Teknoloji Geliştirme Bölgesinde Fikri, Sina ve Buluşların Vergisel Durumu Hk.
Teknoloji Geliştirme Bölgesinde Fikri, Sina ve Buluşların
Vergisel Durumu Hk.
Sayı: 48816587-130-46372
Tarih: 14/08/2024
T.C.
ELAZIĞ VALİLİĞİ
Defterdarlık Gelir Müdürlüğü
Sayı : E-48816587-130-….
Konu : Teknoloji Geliştirme Bölgesinde Fikri,
Sina ve Buluşların Vergisel Durumu Hk.
İlgi : …..
İlgide kayıtlı özelge talep formu ve eklerinde;
14.08.2024- …. akademisyenlerince üniversite çatısı altında geliştirilen "…." başlıklı buluşun anılan Üniversite
tarafından yayımlanan fikri ve sınai mülkiyet hakları, buluşların ticarileştirilmesi yönergesi ile
Şirketiniz bünyesinde olan … vasıtası ile yapılmasının kararlaştırıldığı,- Söz konusu fikri, sınai ve buluşların satışlarının Şirketiniz tarafından yapılacağı ve yapılan
harcamalar düşüldükten sonra %... fikir ya da buluş sahibine, %... Fırat Üniversitesine, %.... ise
Şirketinize gelir olarak kaydedileceği
belirtilmiş olup, bu paylaşım sırasında;- Faturası … kesilecek olan bedel için KDV uygulanıp uygulanmayacağı, uygulanacaksa oranının ne
olacağı,- Gelir dağılımı yapılırken stopaj yapılıp yapılmayacağı, yapılacaksa oranının ne olacağı,
- Yapılacak bu işlemlerle ilgili Şirketinizin elde ettiği kurum kazancının kurumlar vergisi istisnasına
tabi olup olmadığı
hususlarında Başkanlığımız görüşü talep edilmiştir.
KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun "Sınai mülkiyet haklarında istisna" başlıklı 5/B
maddesinde;
"(1) Türkiye'de gerçekleştirilen araştırma, geliştirme ve yenilik faaliyetleri ile yazılım faaliyetleri
neticesinde ortaya çıkan buluşların;
a) Kiralanması neticesinde elde edilen kazanç ve iratların,
b) Devri veya satışı neticesinde elde edilen kazançların,
c) Türkiye'de seri üretime tabi tutularak pazarlanmaları hâlinde elde edilen kazançların,
ç) Türkiye'de gerçekleştirilen üretim sürecinde kullanılması sonucu üretilen ürünlerin satışından
elde edilen kazançların patentli veya faydalı model belgeli buluşa atfedilen kısmının,
% 50'si kurumlar vergisinden müstesnadır. Bu istisna, buluşa yönelik hakların ihlal edilmesi
neticesinde elde edilen gelirler ile buluş nedeniyle alınan sigorta veya diğer tazminatlar için de
uygulanır.
(2) İstisnanın uygulanabilmesi için;
a) İstisna uygulamasına konu buluşun, 24/6/1995 tarihli ve 551 sayılı Patent Haklarının Korunması
Hakkında Kanun Hükmünde Kararname veya 22/12/2016 tarihli ve 6769 sayılı Sınai Mülkiyet
Kanunu kapsamında patent veya faydalı model belgesi verilerek koruma altına alınan buluşlar
arasında yer alması ve buluşa ilişkin incelemeli sistem ile patent veya araştırma raporu sonucunda
faydalı model belgesi alınması,
b) İstisna uygulamasından yararlanabilecek kişilerin, 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 2
nci maddesinde veya 6769 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinde belirtilen nitelikleri taşıması ve bu
kişilerin patentli veya faydalı model belgeli buluşu geliştirme yetkisini haiz bulunması şartıyla,
patent veya faydalı model belgesinin sahibi ya da patent veya faydalı model belgesi üzerinde tekel
niteliğinde özel bir ruhsata sahip olması,
gerekmektedir.
..." hükmü yer almaktadır.
Diğer taraftan, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinde konuyla ilgili ayrıntılı açıklamalara
yer verilmiş olup, Tebliğin;
"5.14.1. Sınai mülkiyet haklarından elde edilen kazanç ve iratların kapsamı" başlıklı bölümünde;
"...
Bu istisna uygulamasında,- Patent, Türk Patent Enstitüsü (TPE) tarafından incelemeli sistemle verilmiş patenti,- Faydalı model belgesi, TPE tarafından olumlu araştırma raporu sonucunda verilmiş faydalı model
belgesini,- Kiralama, patent veya faydalı model belgesine konu buluşun yurt içi veya yurt dışındaki gerçek
veya tüzel kişilere inhisari veya inhisari olmayan lisans sözleşmesiyle belirli bir süre için
kiralanmasını,- Devir veya satış, patent veya faydalı model belgesine konu buluşun yurt içi veya yurt dışındaki
gerçek veya tüzel kişilere bedel karşılığı satılmasını,- Seri üretime tabi tutularak pazarlama, münhasıran patent veya faydalı model belgesine konu
özgün ürünün Türkiye'de üretilerek yurt içi veya yurt dışındaki gerçek veya tüzel kişilere satışa
sunulmasını,- Üretim sürecinde kullanma, patent veya faydalı model belgesine konu buluşun, üretimi Türkiye'de
gerçekleştirilen ürünlerin üretim sürecinde veya bu ürünlerin imalinde kullanılmasını
ifade etmektedir.
Bu istisnanın uygulanmasında temel şart, kazanç ve iradın elde edildiği buluşlara ilişkin araştırma,
geliştirme ve yenilik faaliyetleri ile yazılım faaliyetlerinin Türkiye'de gerçekleştirilmiş olmasıdır.
Buluşa yönelik hakların ihlal edilmesi neticesinde elde edilen gelirler ile buluş nedeniyle alınan
sigorta veya diğer tazminatlar da istisna kapsamındadır.",
"5.14.2. İstisnadan yararlanacak olanlar" başlıklı bölümünde de;
"Bu istisna uygulamasından kurumlar vergisi mükellefleri ile gelir vergisi mükellefleri
yararlanabilecektir.
..."
açıklamalarına yer verilmiştir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre; yukarıda izah edilen şartların sağlanması halinde sınai mülkiyet
haklarında istisna uygulamasından faydalanılması mümkün bulunmakta olup istisna
uygulamasından yararlanabilecek kişilerin, 551 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 2 nci
maddesinde veya 6769 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinde belirtilen nitelikleri taşıması ve bu
kişilerin patentli veya faydalı model belgeli buluşu geliştirme yetkisini haiz bulunması şartıyla,
patent veya faydalı model belgesinin sahibi ya da patent veya faydalı model belgesi üzerinde tekel
niteliğinde özel bir ruhsata sahip olması gerekmektedir.
Buna göre, … akademisyenleri tarafından gerçekleştirilen buluşun, anılan Üniversite tarafından
yayımlanan "Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları, Buluşların Ticarileştirilmesi Yönergesi" gereği
Şirketiniz bünyesinde olan …. vasıtası ile ticarileştirilmesi yani Şirketiniz tarafından satılması
halinde elde edilen kazanca ilişkin Şirketinizin sınai mülkiyet haklarında istisna uygulanmasından
yararlanması mümkün bulunmamaktadır.
GELİR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME
193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun;
"Ücretin tarifi" başlıklı 61 inci maddesinde "Ücret, işverene tabi ve belirli bir işyerine bağlı olarak
çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen
menfaatlerdir.
Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam,avans, aidat,
huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir
ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş
bulunması onun mahiyetini değiştirmez.",
"İşverenin tarifi" başlıklı 62 nci maddesinde "İş verenler, hizmet erbabını işe alan, emir ve
talimatları dahilinde çalıştıran gerçek ve tüzel kişilerdir.",
"Serbest meslek kazancının tarifi" başlıklı 65 inci maddesinde "Serbest meslek faaliyeti;
sermayeden ziyade şahsi mesaiye, ilmi veya mesleki bilgiye veya ihtisasa dayanan ve ticari
mahiyette olmayan işlerin işverene tabi olmaksızın şahsi sorumluluk altında kendi nam ve hesabına
yapılmasıdır." hükmüne,
"Vergi tevkifatı" başlıklı 94 üncü maddesinde, " Kamu idare ve müesseseleri, iktisadi kamu
müesseseleri, sair kurumlar, ticaret şirketleri, iş ortaklıkları, dernekler, vakıflar, dernek ve
vakıfların iktisadi işletmeleri, kooperatifler, yatırım fonu yönetenler, gerçek gelirlerini beyan
etmeye mecbur olan ticaret ve serbest meslek erbabı, zirai kazançlarını bilanço veya zirai işletme
hesabı esasına göre tespit eden çiftçiler aşağıdaki bentlerde sayılan ödemeleri (avans olarak
ödenenler dahil) nakden veya hesaben yaptıkları sırada istihkak sahiplerinin gelir vergilerine
mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.
Hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup, ücret sayılan ödemelerden
(istisnadan faydalananlar hariç), 103 ve 104 üncü maddelere göre,
2.Yaptıkları serbest meslek işleri dolayısıyla bu işleri icra edenlere yapılan ödemelerden (Noterlere
serbest meslek faaliyetlerinden dolayı yapılan ödemeler hariç);
...",
hükümlerine yer verilmiştir.
Diğer taraftan, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanununun "Teknoloji transfer ofisi" başlıklı ek 32 nci
maddesinde, " Yükseköğretim kurumları, Ar-Ge ve yenilikçilikle ilgili olarak kamu ve özel sektör ile
iş birliği yapmak, üretilen bilgi ve yapılan buluşları fikri mülkiyet kapsamında koruma altına almak
ve uygulamaya aktarmak üzere, Yükseköğretim Kurulundan önceden izin almak kaydıyla,
yükseköğretim kurumu yönetim kurulunun kararıyla sermaye şirketi statüsünde teknoloji transfer
ofisi kurabilirler.
Ofisin kuruluş sermayesi, bilimsel araştırma projesi kaynaklarından veya döner sermaye
gelirlerinden karşılanabilir.
Ofiste 4857 sayılı Kanuna tabi olarak işçi statüsünde personel istihdam edilir ve 28/7/2016 tarihli ve
6735 sayılı Uluslararası İşgücü Kanunu ve ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde yabancı uyruklu
personel çalıştırılabilir. Ofis faaliyetlerinde hizmetine ihtiyaç duyulan öğretim elemanları
yükseköğretim kurumlarının izni ile sürekli veya yarı zamanlı olarak çalıştırılabilirler. Yarı zamanlı
görev alan öğretim elemanlarının bu hizmetleri karşılığı elde edecekleri gelirleri, üniversite döner
sermaye işletmesine yatırılmak zorunda değildir. Bunlara kendi yükseköğretim kurumlarınca ayrıca
ek ödeme yapılmaz...." hükmüne yer verilmiştir.
Öte yandan, 07.12.2017 tarih ve 30263 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Yükseköğretim
Kurumları Teknoloji Transfer Ofisi Yönetmeliğinin " Teknoloji Transfer Ofisinin teşkili" başlıklı 4
üncü maddesinde, " (1) Öğretim elemanları tarafından yükseköğretim kurumlarında üretilen bilgi ve
yapılan buluşları ticarileştirmek amacıyla yükseköğretim kurumu yerleşkelerinde veya
yükseköğretim kurumunun ortağı olduğu Teknoloji Geliştirme Bölgeleri içerisinde TTO kurulur.
...
(4) TTO çalışanları, işçi, yabancı uyruklu personel veya ofis faaliyetlerinde hizmetine ihtiyaç
duyulan, sürekli veya yarı zamanlı görevlendirilen öğretim elemanlarından oluşur.
(5) Öğretim elemanları, 2547 sayılı Kanunun 39 uncu maddesinde öngörülen yurt içinde ve yurt
dışında geçici görevlendirme esaslarına göre yapacakları çalışmaları üniversite yönetim kurulunun
izni ile TTO'da yapabilirler.
(6) Ofis faaliyetlerinde hizmetine ihtiyaç duyulan öğretim elemanları yükseköğretim kurumlarının
izni ile sürekli veya yarı zamanlı olarak çalıştırılabilirler. Yarı zamanlı görev alan öğretim
elemanlarının hizmetleri karşılığı elde edecekleri gelirler, üniversite döner sermayesi kapsamı
dışında tutulur." açıklamalarına yer verilmiştir.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, buluşları karşılığı öğretim üyelerine yapılan ödemelere ilişkin,
mevzuatta herhangi bir istisna hükmü yer almadığından, söz konusu ödemelerin gelir vergisinden
istisna edilmesi mümkün bulunmamaktadır.
Buna göre, Üniversite bünyesinden bağımsız olarak yaptıkları çalışmalar sonucunda
gerçekleştirdikleri söz konusu buluşlar nedeniyle öğretim üyelerine yapılacak ödemelerin, 193
sayılı Kanunun 65 inci maddesi kapsamında serbest meslek ödemesi olarak kabul edilmesi ve aynı
Kanunun 94 üncü maddesinin birinci fıkrasının (2) numaralı bendine göre gelir vergisi tevkifatına
tabi tutulması gerekmektedir.
KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME
3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;- 1/1 inci maddesinde, Türkiye'de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde
yapılan teslim ve hizmetlerin KDV'ye tabi olduğu,- 17/4-z maddesinde, 13/6/2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5/B maddesi
kapsamındaki araştırma ve geliştirme, yenilik ile yazılım faaliyetleri neticesinde ortaya çıkan
patentli veya faydalı model belgeli buluşa ilişkin gayri maddi hakların kiralanması, devri veya
satışının KDV'den istisna olduğu
hüküm altına alınmıştır.
KDV Genel Uygulama Tebliğinin "Patentli veya Faydalı Model Belgeli Buluşa İlişkin Gayri Maddi
Hakların Kiralanması, Devri veya Satılması İşlemleri" başlıklı (II/F-4.22.) bölümünde;
"3065 sayılı Kanunun (17/4-z) maddesine göre, 13/6/2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi
Kanununun (5/B) maddesi kapsamındaki araştırma ve geliştirme, yenilik ile yazılım faaliyetleri
neticesinde ortaya çıkan patentli veya faydalı model belgeli buluşa ilişkin gayri maddi hakların
kiralanması, devri veya satışı KDV'den istisnadır. Söz konusu patentli veya faydalı model belgeli
buluşa ilişkin gayri maddi hakların kiralanması, devri veya satışının KDV'den istisna tutulabilmesi
için bunların 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun (5/B) maddesi kapsamındaki araştırma ve
geliştirme, yenilik ile yazılım faaliyetleri neticesinde elde edilmiş olması gerekmektedir."
açıklamalarına yer verilmiştir
Buna göre, … akademisyenleri tarafından gerçekleştirilen buluşun, anılan Üniversite tarafından
yayımlanan "Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları, Buluşların Ticarileştirilmesi Yönergesi" gereği
Şirketiniz bünyesinde olan …. vasıtası ile ticarileştirilmesi yani Şirketiniz tarafından satışı Kurumlar
Vergisi Kanununun 5/B maddesi kapsamında değerlendirilmediğinden, bu satış işleminin 3065 sayılı
Kanunun 17/4-z maddesi kapsamında KDV'den istisna tutulması mümkün olmayıp genel hükümlere
göre KDV'ye tabi tutulması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.