergisi düşüldükten sonra
kalan tutarın ana merkeze (yurt dışına) aktarılan kısmı üzerinden, % 15 oranında kurumlar vergisi
kesintisi yapılarak muhtasar beyanname ile beyan edilerek ödenmesi
gerekmektedir.
Diğer taraftan, Türkiye Cumhuriyeti ile Romanya Sosyalist Cumhuriyeti Arasında Gelir ve Servet
Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması"nın "Taşımacılık
Teşebbüsleri"ni düzenleyen 8 inci maddesinde;
"1. Bir Akit Devlet teşebbüsünün uluslararası trafikte gemi, uçak veya kara nakil vasıtası işletmesi
dolayısıyla elde ettiği kazançlar, yalnızca bu Devlette vergilendirilebilecektir.
2. "Uluslararası trafik" terimi, bir Türk veya Romen teşebbüsü tarafından gemi, uçak veya kara
nakil vasıtası işletilerek yapılan taşımacılığı ifade eder. Şu kadar ki, yalnızca Türkiye'nin veya
Romanya'nın sınırları, içinde gerçekleştirilen gemi, uçak veya kara nakil vasıtası işletmeciliği bu
kapsama dahil değildir.
3. Bu maddenin 1 inci fıkra hükümleri, aynı zamanda bir ortaklığa, bir bağlı işletmeye veya
uluslararası işletilen bir acentaya iştirak dolayısıyla elde edilen kazançlara da uygulanacaktır."
hükümleri yer almaktadır.
Buna göre, Romanya'da mukim bir taşımacılık teşebbüsünün uluslararası trafikte kara nakil
vasıtaları ile yapacağı taşımacılık nedeniyle Türkiye kaynaklı elde edeceği kazançlar üzerinden
Anlaşmanın yukarıda belirtilen 8 inci maddesinin 1 inci fıkrası uyarınca Türkiye'nin bir
vergilendirme hakkı bulunmamakta olup, bu kazançların vergilendirilmesi yalnızca Romanya'da
yapılacaktır.
Ancak, Romanya'da mukim firmanın Türkiye sınırları içinde başlayan ve biten bir taşımacılık
faaliyeti nedeniyle kazanç elde etmesi durumunda, bu kazançlar Anlaşmanın yukarıda belirtilen 8
inci maddesi kapsamında değil, Anlaşmanın birer örnekleri ekli 5 ve 7 nci maddeleri kapsamında
değerlendirilecektir.
Anlaşmanın iç mevzuatımıza göre değişiklik gösterdiği durumda, Romanya teşebbüsünün Anlaşma
hükümlerinden yararlanabilmesi için, Romanya yetkili makamlarından alacağı Romanya'da mukim
olduğunu ve tüm dünya kazançları üzerinden bu ülkede vergilendirildiğini tevsik eden mukimlik
belgesi ile bunun Türkçe tercümesinin noter veya Romanya'daki Türk Konsolosluklarından tasdikli
birer örneğinin duruma göre Türkiye'deki ilgili vergi dairesi veya vergi sorumlularına ibraz etmesi
gerekmektedir. Bu belgenin ibraz edilemediği durumda vergileme iç mevzuat hükümlerimiz
çerçevesinde yapılacaktır.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.