Yurtdışından elde edilen gelirin vergilendirilmesi.

Özelge: Yurtdışından elde edilen gelirin vergilendirilmesi.
Sayı: 
62030549-120[61-2013/531]-723
Tarih: 
02/04/2014
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)
 
   
Sayı : 62030549-120[61-2013/531]-723 02/04/2014
Konu : Yurtdışından elde edilen gelirin vergilendirilmesi.  
 
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Rusya uyruklu olduğunuzu, Türkiye'de oturma ve
çalışma izninizin bulunduğunu, Türkiye'de ikamet ettiğinizi, bir şirkette de ücretli olarak
çalıştığınızı, yurt dışına çıkmadan internet üzerinden Birleşik Arap Emirlikleri'nde merkezi bulunan
... adlı firmaya, şube ofislerine ve iştiraklerine finansal danışmanlık, finansal pazarlama, UFRS
finansal  raporlama  gibi  konularda  internet  üzerinden  telekonferans  yöntemiyle  uzaktan
danışmanlık  hizmeti vereceğinizi, karşılığında her ay sabit olarak alacağınız ücretin hesabınıza
havale edileceğini belirterek söz konusu  gelir için yıllık gelir vergisi beyannamesi verip
vermeyeceğiniz hususlarında bilgi talep ettiğiniz anlaşılmakta olup, konu hakkında Başkanlığımız
görüşü aşağıda açıklanmıştır.
             193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 1 inci maddesiyle gerçek kişilerin gelirleri gelir
vergisine tabi tutulmuş olup, gelirin bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve
iratların safi tutarı olduğu belirtilmiştir. Aynı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (1)
numaralı bendinde ise Türkiye'de yerleşmiş olan gerçek kişilerin Türkiye içinde ve dışında elde
ettikleri kazanç ve iratların tamamı üzerinden tam mükellefiyet esasında vergilendirileceği hükme
bağlanmıştır.
             Aynı Kanunun 4 üncü maddesinde;
             "Aşağıda yazılı kimseler Türkiye'de yerleşmiş sayılır:
            1.İkametgahı Türkiye'de bulunanlar (İkametgah, Kanunu Medeninin 19 uncu ve müteakip
maddelerinde yazılı olan yerlerdir.);
            2. Bir takvim yılı içinde Türkiye'de devamlı olarak altı aydan fazla oturanlar (Geçici
ayrılmalar Türkiye'de oturma süresini kesmez.)" hükmüne yer verilmiştir.
            Bu hükümlere göre, ikametgahı Türkiye'de bulunan veya bir takvim yılı içinde Türkiye'de
devamlı olarak altı aydan fazla oturan gerçek kişiler Türkiye'de yerleşmiş sayılacaklarından, elde
ettikleri gelirlerin tam mükellefiyet esasına göre gelir vergisine tabi tutulması gerekmektedir.
            Öte yandan, aynı Kanunun 61 inci maddesi ile ücretin, işverene tabi ve belirli bir işyerine
bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil
edilebilen menfaatler olduğu, ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı),
tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında
ödenmiş olmasının veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir
yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunmasının onun mahiyetini değiştirmeyeceği hüküm altına
alınmıştır.            Aynı Kanunun 86 ncı maddesinde;
           "Aşağıda belirtilen gelirler için yıllık beyanname verilmez, diğer gelirler için beyanname
verilmesi halinde bu gelirler beyannameye dahil edilmez.
            1- Tam mükellefiyette;
            ...
            b) Tek işverenden alınmış ve tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretler (birden fazla
işverenden ücret almakla beraber, birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerinin toplamı, 103
üncü maddede yazılı tarifenin ikinci gelir diliminde yer alan tutarı aşmayan mükelleflerin, tamamı
tevkif suretiyle vergilendirilmiş ücretleri dahil)
         ..."
            hükmüne yer verilmiştir.
            Mezkur Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasında tevkifat yapmak zorunda olan
mükellefler sayılmış, birinci bendinde de  hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede
yazılı olup ücret sayılan ödemelerden (istisnadan faydalananlar hariç) Kanun'un 103 ve 104 üncü
maddelerine göre gelir vergisi tevkifatı yapılması gerektiği hükmüne yer verilmiş olup, 95 inci
maddenin birinci fıkrasının (1) numaralı bendinde ise ücretlerini yabancı bir memleketteki
işverenden doğrudan doğruya alan hizmet erbabının gelirlerini yıllık beyanname ile bildirecekleri
hüküm altına alınmıştır.
            Diğer taraftan,  Türkiye Cumhuriyeti ile Birleşik Arap Emirlikleri arasında imzalanan ve
27.12.1994 tarih ve 22154 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak, 01.01.1995 tarihinde uygulamaya
konulan "Türkiye Cumhuriyeti ile Birleşik Arap Emirlikleri Arasında Gelir ve Servet Üzerinden
Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması" nın  "Bağımlı Faaliyetler" başlıklı 15
inci maddesinde;
            "1. 16, 18, 19 ve 20 nci madde hükümleri saklı kalmak üzere, bir Akit Devlet mukiminin bir
hizmet akdi dolayısıyla elde ettiği ücret, maaş ve diğer benzeri menfaatler, bu hizmet diğer Akit
Devlette ifa edilmedikçe yalnız ilk bahsedilen Devlette vergilendirilebilecektir. Eğer hizmet diğer
Devlette ifa edilirse, buradan elde edilen gelir diğer Devlette vergilendirilebilir.
            ..." hükmüne yer verilmiştir.
            Bu hükümlere göre, ilgide kayıtlı özelge talep formunda,  Türkiye'de oturma ve çalışma
izninizin olduğunu Türkiye'de ikamet ettiğinizi ve bir şirkette de ücretli olarak çalıştığınızı
belirttiğinizden Türkiye mukimi olarak kabul edilmeniz gerekmektedir.
            Diğer taraftan,  Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ile imzalanan Anlaşmanın 15 inci maddesinin
birinci fıkrası uyarınca Türkiye mukimi olan bir kişinin Türkiye'de ifa ettiği hizmetler karşılığında
BAE'den elde ettiği ücretleri vergilendirme hakkı Türkiye'ye ait olup, BAE' nin vergilendirme hakkı
bulunmamaktadır.
            Buna göre, BAE'nde mukim şirket tarafından adınıza yapılan ödemelerin ücret kapsamında
değerlendirilerek Türkiye'de gelir vergisine tabi tutulması, ödemelerin doğrudan doğruya yurt
dışından yapılması nedeniyle bu ücretlerin Gelir Vergisi Kanununun 95 inci maddesine göre yıllık
beyanname ile beyan edilmesi gerekmektedir.
            Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
    
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.