Yetki belgesi ile takip edilen icra dosyasına ödenen vekalet ücreti

Özelge: Yetki belgesi ile takip edilen icra dosyasına ödenen
vekalet ücreti
Sayı: 
38418978-120[65-13/9]-361
Tarih: 
10/04/2014
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü
 
   
Sayı : 38418978-120[65-13/9]-361 10/04/2014
Konu : Yetki belgesi ile takip edilen icra dosyasına ödenen  
vekalet ücreti
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunda, serbest avukatlık faaliyetinden dolayı ... Vergi Dairesi
Müdürlüğünün ... vergi numarasında kayıtlı mükellefi olduğunuzu, ... San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin
Ankara ... İcra Müdürlüğünce takibe alınmış alacağını vekalet sahibi asıl avukatın Avukatlık Kanunu
gereğince tarafınıza vermiş olduğu yetki belgesi ile takip ettiğinizi belirterek, Etimesgut Belediyesi
tarafından söz konusu icra dosyasına kısım kısım yatırılan miktarın gerek müvekkile gerekse
vekalet sahibi  avukata aktarımında izlenecek vergisel yol hakkında Başkanlığımız görüşü talep
edilmektedir.
            193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 65 inci maddesinde; "Her türlü serbest meslek
faaliyetinden doğan kazançlar serbest meslek kazancıdır. Serbest meslek faaliyeti sermayeden
ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari mahiyette olmayan
işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına yapılmasıdır."
hükmü yer almıştır.
            1136 sayılı Avukatlık Kanununun 56 ncı maddesinde,  "...Avukatlar veya avukatlık ortaklığı
başkasını tevkil etme yetkisini haiz oldukları bütün vekaletnameleri kapsayacak şekilde bir başka
avukata veya avukatlık ortaklığına vekaletname yerine geçen yetki belgesi verebilir. Bu yetki
belgesi vekaletname hükmündedir..." denilmektedir.
            Aynı Kanunun 164 ile 166 ncı maddelerinde, avukatlık ücreti tanımlanmakta ve kaynakları
itibariyle, sözleşmeye bağlı olarak iş sahibinden sağlanan vekalet ücreti ile dava sonunda kararla
tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenilen vekalet ücreti olmak üzere iki ayrı vekalet ücretinden
söz edilmektedir.
            Yine aynı Kanunun 4667 sayılı Kanunla değişik 164 ncü maddesinin son fıkrasında; "...Dava
sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı tarafa yüklenecek vekalet ücreti avukata aittir. Bu
ücret, iş sahibinin borcu nedeniyle takas ve mahsup edilemez, haczedilemez.", 171 inci maddesinde
ise "...Avukata verilen vekaletnamede başkasını tevkile yetki tanınmış ise, yazılı sözleşmede aksine
açık bir hüküm olmadıkça, işi başka bir avukatla birlikte veya başka bir avukata vererek takip
ettirebilir. Vekaletnamede, bunun düzenlendiği tarihten sonra açılacak veya takip edilecek bütün
dava ve işlerde vekalete ve başkasını tevkile genel şekilde yetki verilmişse, avukat, bu tarihten
sonraki dava ve işlerde müvekkilinden ayrıca vekalet almaya lüzum kalmaksızın işi başka bir
avukatla birlikte veya başka bir avukata vererek takip ettirebilir..." denilmiştir.
            Dava sonunda, kararla tarifeye dayanılarak karşı/alacaklı taraf avukatına ödenen vekalet
ücreti;
            a) Mahkeme veya icra veznesinin düzenlediği makbuz imzalanarak nakden,            b) Bizzat karşı/borçlu tarafın, mahkeme veya icra dairesinin tespit ettiği vekalet ücretini
elden (nakden) veya banka havalesiyle ödemesi,
            c) Mahkeme veya icra dairesinin, yargılama ile birlikte davayı kazanan müvekkile herhangi
bir şekilde ödeme yapması ve müvekkilin de karşı borçlu taraftan alınan vekalet ücretini avukata
ödemesi,
            şekillerinde tahsil edilebilmektedir.
            Buna göre, dava sonunda mahkeme ilamına göre veya icra takibi sonucu verilen kararla
avukatlık tarifesine dayanılarak karşı tarafa yüklenilecek vekalet ücretinin avukata ödenmesi ya da
ödemenin doğrudan icra müdürlüklerine yapılması durumunda, ödemenin yapıldığı sırada borçlu
tarafından Gelir Vergisi Kanununun 94 üncü maddesi ve 2009/14592 sayılı Bakanlar Kurulu
uyarınca sorumlularca %20 oranında gelir vergisi tevkifatı yapılması gerekir.
            Öte yandan somut olayda, kararda ismi yer alan ve dava dosyasında vekaleti bulunan
avukatın dosyadaki vekaletnamesinin tevkil yetkisini içermesi kaydıyla, başka bir avukata yetki
vermesi (tevkil) mümkün bulunmaktadır. Bu durumda kendisine yetki verilen avukat, davanın takibi
bakımından, vekaletnamede ilk vekilin yapabileceği iş ve işlemleri yapmaya hukuken yetkilidir.
Dolayısıyla, yetki belgesi sahibi avukatın vekaletname ile birlikte bu yetki belgesini de ibraz etmek
suretiyle vekalet ücreti tahsilatı yapması imkan dahilindedir.
            Diğer taraftan, kararda hükmedilen serbest meslek kazancı olan avukatlık ücreti için hangi
avukat tarafından serbest meslek makbuzunun düzenlenmesi gerektiği hususunun tespiti
bakımından, bu ücretin kime ait olduğunun açıklığa kavuşturulması önem arz etmektedir. Tarifeye
dayalı olarak hükmedilen avukatlık ücreti, avukatın emek ve mesaisine karşılık olarak
belirlenmektedir. Dolayısıyla kararla hükmedilen avukatlık ücretinde hak sahibi, bu davayı bizzat
takip eden avukattır. Dosya kapsamında yetki belgesi sahibi avukatın davayı takip ettiğine ilişkin bir
emare bulunmadığından, davanın kararda adı geçen avukat tarafından takip edildiğinin kabulü
gerekir. Bu hususun aksi de iddia sahibi tarafından ispat edilmediği sürece kararla hükmedilen
avukatlık ücretinin hak sahibi, kararda vekil olarak adı bulunan avukat olacakatır.
            Yukarıda yer alan hüküm ve açıklamalara göre;
            -Mahkeme kararına istinaden karşı taraf avukatına ödenecek vekalet ücreti serbest meslek
kazancı niteliğinde olup, kararda vekil olarak adı bulunan avukata ödeme yapılması ve bu avukat
tarafından da 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 236 ncı maddesi hükmü uyarınca serbest meslek
makbuzu düzenlenmesi gerekmektedir.
            -Kararda adı geçen avukat tarafından aranızdaki tevkil sözleşmesi gereğince adınıza yapılan
vekalet ücreti ödemesi için serbest meslek makbuzu düzelemeniz gerekeceği tabiidir.
            -Öte yandan, Avukatlık Kanununa göre düzenlenen yetki belgesine istinaden asıl dosya
avukatı ile birlikte takip ettiğiniz davalarda hükmolunan vekalet ücretinin paylaşım oranının ne
olacağı hususu vergi mevzuatı ile ilgili olmadığından cevaplandırılmamıştır.
            Bilgi edinilmesini rica ederim.
   
 
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergiiçin gecikme faizi hesaplanmayacaktır.