Bankanın, verdiği kredinin geri ödenmemesi üzerine kredi borçlusu aleyhine icra takibi başlatması durumunda alacağına mahsuben borçuya ait taşınmazı s

Özelge: Bankanın, verdiği kredinin geri ödenmemesi
üzerine kredi borçlusu aleyhine icra takibi başlatması
durumunda alacağına mahsuben borçuya ait taşınmazı satın
alması işleminden tapu harcı aranılıp aranılmayacağı
hususunda
Sayı: 
85373914-140[63.01.04]-75
Tarih: 
13/08/2013
 
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
MANİSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Vergi ve Anlaşmalar Uygulama Müdürlüğü)
 
   
Sayı : 85373914-140[63.01.04]-75 13/08/2013
Konu : Bankanın alacağına karşılık gayrimenkul satışında  
tapu harcı hk.
 
            İlgide kayıtlı özelge talep formunun incelenmesinden, bankanızın 06/07/... tarihinde
tasfiyeye girdiği, tasfiyeye girmeden önce bankanızca kullandırılan kredinin geri ödenmemesi
üzerine kredi borçlusu olan ... aleyhine icra takibi başlatıldığı belirtilerek alacağınıza mahsuben ...
'a ait ... ili Merkez Çarşı Mah. ... ada ... parselde kayıtlı taşınmazın bankanız tarafından satın
alınması işleminden tapu harcı aranılıp aranılmayacağı hususunda Başkanlığımızdan görüş
istenildiği anlaşılmaktadır.
            Bilindiği gibi, 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı (4) sayılı tarifenin I-20/a fıkrasında;
gayrimenkullerin ivaz karşılığında veya ölünceye kadar bakma akdine dayanarak yahut trampa
hükümlerine göre devir ve iktisabında gayrimenkulün beyan edilen devir ve iktisap bedelinden az
olmamak üzere emlak vergisi değeri üzerinden (Cebri icra veya şuyuun izalesi hallerinde satış
bedeli, istimlâklerde takdir edilen bedel üzerinden) devir eden ve devir alan için ayrı ayrı harç
alınacağı hükme bağlanmıştır. Söz konusu harcın oranı 20/09/2012 tarih ve 2012/3735 sayılı
Bakanlar Kurulu Kararı ile 22/09/2012 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere binde 20 olarak
belirlenmiş olup aynı Kanunun 123 maddesinde "Özel kanunlarla harçtan muaf tutulan kişilerle,
istisna edilen işlemlerden harç alınmaz." hükmü yer almaktadır.
            Diğer taraftan, 5411 sayılı Bankacılık Kanununun 140 ıncı maddesinin birinci fıkrasında,
"Fon her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır." hükmü bulunmakta, aynı Kanunun Geçici 13 üncü
maddesinde ise, "Sermayesinin yarıdan fazlası kamu kurum ve kuruluşlarına ait olan ya da
hisselerinin çoğunluğu üzerinde bu kurum ve kuruluşların idare ve temsil yetkisi bulunan ve özel
kanunla kurulmuş bankalarda (Tasfiye Hâlinde T. Emlak Bankası A.Ş. dâhil ) 26.12.2003 tarihinden
önce bankacılık teamüllerine göre teminatlı ve/veya yetersiz teminatlı kredi kullanıp da vadesi
geçtiği halde henüz ödenmemiş, süresi uzatılmamış veya yeniden yapılandırılmamış kredileri
kullananlar ya da yeniden yapılandırma şartlarını ihlal edenler ile münferit veya karşılıklı verilen
banka teminat mektupları, kabul kredileri ve avaller, taşınır ve taşınmaz rehni, ipotek, üst hakkı,
intifa hakkı ve oturma hakkı gibi her türlü sınırlı aynî hak tesisine ilişkin sözleşmeden doğan
hakların da diğer bankaların ve üçüncü kişilerin muvazaadan arî hakları aleyhine olmamak üzere
Fon alacaklarının tahsiline ilişkin 123, 134, 136, 137, 138, 140, 142 ve 165 inci madde hükümleri,
tasarrufun iptali davalarında aciz vesikası şartı aranmaması, (...) (1) dâhil bankalarınca uygulanır."
hükmü bulunmaktadır.
            Kanunun Geçici 13 üncü maddesinin incelenmesinden, söz konusu maddede geçenbankaların bu madde kapsamında sınırlı olarak belirtilen alacaklarının takip ve tahsiline ilişkin
kolaylık sağlandığı anlaşılmakta olup 5411 sayılı Kanunun 140 ıncı maddesiyle fona tanınan
muafiyet hükmünün Kanunun Geçici 13 üncü maddesi kapsamında yer alan Türkiye Emlak Bankası
A.Ş.‘ne tanınması mümkün bulunmamaktadır.
            Öte yandan, 492 sayılı Harçlar Kanununun 123 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında,
"...Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri (Bu kooperatifler ile Kredi Garanti Fonu
İşletme ve Araştırma Anonim Şirketi tarafından bankalardan kullandırılacak krediler için verilecek
kefaletler dahil) bankalar, yurt dışı kredi kuruluşları ve uluslararası kurumlarca kullandırılacak
kredilere, bunların teminatlarına ve geri ödenmelerine ilişkin işlemler (yargı harçları hariç) bu
Kanunda yazılı harçlardan müstesnadır." hükmü ve aynı maddenin beşinci fıkrasında, "Bu maddede
veya diğer kanunlarda yer alan harçtan muafiyete ilişkin hükümler, bu Kanunun (1) sayılı
Tarifesinin "(A) Mahkeme Harçları" bölümünün (V) numaralı fıkrasındaki "keşif harcı" ve (1) sayılı
Tarifesinin "B) İcra ve iflas harçları" bölümünün (III) numaralı fıkrasındaki "haciz, teslim ve satış
harcı" bakımından uygulanmaz" hükmü bulunmaktadır.
            Dolayısıyla, 492 sayılı Kanunun 123 üncü maddesi kapsamında, bankaların kullandıracağı
kredilerin, bu krediler nedeniyle kredi kuruluşlarına karşı verilecek teminatların ve alınan
kredilerin geri ödenmesi safhasında geri ödemeye ilişkin işlemlerin (yargı harçları hariç) harca tabi
tutulmaması gerekmektedir.
             Buna göre, bankanızın alacağına mahsuben söz konusu taşınmazın bankanız tarafından
satın alınması işleminde bankanızdan, münhasıran kredi sözleşmesinin teminatına veya kredinin
geri dönüşüne ilişkin olmak koşuluyla, 492 sayılı Kanunun yukarıda açıklanan 123 üncü maddesi
hükmü kapsamında tapu harcı aranılmaması gerekmektedir.
             Bilgi edinilmesini rica ederim.
 
   
 
(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise
bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz
dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi
için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.